Peygamberlerin Günahlardan Masum Oluşu

Bizim tercih ettiğimiz görüşe göre peygamberler peygamber oldukları zamanda mutlak olarak büyük günahlardan ve kasten küçük günahlardan masumlardır. Bizim buna dair birkaç delilimiz vardır. Birincisi: Eğer onlar günah işleseydi günah işledikleri hususta onlara tabi olmak haram olurdu. Zira günah işlemenin haramlığı bunu zorunlu kılar. Bu yani söz ve fiillerinde peygamberleri izlemek ise vâciptir. Zira bu […]

Daha fazla oku
Cennet ve Cehennem Şu Anda Yaratılmış mıdır?

Cennet ve Cehennem Şu Anda Yaratılmış mıdır Yaratılmamış mıdır? Ashâbımız ile Ebû Ali el-Cûbbâî, Bişr b. Mu‘temir ve Ebüî- Hüseyirı el-Basrî cennet ve cehennemin yaratılmış olduğu görüşüne vardılar. Abbâd b. Süleyman es-Saymerî, Dırâr b. Amr, Ebû Hâşim el-Cübbâî ve Kâdî Abdülcebbâr gibi Mu‘tezile’nin çoğunluğu bunu inkar edip cennet ve cehennemin kıyamette yaratılacağını söylediler. Bizim iki […]

Daha fazla oku
Tövbenin Hakikati 

Bu hususta iki bahis vardır. Birinci Bahis: Tövbe dilde dönmek demektir. Yüce Allah “Sonra onlara tövbe etti ki onlar da tövbe etsinler” demiştir. Âyetin anlamı şudur: Allah fazlı ve a onlara döndü ki onlar da itaat ve teslimiyete dönsünler. Tövbe dinde kişinin yapma gücü bulunduğu halde bir daha dönmemek azmiyle isyandan isyan olması bakımından pişmanlık […]

Daha fazla oku
Ehl-i Kıble içinde Hakka Muhalif Olanlar Tekfir Edilir mi Edilmez mi?

Kelamcıların ve fakihlerin çoğunluğuna göre ehl-i kıbleden hiç kimse tekfir edilmez. Zira Şeyh Ebü’l-Hasan el-Eş‘arî Makâlâtû’l-Îslâmiyyîn kitabının başında şöyle demiştir: “Müslümanlar peygamberlerinden (s.a.) sonra bir kısım şeylerde ihtilaf etmişlerdir. Bir kısmı diğerlerini sapıklıkla suçlamış ve bir kısmı da diğerlerinden uzak olduğunu ilan etmiştir. Böylece farklı fırkalara ayrılmışlardır. Fakat Islâm onların hepsini birleştirir ve kuşatır.” İşte […]

Daha fazla oku
Ashâbımızın Sevap, Azap ve Bu ikisine İlişkin Meseleler Hakkındaki Görüşü

Bu hususta bir kısım bahisler vardır. Birincisi: Demişlerdir ki sevap, Allah’ın fazlıdır ve Allah sevabı vaat etmiştir ve herhangi bir zorunluluk olmaksızın bu vaadine vefa gösterecektir. Çünkü vaadinden dönmek, yüce Allah için bir eksiklik demektir. Niçin zorunlu olmadığı daha önce defalarca anlatılmıştı. Yine demişlerdir ki azap Allah’ın adaletidir. Çünkü her şey Allah’ın mülküdür. O, mülkünde […]

Daha fazla oku
Yüce Allah Cisim Değildir

İkinci Maksat: Yüce Allah’ın cisim olmadığı Ehl-i Hakk’ın görüşüdür. Bazı cahiller O’nun cisim olduğunu düşünmüşler sonra da görüş ayrılığına düşmüşlerdir. Buna göre Kerrâmiyye’nin bir kısmı şöyle demiştir: O cisimdir yani mevcuttur. Kerrâmiyye içinde başka bir grup ise O’nun cisim olduğunu yani kendi başına var olduğunu söylemiştir. Bu iki açıklamaya göre onlarla tartışma yalnızca isimlendirmede yani […]

Daha fazla oku
İhtilaflı Sıfatlar

…. Üçüncü sıfat istivâdır. Zira yüce Allah “Rahman arşa istivâ etmiştir”(Taha,5) âyetinde kendisini istivâyla nitelemiştir. Ashap istivâ hakkında ihtilaf etmiştir. Çoğunluk istivânın hükümranlık demek olduğunu söylemiştir. Bu takdirde istivâ kudret sıfatına varmaktadır. Şair şöyle demiştir: “Amr Irak’a istivâ etti // kılıçsız ve kan dökmeden”. Bu şiirde istivâ hâkim olmak anlamındadır. Bir başka şair şöyle demiştir: […]

Daha fazla oku
Kabir Azabı Hakkında

  Kabir azabını inkar edenler ise şu âyeti delil getirmiştir: “ilk ölümden başka ölüm tatmayacaklar dır”(Duhan,56). Eğer kabirde diriltilselerdi iki ölüm tatmış olacaklardı. Cevap: Bu, cennet ehlinin vasfıdır ve “orada / lafzındaki zamir cennete gitmektedir. Buna göre âyetin manası şudur: Cennetlikler cennette ölüm tatmayacaklardır. Dolayısıyla onlara verilen nimetler dünyadakilere verilen nimetlerin ölümle kesildiği gibi kesilmeyecektir. […]

Daha fazla oku
Sırat, Mizan, Hesap, Kitapların Okunması, Havuz ve Organların Şahitliği

Dinin bildirdiği sırat, mizan, hesap, kitapların okunması, havuz ve organların şahitliği, bütün bunlar, ümmetin çoğunluğuna göre tevilsiz gerçektir. Bunları ispat ederken dayanağımız kendiliklerinde mümkün olmala­rıdır. Çünkü bunların gerçekleştiğini varsaymak, zâtı gereği herhangi bir imkânsızlığı gerektirmez. Yanı sıra doğru sözlü Peygamber (s.a.) bunları haber vermiştir. Muhalifler çıkmadan önce Müslümanlar bu hususta icma etmişti. Kur’ân da bunları […]

Daha fazla oku
Namaz Kılıp da Büyük Günah İşleyen Mümin midir?

Namaz kılan derken ehl-i kıble kastedilmektedir. Daha önce imanın hakikati meselesinde bunun açıklaması geçmişti. Buradaki amacımız muhaliflerin görüşlerini zikretmek ve onların şüphelerini cevaplamaktır. Hariciler bu kimsenin kafir olduğuna, Hasan el-Basri münafık olduğuna, Mutezile ise ne mümin ne de kafir olduğuna vardı Haricilerin bir kısım delilleri vardır. Birincisi şu ayettir: ”Allah’ın indirdikleriyle hükmetmeyenler kâfirlerdir.”(Maide 44) Zira âyette geçen […]

Daha fazla oku