Modern Bilincin Anlamlandırma Süreci Olarak Cumhuriyet Dönemi

Modern Bilincin Temeli Olarak Seçkinci ve Tasarımcı Yaklaşım Aydınlanmanın keşfettiği önemli noktalardan biri, bireyin ve toplumun kiliseden bağımsız olarak şekillendirilebileceği düşüncesidir. Örneğin Rousseau, Voltaire, Diderot, Helveti- us, Condorcet gibi düşünürler eğitim ile iyi yurttaşlar yetiştirilebileceğine inanıyorlardı. Aydınlanmada etkin olan bu tasarımcı düşüncede insana ait fenomenlerin uzmanlaşmış kişilerin bilinçli tasarımı ile özenilecek bir yapıya kavuşturu­labileceği, yapay […]

Daha fazla oku
Maddî Bir Medeniyet

Şimdiye kadar söylediklerimizden anlaşılır ki, doğulular batı medeniyetinin maddî bir medeniyet olduğunu söylerken yanılmamışlardır. Materyalizm kelimesi ancak XVIII. asırda ortaya çıkmıştır. Berkeley bu kelimeyi îcat etmiş, bununla maddenin gerçek varlığını kabul eden felsefî teorileri kasdetmiştir. Bir müddet sonra bu kelime daha dar bir mânâ kazanmış ve bugüne kadar devam etmiştir. Bu anlayışa göre kâinatta maddeden […]

Daha fazla oku
Kemal Sayar – Başı Sınuklar İçin Kılavuz ”Notlar” -2

Narsist birey özsaygı arıyor ama onu yanlış yerde arıyor: Başkalarının alkışlarında, her gün yenilediği görüntüsünde, servet makam ve mansıpta, dış dünyanın ışıltısında. Sosyal medya çağında, sahici içe yönelimli benliğin yerini ancak görünüp alkışlandığında kendisini canlı hisseden ”performans benliği” alıyor. Oysa anlam, bağ kurma yeteneğimizle devşirdiğimiz bir şeydir ve narsist ne kendisiyle ne de başkalarıyla sahici […]

Daha fazla oku
Eşyanın Zaferi

İlim dediğimiz, kâinatı tanıma aşkımızın çocuğu olan teknik,kültürün zaruri bir neticesidir, demiştik. Teknik, ilimlerden doğarak -sanatlardan faydalanmasını da bilir. Onlarla elele verir. Bize kâinatı daima sevimli yapar. Onda gittikçe artan başarımızı ve ona hakimiyetimizi temin eder. Böylelikle o, kültürden ibaret olan ruhumuzu kavrıyan vücudumuz gibidir. Hayat mücadelesi sahnesinde cesaretle yürüyen ayaklarımız ve hayata her adımda uzanan […]

Daha fazla oku
Maddi Bir Medeniyet

    René Guénon(*) Modern Batı medeniyetini salt maddî bir medeniyet olmakla suçlayan Doğuluların bütünüyle haklı olduğu şimdiye kadar söylenenlerden açıkça ortaya çıkmaktadır. Yine Batı medeniyetinin gelişimi sadece bu yönde [maddî bakımdan] gerçekleşmiştir ve ona hangi açıdan bakarsak bakalım, bu maddîleşmenin az-çok doğrudan sonuçlarıyla kar­şılaşıyoruz. Bununla birlikte konu hakkında söylediklerimize hâlâ ilave edecek bir şeyler […]

Daha fazla oku
Batı İstilası

‘Batı’nın her yeri istilâ ettiği kuşku götürmez bir gerçektir; onun etkisi önce elinin hemen erişebildiği maddi alanda olmuştur. Bunu da kâh zorla elegeçirerek kâh tica­ret yoluyla ya da tüm toplumların doğal kaynakla­rını kendi tekeline alarak başarmıştır. Ama şimdi bu durumlar daha da ileri noktalara ulaşmaktadır. Ta­mamen kendilerine özgü olan kendi dinlerini başka­larına kabul ettirme çabası […]

Daha fazla oku
Ladini Bilim Maddeye Bağlıdır

Son yüzyıllarda gelişen «lâdinî» bilimin tümü sadece duyulabilen dünyanın incelenmesidir. Bu in­celeme salt bu alanı kapsamaktadır ve bu inceleme­nin yöntemleri de sadece bu alana uygulanabilmek­tedir. Oysa öteki yöntemler dışta tutulup sadece bu yöntemler «bilimsel» olarak ilan edilmişlerdir; bu da maddi şeylerle ilgili olmayan her bilimi inkar et­mek anlamına gelmektedir. Böyle düşünenler ve hat­ta kendilerini özellikle […]

Daha fazla oku
Hegel ya da Marx’in Tarih Yorumları

Hegel ya da Marx’in tarih yorumları, İslam’ın tarih anlayışının idealist ve maddeci birer uyarlamasıdır. Sağ ve sol yorumlarıdır. Belki her ikisinde de doğruluk payları ve yönleri bulunmaktadır. Ancak her ikisi de kendi açılarından ilahî aşkınlığı kâinata içselleştirerek tarihin ve insanın aşkın yönlerini tırpanlamalardır. Dolayısıyla her iki tarih anlayışı; yani idealizm ve materyalizm, tarihi mevcut kâinat […]

Daha fazla oku
Madde Ve Ruh

Marx, hakikatin yarısını söylemiştir: Gerçekten insanların hiç olmazsa yan yarıya maddi şartlara tabi olduğunu kimse inkâr edemez. Varlığımızdan ayrılmasına imkân olmayan vücudumuz beslenmek ister. Kimse midesine karşı gelemez. En büyük velî bile günde birkaç kere bir şeyler yemek mecburiyetindedir. Bu yeryüzünde mücerret ruh olarak yaşamak imkânsızdır. Herkes hastalık karşısında âciz kalır. Fizik tabiat bizi her […]

Daha fazla oku