Ekrem Tahir – Babildeki Türkiye ”Notlarım”

Her kitap bir ön söz, yani bir revaktır. Rüya sarayının revakıdır her kitap. Her ön söz de rüyanın ışıktan, kelimeden merdivenidir. Onun için, uluların kitaplarında ön söz yoktur. Uluların her ön sözü bir kitap, bir revaktır. Mukaddime, İbn Haldun’un Tarih-i İber’inin revakıdır. “Metot Üzerine Risale” Descartes’in eserlerinin bir revakı, yani ön sözüdür. Ruhun Fenomenolojisi, Hegel’in […]

Daha fazla oku
Tenkit ve Buhran

Tenkit geleceği gösteren olarak değil; çünkü okula uygun ve itibariyle yaratıcı değildir. Dâhi güzellikleri oluşturur, inşa eder; tenkitçi yanlışları görür, söyler. Dâhi, tahayyül gücüne ihtiyacı var; tenkitçi hüküm gücüne. Şayet ben tenkidi resmeyleseydim, onu şöyle gösterirdim: Tıpkı Pegasusun tüylerini söküp kopardığı ve onu bizim akademiye gidiş tarzını öğrettiği gibi… Ama mamafih artık orduda generaller yok […]

Daha fazla oku
Ekrem Tahir – Yaratıcı Öfke -Alıntılar

Mefhum fehmetmektir; fehm ve idrak etmek. Ve fehmetmek demek; anlamak, şuurluca kavramak ve idrakte yerini bulması demektir. Bir meseleyi araştırmak, tetkik yolculuğuna çıkıp, bu yolculukta bilgileri toplayıp, tasnifleştirip, bilgileri gözleyip, tenkit süzgecinden geçirip, yolculuk tecrübelerini titizce devşirip terkipleştirmek, hülâsayı kelâm; ona bütün dimensiyonunla hâkim olup hükmedebilmektir. Lakin diğer bir ifadeyle meselenin bütün dimensiyonlarıyla bilmeden, insan […]

Daha fazla oku
Psodologi:Oryantalizm

‘Oryantalistler getto zekânın çocuklarıdırlar. Emperyalist Batı hem insanı öldürdü, hem de ilimleri bayağılaştırıp, gettolaştırdı. Sonsuz mekanlardaki pınar tazeliğini, kristal, billur örgünün mana ve rayihasından haberi yoktur. Tekniğine gelince, ufukta ve istikbalde ölümün nefesi kokuyor. Batı tekniğinin yüzde yüz bir “Epimetos” olduğunun, Batı’da da farkında olan ciddi ilim adamları ve düşünürleri bu dişi canavarın dehşeti içindeler. […]

Daha fazla oku
Emperyalizm ve Edebiyat

Otto Hachtmann. Sadece Almanya’nın değil, Avrupa’nın da en güzel ruhlu insanlarından birisidir. Hachtmann Bey, edep, huşu ve ciddiyetle Türk dili ve edebiyatına eğilmiş. Bu bilge, namuslu, ka­rakterli lisan ve edebiyat âlimi olarak. Hachtmann 19. asrın çocuğu, 1877 yılında doğmuş. Babası bir latin dili ve edebiyatı Profesörüdür. Edebiyat tarihi 19. asrın çocuğu. Bütün Avrupa’da hakim olan […]

Daha fazla oku
Francis Bacon’un Idola Öğretisi

Önce Francis Bacon. Filozof ve siyaset adamı, Bacon düşün­cedeki dürüstlüğü ve başarısı maalesef siyaset hayatında öyle değildir. Kendisi aynı zamanda felsefi deneme “Essay” tarzının kurucusudur. Onu haklı olarak, Batı’lılar, Batı’nın “Yeni Çağın”ın Aristosu olarak görürler. Onun baş eseri olan: “İnstauratio mag-na” (İlimin Büyük Yenilenmesi) adlı bu eserin ikinci cildi olan: Novum Organum, 1620”49 ona bu […]

Daha fazla oku
Terör

Terör. Bu habis ruhlu kelime latince den Batı dillerine ve ora­dan da, bizim lisanımıza geçmiş. Baskı, tedhiş ve korkutarak dün­ya nizamını değiştirip, insanları öldürüp, diz çöktüren, habis ruhlu emelleri için bir ölümlü araçtır; terör ve şiddet. Savaşlar bu ka­ranlık güçlerin sömürgeci Batının latenz yani perde arkası aldığı kararların neticesidir. Batı’da sadece bir avuç nur çocuklar […]

Daha fazla oku
Global

Sanatçı düşünür ve âlimlerimizin ortak ruh özellikleri bir mütaarrif ruha sahip oluşlarıydı. Bu ruhumuzu malesef “Tanzimat” ile beraber kaybederiz! Batı… Bu Mağrib denilen; Akşam ülkesi, medeniyeti kendi tilki ruhu medeniyetini yansıtan hıncahınç kıyı­cılık ve emperyalizm kokan; “Global” mefhumu, onun ruhunun dimensiyonlarını yansıtan bir kırık aynadır. Bu mefhum, cihanşü­mul mefhumun karşısındaki tedaisi bir umman değil, bir […]

Daha fazla oku
Şark Meselesi

Peki “Şark Meselesi – Orient Frage” nedir, Avrupalılara göre? Her ne kadar, 19. asırda bu mevzuda oldukça fazla eserler mevcut. Mesela ülkemizde 7 ciltlik Osmanlı tarihiyle tanınan bu tarihçi Johann Wilhelm Zinkeisen’inin (1803 -1863), 1859 yılında neş­rettiği “Das vierteStadium oder das jüngste Jahrhundert und die Zukunft der orientalischen Frage” (Dördüncü Menzil veya En Genç Yüzyıl […]

Daha fazla oku
Lisanımız…

Lisanımız… Esrarlı yumağın, kristal düşünceler örgüsünün; atkı ve çözgüsü, dildir. Dilimizin kendine has kumaşı sinsice abraşlaştırıldı. Kesilip, parçalandı. Ne garip, onun ihtişamından ve muazzam diyalektiğinden, dilimizin grameri olarak her soruya cevap veren ve tek dil olan Türkçe’den bahseden, Lisan âlimi F. Max Müller’de Batı’da afaroz edilir. Bilhassa hocası Franz Bopp, bu “Mukayeseli Sankritçe Grameri, 1833-52” […]

Daha fazla oku