Mesele sadece sevmekte değil

Mesele sadece sevmekte değil.Çünkü Hz İsa’ya Allah’ın oğlu diye iftira atanlar Hz İsa’yı sevdiklerini iddia ediyorlardı.Koskoca bir peygamberin getirdiği şeriat ve din bozulur da veli bir zatın yolu bozulmaz mı?Tarihte bazı tarikatlar buna mâruz kalmışlardır, Hacı Bektaşi Veli’nin adab,erkân ve yaşayışıyla bugün kaç kişi amel etmektedir? Mesele, sadece takım tutar gibi sevmek değil; Allah’ın sevdiği […]

Daha fazla oku
Kader ve Kaza Nedir ?

Kader,Allah Teala’nın her şeyi bilmesidir.Kaza ise o bilinenin mahlukatı tarafından da zahir olmasıdır. Yani bizim başımıza gelen hadiseler ve yaptığımız işler, Hak celle ve ala hazretleri bildiğinden mecbur olduğumuz fiiller değildir. Kader tabiri caizse kulun Allah’ına sürpriz yapamaması demektir. Her yaptığımız fiilin muhakkak neticesi vardır. Bunun zuhuruna kaza denir. Benim muhterem hocalarımdan biri şöyle anlatırdı: […]

Daha fazla oku
Kur’ânı Kerim Kelâmullahtır, Mahlûk Değildir

Kuran-ı Kerim’in bize sonradan gelmiş olması onun mahluk olduğunu göstermez, Bizler kainat, yani oluş,yaradılış  dâiresindeyiz. Kur’ân-ı Kerim ise bizim dairemizde indirilmiş ve ancak bizim idrak edeceğimiz kısmıyla bildirilmiştir, O sebepten dolayı aslında Kur’an’ı Kerîm Cemalullahtır.Söz burada biter. Görmeye göz, göstermeye kudret lâzımdır, Kainat mahlûktur ama Kuran-ı Kerîm, Allah Tealâ’nın ilmiyle mahlûk değildir. Bizim âlemimize yansıması […]

Daha fazla oku
Besmele Hakkında Bir Nükte

Bazı âlimler demişler ki besmelenin başındaki b harfinin noktası, ‘ol’ emriyle nur-ı Muhammedi’nin oluşumuna işârettir. Sin harfine geçiş, insanın yaratılışına; bu harfin uzatılarak mim le sulanması Hz. Âdem’den Efendimize gelinceye kadarki cümle peygamberlere işârettir. Sin, ebced hesabıyla altmıştır. Adem ve Havva kelimeleri de altmıştır. Sûre-i Yasinin başındaki Yâsîn gene bazı âlimlere göre Hazret-i insan ve […]

Daha fazla oku
Aklın Mahiyeti Nedir ?

Akıl, bilinenlerden bilinmeyeni bulur. Meçhulden malûmu çıkartır, hislerdeki bozukluğu veya yanlış algılamaları kendi bilgisiyle ve edindiği ilimle tashih eder, düzeltir. Amma akıl hiçbir zaman endişeden vâreste olamaz (kurtulmuş olamaz). Vehimler, endişeler aklın düşmanı gibi görünse de aslında aklı besleyen şeylerdir. Fazla uzağa gitmeye gerek yok; günümüz insanı her şeyi aklıyla çözebileceğini zannetti. Birçok meçhulü malûmuyla […]

Daha fazla oku
İlk Ayine: Hz Muhammed s.a.v

Ayine olarak ilk görünen Hz. Âdem’dir. Nitekim Hz. Adem ‘safiyullahtır’ yansıtan âyinedir. Peki ona nereden yansımıştır? Yansıyan nedir, nerededir? Allah u Tealâ’nın esma ve sıfatının yansımasıdır diye cevap verilebilir fakat bu, tek başına doğru olmaz. O zaman âlemlerden münezzeh olan Allah Teâlâ ya mahal isnad edilmiş olur. O halde Ehli Sunnet akaidine göre söylenebilecek söz […]

Daha fazla oku
Olmak yada Olmamak

Olmak ya da olmamak… İşte asıl mesele bu. Neye ‘ol’ denilmiş ve ne olmuş? Neye ‘olma’ denilmiş ve ne olmamış? ‘Olmak’, senin tek başına yapabileceğin bir şey değil. Görmez misin nice yıldız sistemleri, galaksiler, samanyolları bir kara deliğin yutuvermesiyle kayboluyor. Milyarlarcası ak deliklerden tulü ediyor, doğuyor. Ne kadar büyük olsan da, ne kadar bilsen, ne […]

Daha fazla oku
Herkes Kendi Hayatı Binasının Mimarıdır

Herkes kendi hayatı binasının mimarıdır. Faraza sen yaptığın bir yapıyı, fena malzeme kullanarak, çürük ve hesapsız yaparsan, yaptığın binâ yıkılır, neticede seni mes’ûl ederler. İnsanların buldukları ferah, keder, cennet, cehennem, iyilik ve fenalık da hayat binasını iyi veya fena kurmuş olduklarındandır. Erdiğimiz neticenin mesûliyeti başkalarının değil, kendimizindir. Eğer biz vücûdumuz binasını çürük ahlâklar ve kötülüklerle […]

Daha fazla oku
Her işin yaratıcısı Allah’tır

Her işin yapıcısı Allah’tır. Ancak yine Allah bize yaptığımız ve yapamadığımız hareketlerin iyi ve kötü oluşlarını ayırt etme kudretini vermiştir. Bizim Cenâb-ı Hakkk’a yalvararak, bazen utancımızdan renkten renge girerek; Allah’ım! Bize doğru yolu sen göster! diyebilmemiz ve bizi Yaratandan iyiyi, doğruyu ve güzeli istememiz bu hakikatin büyük delilidir. Çünkü elimizde hiç bir kudret ve ihtiyâr […]

Daha fazla oku
En Büyük İllet Kibirdir

İnsandaki büyük illet, kendini mükemmel sanma dalâletidir. Ruh hastalıklarının en zararlısı budur. İlâhî kudrete yabancı kalıp, kendi kudreti vehmiyle kibirlenmek, gururlanmaktır. Şeytanın büyük illeti kendini Adem’den daha yüksekte görmesıydi. Bu yüzden Adem’e secde etmekten sakındı. İlâhî emre karşı geldi ve Şeytan adıyla lânetlendi. Kendini herkesten ve herşeyden üstün görme tezâhüründeki (görünme) bu şeytan ruhu çok […]

Daha fazla oku