İslam
Yezid bin Muaviye ve Kerbela Vakası4 Aralık 2024
Harun Selçuk
20:28 - 15 Eylül 2019
Büyük atamız Fatih’in bize bıraktığı mirası Kostantiniye’nin fethinden ibaret görmek onu anlamamaktadır. Roma’nın varisi olan Bizans İmparatorluğu’nun dünya haritasından silinerek cihan tarihinde yeni bir devrin, Peygamber’in duasına mazhar olmuş bir kılıçla açıldığını düşünmek de bu mirasın bütün servetini ihtiva etmez. Çaldıran kahramanıyla, Plevne gazisini, Mehmed Akifle, Hüseyin Avni’leri de içerisine alan bu muhteşem miras, Türk […]
Muhammed Ali
16:30 - 4 Kasım 2018
0 Yorumlar
“Anadolu’daki Vahhabilik”, “Kilise”nin Anadolu’daki mütekabilidir; “Kilise”ye, Anadolu’da karşılık gelendir. Hatırlanacağı üzere, “Kilise”, “Grek-Latin-Kilise diyarı”nda “düşünceyi (rasyonaliteyi) ve algıyı aşan” bazı konulara işaret ederek, “birey”in bizzat “kendi esası”na yönelmesini engelleyen, “bireyin bizzat kendisinde derinleşme imkanı”nı ortadan kaldıran ve, “birey”i bir “yığınsal birey”e dönüştürerek “yığınsal birey” lerden “yığınsal toplum” düzenleyen “kendinden menkul” bir “mevzuat manzumesi”dir. Her ne […]
Muhammed Ali
21:05 - 28 Aralık 2017
0 Yorumlar
‘‘Endülüs yok edildikten sonra Avrupa yeşermiştir. Greko-Latin-Kilise diyarının bekası, Anadolu’nun, Anadolu mayasının yok edilmesine bağlıdır.” Yalçın Koç ile, ‘Anadolu Mayası’ kitabı etrafında yapılan bir söyleşiyi alıntılıyoruz. 24/05/2015 Yalçın Koç, Türkiye’de yaşayan kıymetli isimlerden birisi. ODTÜ Fizik Bölümünden mezun olduktan sonra felsefe alanında uzmanlaşan Koç, Boğaziçi Üniversitesi Felsefe Bölümü başkanlığından emekli olarak kenara çekilmeyi tercih etmiş. […]
Muhammed Ali
16:30 - 4 Kasım 2017
0 Yorumlar
“Anadolu’daki Vahhabilik”, “Kilise”nin Anadolu’daki mütekabilidir; “Kilise”ye, Anadolu’da karşılık gelendir. Hatırlanacağı üzere, “Kilise”, “Grek-Latin-Kilise diyarı”nda “düşünceyi (rasyonaliteyi) ve algıyı aşan” bazı konulara işaret ederek, “birey”in bizzat “kendi esası”na yönelmesini engelleyen, “bireyin bizzat kendisinde derinleşme imkanı”nı ortadan kaldıran ve, “birey”i bir “yığınsal birey”e dönüştürerek “yığınsal birey” lerden “yığınsal toplum” düzenleyen “kendinden menkul” bir “mevzuat manzumesi”dir. Her ne […]
Harun Selçuk
22:40 - 17 Ağustos 2015
0 Yorumlar
III. Alâeddîn Keykubâd’ın Saltanatı II. Mes’ûd’un yerine yeğeni III. Alâeddîn Keykubâd Selçuklu sultanı tayin edildi, vezir ise Tebrizli Şemseddîn Ahmed Lâkuşî olmuştu. Bu olaylar sırasında Anadolu dört mali bölgeye ayrıldı. Bölgelerin başına tayin edilen görevliler halkı tamamiyle sömürmüşler, hatta gelecek yılların vergilerini alacak kadar ileri gitmişlerdi. Öte taraftan Anadolu’daki Moğol kumandanlığının kendisine verilmemesine kızan Sülemiş, […]
Harun Selçuk
22:37 - 17 Ağustos 2015
0 Yorumlar
Gıyâseddîn Mes’ûd’un Saltanatı Sultan Gıyâseddîn II. Mes’ûd ise 1284 yılı Şubat ayında törenle Konya’da tahta çıkmıştı. Öte taraftan Argun Han da kardeşi Geyhatu’yu yirmi bin kişilik bir kuvvetle Anadolu’ya gönderdi. Bu Moğol ordusu Erzincan’da oturdu. Ancak gerek bu şehzade ve gerekse Anadolu’daki Moğol askerlerinin bütün masrafları Selçuklu hâzinesinden ödeniyor, bu sebeple büyük güçlük çekiliyordu. […]
Harun Selçuk
22:06 - 17 Ağustos 2015
0 Yorumlar
Siyavuş (Cimri) Olayı Türkmenler Anadolu’daki Moğol zulmüne karşı zaman zaman başkaldırıyorlar ve istiklallerini elde etmeye çalışıyorlardı. Nitekim Ermenek, Mut, Silifke ve Anamur bölgesindeki Karamanlılar Hatiroğlu Şerefeddîn’in ölümünden sonra da isyan hareketlerine devam ve üzerlerine gelen Selçuklu kuvvetlerini mağlup etmişlerdi. Sultan Baybars Kayseri’ye kadar ilerlediği zaman, onu karşılayanlar arasında Karamanlılar da bulunuyordu. Baybars burada Karamanlılara […]
Harun Selçuk
21:59 - 17 Ağustos 2015
0 Yorumlar
III. Gıyâseddîn Keyhusrev’in Saltanatı IV. Rükneddîn Kılıç Arslan’ın öldürülmesinden sonra yerine küçük yaştaki oğlu Gıyâseddîn Keyhusrev tahta çıkarıldı. Muineddîn Pervâne yine devlet içindeki üstün mevkiini muhafaza ediyor çevresindeki bütün görevliler ya kendi akrabaları veya adamlarından oluşuyordu. Bu durumda kendisine rakip olarak her iki gruba dâhil bulunmayan Sâhib Ata Fahreddîn Ali’yi görüyordu. Bu bakımdan Muineddîn Pervâne, […]
Harun Selçuk
02:21 - 22 Haziran 2015
0 Yorumlar
İzzeddîn Keykâvus’un Saltanatı Sultan I. Gıyâseddîn Keyhusrev şehit düştüğü zaman geride üç oğlu kalmıştı, bunlar büyüklük sırasıyla İzzeddîn Keykâvus, Alâeddîn Keykûbâd ve Celâleddîn (îbrâhim) Keyferîdun idi. Bu sırada devlet ileri gelenleri toplanarak hangi şehzadeyi tahta çıkaracaklarını tartışmışlar, neticede Malatya meliki İzzeddîn Keykâvus üzerinde karar kılarak onu kendilerinin bulunduğu Kayseri’ye davet etmişlerdi. Nitekim I, İzzeddîn […]
Harun Selçuk
02:11 - 22 Haziran 2015
0 Yorumlar
II.Rükneddîn Süleyman-şâh’ın Saltanatı II.Rükneddîn Süleyman-şâh muhtemelen 21 Eylül 1197 (7 Zilkade 593) ’de Konya’ya girerek Selçuklu tahtına oturdu. Onun ilk faaliyeti kardeşleri üzerine olmuş; Argun-şâh’ın elinden Amasya’yı, Behram-şâh’tan Niksar bölgesini almıştı. Elbistan meliki Tuğrulşâh da bu olaylardan sonra derhal itaatini bildirmişti. Öte taraftan Selçukluların taht mücadelelerinden yararlanan Ermeni prensi II. Leon (1187-1219) ülkesini genişletmiş, hatta […]
0 Yorumlar