Alemin Hudusu ve Yaratıcının Vücubu1

(Nureddin es-Sabuni) [Nureddin es-Sabuni (ö.1184) Matüridi gelen-ek-inin sistemleş­mesinde ve yaygınlaşmasına katkısı olan önemli mütefekkirler­den biridir. Sabuni’nin, Fahreddin er-Razi ile yaptığı münazara­lar meşhurdur. Hayrettin Nebi Güdekli, kelam ilminde söz sahibi olan yeni ku­şak akademisyenler arasında yer almaktadır. Kelamın Tümel Bir Disiplin Olarak İnşası adlı oldukça başarılı bir çalışmanın sahibi olan Güdekli, halen Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde […]

Daha fazla oku
Alemlerin Rabbinin Varlığı ve Birliği Üzerine

Dünyayı yok iken var eden bu kudret, ne muhteşem bir kudrettir, Allah Allah! O Allah ki Hamîd’dir, Hâmid’dir, Hayy ve Ebededir. Vahîd’dir, Vâhid dir, Ferd ve Samed dir.(1)İki cihan ve güneş Allah’ın cemaline peçedir, onun güzelliğini örter. Nitekim güneşe bakalım, onun da ışığı zatına perde değil midir? Ama Allah’ın cemali sıfatlarına, özelliklerine yansımıştır; sıfatlan zatının […]

Daha fazla oku
Allah’a Nispet Edilen Fiiller Kulların Fiilleri Gibi Değildir

Fecr 22. : Rabb’in gelip melekler de saf saf dizildiğinde; Bu İlâhî beyan değişik şekillerde yorumlanabilir: Birincisi: Mânası “Ve câe Rabbuke bi’l-meleki” Rabb’inin meleği getirmesi şeklindedir. Zira “vav” harfinin “bâ” harfi yerine kullanılması caizdir. Tıpkı şu İlâhî beyanda olduğu gibi: “İsrâiloğulları, “Ey Mûsâ! Onlar orada bulundukları sürece biz oraya asla girmeyeceğiz. Sen ve Rabb’in gidin […]

Daha fazla oku
Allah’ın Meşîeti/Dilemesi

Zuhruf,20. “Rahmân dileseydi biz onlara ibadet etmezdik, dediler. Bu konuda hiçbir bilgileri yoktur, yalnızca tahminde bulunuyorlar.” Rahman dileseydi biz onlara ibadet etmezdik, dediler. Mûtezile, Allah’ın kâfirden küfrü değil, ancak imanı dilediğini bu âyetin zahiri anlamına bağlar. Çünkü kâfirler Allah Teâlâ’nın kendilerinden küfrü dilediğini, [§]putlara tapmayı bırakmalarını dilemediğini iddia ediyorlardı. Çünkü Rahman dileseydi biz onlara ibadet […]

Daha fazla oku
Allah’ın İradesi

İradî eylemler, istem (irâde), bilgi (ilim), güç (kudret), yöneliş (kast) ve yapma (icâd) ile gerçekleşir. Buradaki ilmin ne olduğu bellidir. Zira bilmeden bir işe yönelmek mümkün değildir. İrade ise, yapmak istemeyle gerçekleşir. İrade, düşünen insanların rahatlıkla bilebileceği bir durumdur. Herhangi bir insan, bir eylemi gerçekleştirmeden veya terk etmeden önce kendisinde iki durumdan birisini tercihe yönelik […]

Daha fazla oku
Allah’ın Eylemlerinin Nedenselliği

Allah’ın eylemleri ve hükümlerinde neden aranılıp aranılmayacağı (muallel) konusunda farklı görüşler ileri sürülmüştür. Mu’tezile âlimleri ile fıkıhçıların çoğunluğuna göre, Allah’ın eylem ve hükümleri, kulun yararı doğrultusunda bir nedenliğe sahiptir. Ötekiler ise bu yaklaşımdan kaçınmışlar ve kendilerini şu delillerle savunmuşlardır: Birincisi: Kâdir ve Hâkim olan bir amaç doğrultusunda bir eylem gerçekleştirdiğinde, eğer söz konusu amaç meydana […]

Daha fazla oku
Esmay-ı Hüsna’dan Hayy ve Kayyum’un Tefsiri

Bil ki, Allah lâfzının tefsiri, kitâbın başında;Lailahe illa hu  “Ondan başka Tanrı yoktur” buyruğu-Esmay-ı Hüsna’dan Hayy ve nun tefsiri de “SizinKayyum’un Tefsiri Tanrınız, tek bir Tanrı’dır. O’ndan başka bir Tanrıyoktur” (Bakara, 163) âyetinin tefsirinde geçmişti. Burada geriye sadece, Hak Te- âlâ’nın “el hayyu kayyum” tavsifinin tefsiri hakkında konuşmak kalmıştır.İbn Abbas (r.a.)’ın şöyle dediği rivayet edilmiştir: […]

Daha fazla oku
Hz.Ali ile Bir Yahudi’nin Konuşması

Nu’mân b. Sa’d anlatıyor: Kûfe’de vilâyet konağında, Ali b. Ebî Tâlib’in evindeydik. Bulunduğumuz mekâna Nevf b. Abdillah geldi ve “Ey Müminlerin Emiri, kapıda kırk Yahudi adam var” dedi. Ali “Bana getirin” dedi. Huzuruna geldiklerinde ona: “Ey Ali! Semadaki Rabbini bize anlat,kendisi nasıl bir şeydir, nasıl oldu, ne zaman oldu, kendisi şimdi nerededir?”diye sordular. Ali dik […]

Daha fazla oku
er-Rezzâk

Şerhu’l-Esmâ adlı kitabında İmam Gazzali şöyle diyor: “er-Rezzâk” ismi, Allah’ın rızıkları ve rızık yollarını yaratıp mahlukata ulaştırmasını ve ondan mahrum bırakma sebeplerini yaratmasını anlatan bir ism-i şerifidir. Rızık iki kısımdır: Birincisi, zâhiri rızıktır ki bunlar azık ve yiyeceklerden ibârettir. Zâhirî olmasının sebebi, bedenlere müteveccih olması hasebiyledir. İkincisi ise bâtınî rızık olup mârifet ve keşiflerden müteşekkil […]

Daha fazla oku
Allah Teâlâ’yı Esmâsı ile Tefekkür

Allah Teâlâ’yı esmâsı ile tefekkür edecek olursak; “Allah Teâlâ bir tek ilâhtır. Ulûhiyyetinde ikincisi yoktur. Eşten ve çocuktan münezzehtir. Her şeyin sahibi ve mâlikidir. Ortağı yoktur. Öyle bir sultandır ki veziri yoktur. Öyle bir yapıp yaratıcıdır ki beraberinde işlerinin düzenleyicisi ve yardımcısı yoktur. Vâcibü’l‐Vücûddur. Varlığı bir başkasının varlığına bağlı değildir. Bir başkasının var etmesine İhtiyâcı olmadan vardır. […]

Daha fazla oku