Selçuklular Döneminde Anadolu’da Felsefe ve Bilim

Aristoteles’e göre “episteme”nin yani nazarî bilginin (ilm) üretimi için “boş vakit” ve “merak” vazgeçilmez asgarî iki şarttır. Boş vakit ile merak, kısaca dendikte, maddî ve manevî ihtiyaçların azamî düzeyde karşılandığı bir ortamda ortaya çıkar. Böyle bir ortamın adı şehirdir. Şehir maddî ve manevî emniyetin bulunduğu mekandır. Şehir, içerisinde yaşayan insanlar arasında ortak bir vicdanın, ortak […]

Daha fazla oku
Sultan Alp Arslan, Nizâmülmülk ve Nizâmiye Medreseleri

Dipnotlar eklenmemiş olup, sadede ana metin ekledi. Dipnotlarda da ayrıca faydalı bilgiler var. Detayları için kitaba bakabilirsiniz. Selçuklu tarihine dair özellikle Alp Arslan’a dair yapılmış çok güzel bir çalışmadır.  Sultan Alp Arslan, Nizâmülmülk ve Nizâmiye Medreseleri Büyük Selçuklular Devleti’nde bir sultan kadar etkin olmuş kişilerden biri Vezir Nizâmülmülk’tür. Büyük Selçukluların en meşhur ve önemli veziri […]

Daha fazla oku
Anadolu Selçuklularında Devlet Yapısının Şekillenmesi

Giriş Çok iyi bilinen bir husustur ki, Türk örfünde ve töresinde devlet, devleti kuran ailenin (hanedanın) erkek fertlerinin ortak malı kabul edilir, hanedana mensup fertlerin tamamının devlet yönetimine katılma hakları bulun” maktadır. Devlet, kutsal bir varlık olduğu gibi, onu kuran ailenin fertleri de kutlu kişilerdir. Devletin başında bir hakan bulunur. Hanedana mensup olan diğer fertler […]

Daha fazla oku
Selçuklular Anadolu’da

19 Ağustos 1071’de, Büyük Selçuklu Sultanı Alp Arslan’ın süvari ordusu, Bizans ordusunu Van Gölü’ne uzak olmayan bir mesafede bulunan Malazgirt’te yendi ve imparator IV. Romanos’u esir aldı. 1071 Öncesi Bizans İmparatorluğu Bizans İmparatorluğu, Kutsal Roma İmparatorluğunun mirasçısı idi; ama 1071’de, imparator I. Theodosios’un ölüm tarihi olan 395’te son kez ulaştığı genişlikteki sınırlara sahip değildi artık. […]

Daha fazla oku
Selçuk Devleti ve Türkiye’nin İktisadî Tekâmülü

11. Selçuk Devleti ve Türkiye’nin İktisadî Tekâmülü Selçuklular idaresinde Anadolu İslâm medeniyetinin hudutlarına dâhil olarak tedricen gelişirken öte yandan Akdeniz ticâretinde husule gelen bir inkılâp da bu gelişmeyi süratlendirmekte idi. İlk islâm devrinde Müslümanlar karalarda olduğu gibi Akdenizde de hâkimiyeti ellerine almışlardı. Avrupalı veya Bizanslı Hıristiyanlar üç asır müddetle bu denizden uzaklaşmışlardı. İbn Haldun’un, pek […]

Daha fazla oku
Türkiye Selçukluları, Müslüman ve Hıristiyan Halk

10. Türkiye Selçukluları, Müslüman ve Hıristiyan Halk Gök-Türklerde, Karahanlılarda ve Büyük Selçuklularda olduğu gibi Anadolu Selçukluları ve Beyliklerde de, eski Türk siyasî hukuk ve anlayışına göre, devlet hanedanın müşterek malı sayılıyordu. Bu anlayış saltanat mücadelelerine..ve şehzâdelerin ayaklanmalarına sebep oluyordu. Devleti idaresinde birleştiren ve rakîblerini bertaraf eden kudretli bir hükümdarın ölümü, umumiyetle, evlâtları veya kardeşleri arasında […]

Daha fazla oku
Selçuklu Devri İktisadî ve İçtimaî Yükseliş

9.İktisadî ve İçtimaî Yükseliş Selçuklular siyasî birliği ve emniyeti kurmakla, mahallî gümrük ve ticaret vergilerini sık-sık ilga etmekle iktisdaî faaliyetlere büyük bir hız ve genişlik veriyorlardı. Kesif ticâret kervanları Türkistan, Hârizm, îran, Azerbaycan, Irak, Suriye ve Anadolu istikametinde emniyetle sefer yapı­yorlardı. Gazneliler devleti müesseselerinden bir çok iktibaslarda bulunan Selçuklular kervanları teşkilâtlandırmak, askerî muhafızlar idâresinde emniyet […]

Daha fazla oku
Selçuklu Devrinde İlim ve Kültürün Yükselmesi ve Yayılması

8. İlim ve Kültürün Yükselmesi ve Yayılması Selçukluların ve onlardan doğan devletlerin medeniyet tarihinde en büyük hizmetleri, şüphesiz, Tuğrul beg’den itibaren Islâm dünyasının her tarafını câmi, medrese, kütüphâne, tıp mektebi, hastahâne, imâret, zâviye ve kervansaraylar ile doldurmaları, bu müesseselere büyük vakıflar yapmaları idi. Filhakika, bir ilim ocağı olarak, medreselerin devlet eli ile teşkilâtlanması, tahsilin vakıf […]

Daha fazla oku
Selçuklular Devrinde İlmin Himâyesi ve Fikir Hürriyeti

7.Selçuklular Devrinde İlmin Himâyesi ve Fikir Hürriyeti ‘ Selçukluların, Türklere mahsus bu hürriyet ve musamahalariyle, Hı­ristiyan ve Yahudilere karşı güttükleri bu siyasetin müslümanlara ve türlü mezheplere de tatbik edilmesi tabiî idi. Filhakika, îslâm dinini ve Sel­çuk İmparatorluğunu yıkmak için çeşitli teşkilât kuran Bâtınîler ve müfrit Şi’îler müstesna, Selçuk sultanları ve beyleri mezhepler arası farklara ve […]

Daha fazla oku
Selçuklular ve Gayrı Müslimler

6 . Selçuklular ve Gayrı Müslimler Türkler Islâmdan önce, Gök-türk, Uygur ve Hazar hanları idaresinde kendilerine sığman yabancı din mensuplarını himâye ediyor; bizzat kendileri de bu dinlere giriyor ve bir çok dinlere bağlı olarak, bir arada cemaatler halinde, ahenk içerisinde yaşıyorlardı.(36). Selçuklular Yakın Şarkta karşılaştıkları Hıristiyan ve Yahudi gibi gayrı müslim unsurlara karşı da aynı […]

Daha fazla oku