Ariflerin Lügatçesi

Ebu Said Harraz(ö.899) (Kitâbü ’l-hakâik)  Ebû Saîd (rh) şöyle demiştir: Kalpleri minnet bahçelerine dönüştürülmüş, kerem ağaçlarının gölgesinde hoşça vakit geçiren, nimet semere­leri arasında cemâl ile nimetlendirilmiş kişinin övgüsüyle Allah’a hamd olsun. O’nun dostları (evliya), nimetinin serbest bırakılmayan tut­sakları, seçkin kulları (asfiya) cömertliğinin ay­rılmaz rehinleri, sevdikleri (ehibbâ) ise kudreti tahtında nimetlerden azat olmayan köleleridir. Kulluk edenler […]

Daha fazla oku
Mümin Kim?

Hadis: “Sizden biri, kendisi için istediği bir şeyi kardeşi için istemedikçe hakkıyla iman etmiş sayılmaz.”(Rudani,Cem’ul Fevaid, c. 1, s. 57.) Kendim için sevdiğimi, senin için de sevmeliyim. Bütün hadis-i şerifler aslında anlam itibarıyla birbir­lerini tamamlıyor. Bize müstakil bir dünyanın, bir İslâm dünyasının nasıl teşekkül edeceğinin ipuçlarını veriyor. Ben bu hadis-i şerifleri doğrusu belli bir maksat […]

Daha fazla oku
İmaj ve Takva

I Modern insan, kimliğini en ziyade imaj yoluyla oluşturuyor. İmajlar, tüketim toplumunun satın alınabilir nesneleri olarak imaj -maker’lar tarafından piyasaya sunuluyor: “Bana imajını göster sana kim olduğunu söyleyeyim.” Geleneksel insanın hayat tasavvurunda mihenk taşı olan “yalan dünya” imgesi modern insanın bilincinde de var, fakat dünyanın geçiciliğini hatırlatmaktan ziyade, oyun içinde oyunun meşruiyetini arttırıcı bir muhtevaya […]

Daha fazla oku
İslâm’da Aile

Yüzakı Dergisi, Yıl: 2019 Ay: Mart, Sayı: 169 İLK İNSAN, İLK AİLE… Cenâb-ı Hak, önce ilk insan olan Âdem -aleyhisselâm-’ı topraktan yarattı. Âdem -aleyhisselâm- cennette her türlü nimet içinde olduğu hâlde, kendini yalnız hissetti. Cenâb-ı Hak, Hazret-i Âdem uykuda iken, ondan Hazret-i Havvâ’yı halk etti. Cüzden külle, küllden cüz’e bir akış ve temâyül başladı. Meleklerin kıydığı bir nikâh ile […]

Daha fazla oku
Allah’ın Sevdiklerini Sevmek

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hazretleri buyurdu: (..)“Bir kimse hangi kavmi severse Cenab-ı Hak o kişiyi muhakkak o sevdiği kimseler ile kılar”. (İmam Ahmed ceyyid isnad ile rivayet etmiştir). Yani o sevdiği kimse iyi, abid, zahid müttaki, hayalı, edepli, terbiyeli, namuslu, dindar bir kimse ise bunları seven kişide her ne kadar bu meziyyetler bulunmasa dahi, […]

Daha fazla oku
Takva Nasıl Gerçekleşir?

İttikâ, vikâye (korunma)yi kabul etmek, başka bir ifade ile vikâyeye girmektir. Vikâye ise aşırı korumacılık, yani acı ve zarar verecek şeylerden sakınıp kendini iyice korumak demektir. O halde lügat açısından ittikâ veya onun ismi olan takva, kuvvetli bir himayeye girerek korunmak, özetle kendini iyi sakınıp korumak demek olur. Bunun gereği olarak korkmak, kaçınmak, sakınmak ve […]

Daha fazla oku
Adaletsiz takvâ mümkün müdür?

Din ile hayatı birbirinden ayrı düşünmenin sekülerlere mahsus bir tutum olduğu zannedilir. Halbuki, aynı şeyi yapan garip ve epeyce yaygın bir ‘dindarlık’ türü de mevcut. Bu garip dindarlık tasavvuru ‘ibadetler’e dönük bir vurguyla öne çıkarken, bu ibadetlerle gündelik hayat arasında bir tutarlığın izini sürmeyi ihmal eder, dolayısıyla gündelik hayatı sözümona kendi akışına bırakır. Namazını kıldığı […]

Daha fazla oku
İmanla Güzel Ahlak Toplum Ferdlerine Huzur Kazandırır

İman ve salih amelden semerelenen güzel ahlak dünyada huzuru ahirette de ebedî saadeti kazandırır. Çünkü imana dayanmayan güzel ahlak diye bir şey yoktur. Binaenaleyh iyal ve akraba ferdlerinin hatta her toplum ferdinin manevi olgunluğunu ve olgunluğunun da görüntüsü olan ilim ve güzel ahlakı huzur ve mutlulukla tabir ederiz. Kur’an ve ha­diste buna “hayat-ı tayyibe” denilmektedir. […]

Daha fazla oku
Takva mı İlim mi?

Buna göre, şayet, “Takva, amel ye ilimden daha kıymetlidir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s) “Bir tek fakîh, şeytan için, bin âbidden daha çetindir…”(Tirmizi..) buyurmuştur..” denilirse, biz deriz ki: Takva, ilmin meyvesidir. Çünkü Cenâb-ı Hak, “Allah’ı hakkıyla ancak, O’nun alim kulları tazim eder…” (Fatır, 18) buyurmuştur. Şu halde takva, ancak âlim için söz konusudur. O halde,, müttakî […]

Daha fazla oku
Tahribat ve günahlara karşı takvâ esas tutulmalı

Bismillahirrahmanirrahim [Bu mektup gayet ehemmiyetlidir.] Aziz, sıddık kardeşlerim, Bugünlerde, Kur’an-ı Hakimin nazarında, imandan sonra en ziyade esas tutulan takvâ ve amel-i salih esaslarını düşündüm. Takvâ, menhiyattan ve günahlardan içtinab etmek ve amel-i salih, emir dairesinde hareket ve hayrat kazanmaktır. Her zaman def-i şer, celb-i nef’a râcih olmakla beraber, bu tahribat ve sefahet ve câzibedar hevesat […]

Daha fazla oku