Genel
Uçuk Fikirlerin Sosyolojisi8 Haziran 2025
Gizliliğinize değer veriyoruz
Tarama deneyiminizi geliştirmek, kişiselleştirilmiş reklamlar ya da içerikler sunmak ve trafiğimizi analiz etmek için çerezleri kullanıyoruz. "Tümünü Kabul Et"e tıklayarak, çerez kullanımımıza izin vermiş olursunuz.
Çerezleri, platformumuzda verimli bir şekilde gezinmenize ve belirli işlevleri gerçekleştirmenize yardımcı olmak için kullanıyoruz. Aşağıda her bir izin kategorisi altında, tüm çerezler hakkında ayrıntılı bilgi bulacaksınız.
"Gerekli" olarak kategorize edilen çerezler, sitenin temel işlevlerinin gerçekleştirilmesinde vazgeçilemez nitelikte olduklarından tarayıcınızda saklanır. ...
Gerekli çerezler, web sitesinin temel işlevleri için çok önemlidir ve web sitesi bunlar olmadan amaçlandığı şekilde çalışmayacaktır.Bu çerezler kişisel olarak tanımlanabilecek herhangi bir veriyi saklamaz.
Görüntülenecek çerez yok.
İşlevsel çerezler, web sitesinin içeriğini sosyal medya platformlarında paylaşmak, geri bildirim toplamak ve diğer üçüncü taraf özellikleri gibi belirli işlevlerin gerçekleştirilmesine yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Analitik çerezler, ziyaretçilerin web sitesiyle nasıl etkileşime girdiğini anlamak için kullanılır. Bu çerezler, ziyaretçi sayısı, hemen çıkma oranı, trafik kaynağı vb. Gibi ölçümler hakkında bilgi sağlamaya yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Performans çerezleri, ziyaretçilere daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmaya yardımcı olan web sitesinin temel performans indekslerini anlamak ve analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Reklam çerezleri, ziyaretçilere daha önce ziyaret ettikleri sayfalara göre özelleştirilmiş reklamlar sunmak ve reklam kampanyasının etkinliğini analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Muhammed Ali
01:40 - 8 Mart 2015
Daha önce de belirtildiği gibi Sünneti terkedip sadece Kur’anla yetinmek mümkün değildir. Keza İslam’ın öğretilerine bağlılık iddiasıyla Sünnetin delil oluşunu inkar etmeyi bağdaştırmak da mümkün değildir. Ancak bazı insanlar, meseleleri kavrayamamakta, hatta be-dîhî konulan bile İdrak edememektedirler. Sünnet-i Nebeviye konusunda da durum bundan farklı değildir. Nitekim sahabe (radiyallâhu anhum) döneminde de Sünnetin teşriî değerini takdir […]
Muhammed Ali
01:30 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
Amelî hükümlerde haber-i vahidle amel edilmesi gerektiği bütün alimlerin icmaıyla sabittir. Müslüman alimlerden hiçkimse haber-i vahidi, haber-i vahid olması nedeniyle reddetmiş değildir. Burada “itikadı konularda haber-i vahidle amel” konusunu ele almak istiyoruz. Ulema konuyla ilgili uzun uzadıya açıklamalarda bulunmuştur. Ancak hiçbirinin meseleyi hakkıyla tahkik edip tatmin edici bir tarzda açıklamadığını görmekteyiz. Şimdi Allah’ın yardımıyla bu […]
Muhammed Ali
01:20 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
Raşid Halifeler döneminden günümüze kadar selef ve halef alimlerinin eserlerine baktığımızda kalbinde zerre kadar iman ve bir nebze İhlas olduğu halde Sünneti, Sünnet olması İtibariyle inkar eden; Sünnetle istidlalde bulunmayı inkar eden ve onun gereğiyle amel etmeyi reddeden hiçbir imama rastlayamayız. [1] Aksine hepsinin Sünnete bağlı, Sünnetle amel etmeyi teşvik eden, ona muhalefet ermekten sakındıran, […]
Muhammed Ali
01:00 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
1. Hasan Basrî’nin aktardığına göre İmrân b. Husayn arkadaşlarıyla oturduğu bir sırada içlerinden biri şöyle der: “Bize sadece Kur’an’dan bahsediniz.” İmrân, adama: “Yaklaş” der. Adam yaklaşınca şunları söyler: “Söyle bakayım, şayet seni ve arkadaşlarını Kur’an’la başbaşa bırakırsak onda öğle ve ikindi namazlarının dört, akşamın üç rekat olduğunu ve sadece ilk iki rekatında kıraatin bulunduğu şeklinde […]
Muhammed Ali
00:50 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
Sahabe, dinî hükümleri bazan Kur’an-ı Kerim’den alıyordu. Ancak çoğu kez Kur’an ayetleri uzak bir şekilde mücmel olarak ve takyîcfe gitmeden mutlak bir şekilde nazil oluyordu. Mesla Kur’an’da namazı emreden ayetler mücmel olarak varid olmuştur. Bu ayetlerde namazın rekat sayısı, şekli ve vakti açıklanmış değildir. Keza zekatı emreden ayetler de mutlak olarak nazil olmuştur. Zekatın hangi […]
Muhammed Ali
00:40 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
Üstâd Süleyman en-Nedvî (rahimehullâh)’nin rivayetin önemi ve rivayet tenkidinin gerekliliğiyle ilgili önemli bir açıklamasını burada aktarmayı uygun gördük. Bu açıklamada Usûlu’l-Hadis, başka bir ifadeyle Mustalahu’l-Hadîs’in güzel ve vecîz bir tanımı yapılmıştır. Nedvî, Sünnetin manası ve konumunu beyan sadedinde şöyle der; “Rivayet, insanoğlu için zarurî olan bir husustur. Hiçbir ilim ve hiçbir dünyevî iş nakil ve […]
Muhammed Ali
00:20 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
Muhalefetine itibar edilmeyenler hariç, ümmet alimlerinin tümü, sünnetin Kur’an-ı Kerim’i te’kit (vurgulayıcı) ve açıklayıcı olduğunda ittifak etmişlerdir. Sünnetin, bağımsız olarak hüküm koymakla, (sünnetin) üçüncü bir kısmının varlığı ve bu kısmın hüccet olduğundan, sımsıkı sarılmak ve gereğini yerine getirmekle, yüce Allah’a hakkıyla ibadet edebileceğimiz konusunda da müttefiktirler. Bunu ispatlayacak bir çok susturucu ve karşı konulmaz delil […]
Muhammed Ali
00:10 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
Genel bir bakışla, sünnetin hüccet olduğunu inkâr etmeyip mütevatir dışında kalan haber-ul ahadı inkâr eden bir kesim mevcut. Gösterdikleri sebep; Haber-ul ahadin kesin bilgi kaynağı olmadığını düşünmeleri. Ve iddia ediyorlar ki Allah’ın dininde amel edilmesi gereken ‘zan’ değil, yakin (kesin bilgidir). Çünkü zan, hakikate ters düştüğünden, hakikatin hiçbir şekilde yerini almaz. Bu kesime cevaben diyorum: […]
Muhammed Ali
00:00 - 8 Mart 2015
0 Yorumlar
Muhaddislerin Peygamber sünnetine yönelik çalışmalarındaki gayretkeşliğe aşina olan bir kimse, uzman muhaddislerin sünnete yapılması gereken en büyük hizmeti yaptıkları kanaatine varır. Tarih boyunca da sünnete en büyük ve emsalsiz hizmeti muhaddisler yapmıştır. Nebevî hadise hizmet etmek için ömürlerini harcayan onlardır. Onlar ki, bu yol uğruna, can ve cananlarını ortaya koymuşlardı. İnsan aklının daha doğrusunu kavrayamayacağı, […]
Muhammed Ali
23:50 - 7 Mart 2015
0 Yorumlar
Haberler İkiye Ayrılır: a. Mütevatir: Yalan üzerinde anlaşmaları âdeten imkansız olan bir topluluğun, kaynağa varıncaya kadar aynı vasıfları taşıyan bir topluluktan aktardığı habere mütevatir denir. Nitekim muhalefetlerine itibar edilmeyenler dışında bütün akıl sahipleri tevatür şartlannı taşıyan haberlerin kesin bilgi ifade ettiği konusunda ittifak etmişlerdir. Bu tanım, usûlcülere göredir. Muhaddislere göre ise mütevatir “âdetin, yalan üzerine […]
0 Yorumlar