Muhtelif Fıkıh Tanımları, Fıkha ve Fakihe Dair Açıklamalar

Fıkıh nedir? Fakih Kimdir?: Kronolojik Bir Derleme Şâ‘bî(v. 104/722) Biz fakihlerden değiliz, bizim yaptığımız hadisi işitmek ve rivayet etmekten ibarettir. Fakihler, bildiği ile amel edenlerdir.[3] Hasan-ı Basrî (v. 110/728) Ferkad es-Sebahî, Hasan-ı Basrî’ye (Allah onlara rahmet etsin) bir şey sormuş ve aldığı cevap karşısında şunu söylemişti: “Ey Ebû Saîd! Fakihler sana bu hususta muhâlefet ediyorlar”. […]

Daha fazla oku
Hikmet ne demektir?

Bu kelime hüküm, hükûmet ve sağlamlaştırmak demek olan ihkâm mânâlarıyla ilişkili olarak mastar ve isim olur. Bundan dolayı manevî ya da lafzî alanda anlam ilişkileriyle birçok mânâlarda kullanıldığından yerine göre tefsir edilmesi gerekir. Mastar olması bakımından, aslında kötülükleri ortadan kaldırmak, iyilikleri elde etmek mânâsı vardır ki; hüküm ve hükûmet, sağlamlık ve muhkemlik hep bu kökten […]

Daha fazla oku
Küfür

“Küfür”, “kâf”ın ötrüsü ile lügatta “küfrân” gibi nimeti örtmek, yani nankörlüktür. Bunun aslı da “kâf”ın üstünü ile “kefir”dir ki, mutlaka örtmek demektir. Üstün ile olan bu mânâdandır ki, tohum eken ziraatçiye, aynı şekilde geceye “kâfir”; meyve tomurcuğuna “kâfur”, kalça etlerine “kâfire” denilmiştir. Şu halde üstün ile “kefr”, mutlak örtmek genel; ötrü ile “küfr”, nimeti örtmek […]

Daha fazla oku
Şeriat Dilinde İbadet

Şeriat dilinde ibadet, niyete bağlı olarak yapılmasında sevap olan ve yüce Allah’a yaklaşmayı ifade eden özel itaattır. İtaat, niyete bağlı olsun olmasın ve kimin için yapıldığı bilinsin bilinmesin, yapılması hayırlı olan ameli yapmaktır. Allah’a yaklaşmak niyete bağlı olmasa bile yapılması hayırlı olan ameli, kime yapıldığını bilerek yani yaklaşmak istediği zatı tanıyarak yapmaktır. Bundan dolayı her […]

Daha fazla oku
Ideoloji ve Ütopya

Batı’da modernleşmenin yol açtığı meşrûiyetin kaybı, akliyet sayesinde telafi edilmeye çalışılmıştır.Meşrûiyet krizinin temelinde, beşerî eylemlerin anlam kaynağı bilgi/yasadaki değişim yatıyordu. Vahiy ile gelen din ve yasanın zamanla yozlaşması sonucu bireyler eylemlerini anlamlandıramaz hale gelmekte, bu durumda beşerî pratiği meşrûlaştırmanın yerini aklîleştirme amacı almaktadır. Ancak akıl, genel bir kaynaktır. Din, nakil veya vahiy adını alan genel […]

Daha fazla oku
Modernlik

Gelenek, zıddı modernlik ile daha iyi anlaşılacaktır. Gelenek/modernlik kavram çifti en basit eski/yeni olarak alınabilir. Ancak yakından bakıldığında eski/yeni kavram çiftinin karşı kutuplardan çok aslında bir elmanın iki yüzünü andırdığı görülecektir. Geleneksel olarak yenilikten kasıt, nicel bir yeniliktir, “eskinin yenisi” gibi. Oysa yepyeni (novel) anlamında modern kavramı, nitel bir yeniliği anlatır. Arapça ve Osmanlıcada birincisi cedîd […]

Daha fazla oku
Terör

Terör. Bu habis ruhlu kelime latince den Batı dillerine ve ora­dan da, bizim lisanımıza geçmiş. Baskı, tedhiş ve korkutarak dün­ya nizamını değiştirip, insanları öldürüp, diz çöktüren, habis ruhlu emelleri için bir ölümlü araçtır; terör ve şiddet. Savaşlar bu ka­ranlık güçlerin sömürgeci Batının latenz yani perde arkası aldığı kararların neticesidir. Batı’da sadece bir avuç nur çocuklar […]

Daha fazla oku
Global

Sanatçı düşünür ve âlimlerimizin ortak ruh özellikleri bir mütaarrif ruha sahip oluşlarıydı. Bu ruhumuzu malesef “Tanzimat” ile beraber kaybederiz! Batı… Bu Mağrib denilen; Akşam ülkesi, medeniyeti kendi tilki ruhu medeniyetini yansıtan hıncahınç kıyı­cılık ve emperyalizm kokan; “Global” mefhumu, onun ruhunun dimensiyonlarını yansıtan bir kırık aynadır. Bu mefhum, cihanşü­mul mefhumun karşısındaki tedaisi bir umman değil, bir […]

Daha fazla oku
Hikmet Nedir?

Hikmet lügatte, hakka uygun söz, adâlet, ilim, hilm, felsefe anlamlarına gelmektedir. Cürcânî, Tar’ifat’ında hikmet için özel olarak şu mânâları ver­miştir: Hikmet, kendisinde eşyanın hakikatinden bahsedilen bir ilim; aklın aşırdıklarından uzak, itidâl hâlindeki bilme gücü; ilim, icâd ve efâl; helâl ve haramın bilinmesi; hakka uygun söz; ma’kûl ve haşviyattan uzak söz; amelle beraber ilim…(1) Nâkib Attas […]

Daha fazla oku
İlim Kelimesinin Müradifleri (Eşanlamlıları)

İlmin muradifi olduğu sanılan lafızlardan bahsetme hakkındadır. Bu lafızlar, otuz tanedir: 1) İdrâk: bu, karşılaşma ve ulaşma (vusul) demektir. Meselâ, (çocuk kemale erdi, ulaştı; meyve olgunlaştı) denilir. Nitekim Cenab-ı Hak, “Hz.Musa’nın yanındakiler, “muhakkak ki erişilip yakalandık! dediler” (Şuara,61) buyurmuştur. Akleden kuvvet akledilen şeyin mahiyetine ulaşıp, o şeyin mahiyetini elde ettiğinde, bu, bu cihetten bir idrak […]

Daha fazla oku