Genel
Uçuk Fikirlerin Sosyolojisi8 Haziran 2025
Gizliliğinize değer veriyoruz
Tarama deneyiminizi geliştirmek, kişiselleştirilmiş reklamlar ya da içerikler sunmak ve trafiğimizi analiz etmek için çerezleri kullanıyoruz. "Tümünü Kabul Et"e tıklayarak, çerez kullanımımıza izin vermiş olursunuz.
Çerezleri, platformumuzda verimli bir şekilde gezinmenize ve belirli işlevleri gerçekleştirmenize yardımcı olmak için kullanıyoruz. Aşağıda her bir izin kategorisi altında, tüm çerezler hakkında ayrıntılı bilgi bulacaksınız.
"Gerekli" olarak kategorize edilen çerezler, sitenin temel işlevlerinin gerçekleştirilmesinde vazgeçilemez nitelikte olduklarından tarayıcınızda saklanır. ...
Gerekli çerezler, web sitesinin temel işlevleri için çok önemlidir ve web sitesi bunlar olmadan amaçlandığı şekilde çalışmayacaktır.Bu çerezler kişisel olarak tanımlanabilecek herhangi bir veriyi saklamaz.
Görüntülenecek çerez yok.
İşlevsel çerezler, web sitesinin içeriğini sosyal medya platformlarında paylaşmak, geri bildirim toplamak ve diğer üçüncü taraf özellikleri gibi belirli işlevlerin gerçekleştirilmesine yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Analitik çerezler, ziyaretçilerin web sitesiyle nasıl etkileşime girdiğini anlamak için kullanılır. Bu çerezler, ziyaretçi sayısı, hemen çıkma oranı, trafik kaynağı vb. Gibi ölçümler hakkında bilgi sağlamaya yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Performans çerezleri, ziyaretçilere daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmaya yardımcı olan web sitesinin temel performans indekslerini anlamak ve analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Reklam çerezleri, ziyaretçilere daha önce ziyaret ettikleri sayfalara göre özelleştirilmiş reklamlar sunmak ve reklam kampanyasının etkinliğini analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Muhammed Ali
17:36 - 13 Eylül 2014
Eban bin İyaş Hazretleri anlatıyor; Hasan Basri da Ashab-ı Kiram’dan Enes bin Malik’in yanından çıkıp giderken dört zencinin bir cenazeyi götürdüğünü gördüm. Hiç cemaati olmamasına hayret edip üzülerek onları takip ettim, Musallaya varınca cenaze namazı için imam olmamı istediler. Namazı kıldırdım ve onlara cenazenin kim olduğunu sordum. Orada bulunan bir kadını işaret ederek: “Bizi şu […]
Muhammed Ali
17:31 - 13 Eylül 2014
0 Yorumlar
İbn Ebu’l-Havarî Hazretleri anlatıyor: Bir gün Ebu Süleyman Dâranı Hazretlerinin huzuruna vardım. Gördüm ki pek çok ağlıyorlar, şaştım ve sebebini sordum. Dediler ki: “Ya Ebu’l-Havârî, gece karanlığı bütün ufku kaplayıp gafil gözler tecelli nurundan kapandığı (uyuduğu) ve her dost dostuyla yalnız kalarak vuslat neşesine daldığı zaman muhabbet ehlinin tam bir incelik ve hassasiyetle azaları yumuşar, […]
Muhammed Ali
17:24 - 13 Eylül 2014
0 Yorumlar
Evliya Allah’ın kitabıdır. Allah’ın kitabıyla konuşur, kitapla söyler- Kitabın mânası onlarla anlaşılır ve gerçekleşir; onlar kitapla bilinir. Kitabın hükmü onlarla kaim ve bâkidir. İnsanlar dünyanın dış yüzündeki süsüne, onlarsa hakikatlerine bakarlar İnsanlar bu dünyayı gördüklerinde, onlar dünyanın geleceğinde müşahede ederler. Onlar dünyada kendilerini helâk edecek şeyi helâk ederler ve kendilerini kısa sürede terk eden mâsiva […]
Muhammed Ali
17:18 - 13 Eylül 2014
0 Yorumlar
Hadis-i şerifte buyruldu: “Akıllı kişi nefsini daima hesaba çeken ve ahiret için amel edendir. Aciz kimse de nefsine ve hevasına uymakla Cenab-ı Hak’tan isteklerine ulaştırmasını temenni edendir.” Hasarı Basri Hazretleri şöyle buyurdu: “Mağfiret maksadıyla amel ve ibadet etmekten uzaklaşan kavim, öbür âleme göçtükleri vakit amelsizlik yüzünden azarlandıklarında özür beyan edip derler ki: ‘Biz Rabbimize […]
Muhammed Ali
17:14 - 13 Eylül 2014
0 Yorumlar
Her bildiğini söylemek de cahillik alâmetidir. Zira âlim olan söylenmesi doğru olanla olmayanı ayırabilseydi, bazısının sonradan inkâr edilmesine, zarar ve fesat doğmasına sebep olacağını anlar, susardı. Çünkü istidatlar farklı olduğundan idrak edilmesinin de farklı olacağı aşikârdır. Birinin idrak edebildiği şey, başkasının havsalasına sığmayabilir ve söylenmesi garipsenip inkâr edilir. Resulullah Efendimiz(sas) buyurmuştur: “Delinmiş inci gibi yanı […]
Muhammed Ali
17:08 - 13 Eylül 2014
0 Yorumlar
Fethi Musuli Hazretleri bir gün etrafında oynayan çocukları seyrediyordu.Bu sırada biri gelip Hazret’e sordu: ”Heva ve heveslerine uyan,nefs ve şehvetlerine esir olanların özellikleri nedir?” Bu sırada çocukların birinin elinde ekmek,diğer birinde ekmek ve katık vardı. Katıksız olan çocuk öbüründen katık istedi.O da; ”Köprek olursan veririm”dedi. Katık isteyenin boynuna ip bağladı ve arkasından koşturmaya başladı. Musuli […]
Muhammed Ali
17:03 - 13 Eylül 2014
0 Yorumlar
Ucb ehli (kendini beğenenler) daima nefslerine bakarlar ve ibadetlerini önemseyip büyük görürler. Günah işleyenler ise her zaman korku ve ümit arasında dönüp dururlar. Kul ile Rab arasında en büyük perde ucbdur. Ucbun tek engelleyicisi günahkârlık düşüncesidir. Çünkü kendini beğenmek İnsanı Rahman yanından isyan vadisine, günahkârlık düşüncesi ise isyan vadisinden affa ve Rahman tarafına çevirir. Ucb […]
Muhammed Ali
16:59 - 13 Eylül 2014
0 Yorumlar
Ariflerden birine,filan kişi seni çok seviyor, her an seni Övüp duruyor!”dediler. Arif şöyle dedi; ‘Bilirim, o benim dostumdur.Fakat düşmanlığı belli olan şeytanla günde bin defa karşılaşmayı, onunla bir kere buluşmaktan daha az zararlı görürüm. Çünkü birbirimize yapmacık davranma sakıncası vardır.” Çünkü insan övülmeyi sever, kötülenmekten nefret eder. Övülmek için yapmacıklı davranır, kötülenmemek için halini güzel […]
Muhammed Ali
16:15 - 12 Eylül 2014
0 Yorumlar
Gözlere apaçık zahir olan Hak Teâlâ örtülü değildir. Perdeli olan ancak nefsanî sıfatlarla sıfatlı olan insandır. Hakk’a kavuşmak isteyen kimsenin öncelikle nefsanî sıfatlardan ve tabiî kesafetinden temizlenmesi gerekir. Hak Teâlâ vacibü’l-vücûd olduğundan O’nun perdelenmesi muhaldir. İnsan ise “var gibi görünen yok” olduğundan örtülür, kaybolur. Hakk’a bir şey perde olsaydı Hakk’ın varlığını kısıtlardı. Kısıtlayan ise kısıtladığına […]
Muhammed Ali
17:42 - 9 Eylül 2014
2 Yorumlar
İmam Ahmed Hazretleri,bir gün Ahmed Bin Ebi’l Havari’ye rasladı ve ondan üstadı Ebi’l Süleyman’dan bir kıssa anlatmasını istedi. Ebi’l Havarı Hazretleri söyleyeceklerinin pek acayip olduğunu belirterek: “Önce sübhanallah deyiniz!” dedi. Hanbel Hazretleri bunun üzerine uzunca bir “sübhanallah!” çekince şöyle nakletti: “Üstadım Süleyman Dârânî şöyle buyururlardı: İnsan nefsleri, eğlenceyi ve günah işlemeyi bırakır ve bu halde […]
0 Yorumlar