Hüsün-Kubuha Dair Terimlerin Analizi

    Gazzâlî [********] çev. Osman Demir  Mutezile’nin özellikle ta’dil ve tecvir bahsinde ahlaki kavramlar olan iyi vekötünün İlâhî fiile nisbetini sorgulaması,Ehl-i Sünnet’in konuya ilgi duymasını ve buna bağlı olarak hüsün,kubuh,adalet, cevr/zulüm,hikmet ve sefeh gibi kavramların tartışılmasını sağlamıştır. İlahi fiili, mahiyetini ve onun varlıklarla ilişki biçimini bilmek insanın davranışının değeri üzerinde düşünmeye teolojik bir zemin […]

Daha fazla oku
“Allah, Mahlukatı Niçin Yarattı?” Sorusu ve Hakim Sıfatı [Kitabü’t-Tevhid’den]

  1 (İmam Matüridi) [Matüridi’nin), kelam sisteminde hikmet tasavvurunun kurucu bir rolü vardır. Buna göre varlıkların yaratılmasında gözetilen temel ilke salt fayda-zarar, iyi-kötü, güzel-çirkin değil, hikmettir. Hikmet bir yandan Allah’ın, kulları için en uygun olanı yapmak zorunda olduğu anlayışını savunan öğretileri yumuşatırken; di­ğer yandan sorumlu tutulan insanın iradesini elinden alan cebri düşüncelere karşı bir reddiye […]

Daha fazla oku
Abdullah Şerkâvî’nin Şerhü’l-Hikem’i ve Ali Örfî Efendi Tarafından Yapılan Tercümesi -Alıntılar

Ataullah İskenderi – Hikem-i Ataiyye (Ebü Türab radıyallahu anh dedi ki: “Kul, amelde samimi olunca Allah o ameli işlemeden onun zevkini onun gönlüne verir. Ameli işlerken ihlas bulunursa, onu işlerken zevk ve şevk duyar.| ——————————————– Nefsin hazları için Hak’tan Hakk’ın gayrısını talep etmek layık değildir. Makbul ve güvenilir olan hal, istenilen bütün şeylerde güzel edep […]

Daha fazla oku
İbrahim Kalın – Açık Ufuk -Notlarım

Aklınız, kalbiniz, duygularınız, hayal gücünüz ve iradeniz size ait değilse, düşünce yolculuğunda mesafe kat edemezsiniz. Şöyle bir dolanıp gelmek, kelimelerin ve kavramların dünyasına arada bir girip çıkmak tefekkür etmek değil, zihin eğlendirmektir. Oysa bizim günü kurtaran kurnazlıklara değil, neden ve nasıl var olduğumuza dair esaslı bir kavrayışa ihtiyacımız var. Var olmak ciddi bir iştir. Düşünerek […]

Daha fazla oku
Kur’an’ın Düşünce Kamusu

Kur’an, çıkarımsal ve sezgisel akıl ve düşünmey­le ilgili bir dizi terim kullanır. Tefekkür yani “düşün­me”, kalp,fuat yani“gönül”, literal anlamı “tohum/ çekirdek” olan lüb yani “aslî kalp” bu terimler ara­sındadır ve bunların her biri algılama, düşünme ve muhakeme etme eylemlerinin farklı bir yönüne kar­şılık gelir. Akılla aynı anlamsal alanı paylaşan başka terimler de vardır: ilim yani […]

Daha fazla oku
Ali Ömer Akbulut – Hû Konşu ”Alıntılar”

İrfanın varlıktan devşirdiği diriltici nefeslenme, İnsan’ı hep harikuladeliğiyle görünür kılmıştır bu diyarda. İnsan; kardeşleriyle birliğinde, muhabbetinde, yapıp eylediklerinde, imar ettiklerinde, taşında toprağında, dahası tarlaya soğan dikişinde; her türlü hâl içinde bu eşsiz güzelliğiyle seyr olunmuştur. Ve [hâlâ baki kalanla bu kubbede] seyrine doyulmamıştır bu güzelliğin. Hâkim söylemin yeteneksizliği onu ifadeden acizdir. İnsanlık macerası, gecesi de, […]

Daha fazla oku
Ariflerin Lügatçesi

Ebu Said Harraz(ö.899) (Kitâbü ’l-hakâik)  Ebû Saîd (rh) şöyle demiştir: Kalpleri minnet bahçelerine dönüştürülmüş, kerem ağaçlarının gölgesinde hoşça vakit geçiren, nimet semere­leri arasında cemâl ile nimetlendirilmiş kişinin övgüsüyle Allah’a hamd olsun. O’nun dostları (evliya), nimetinin serbest bırakılmayan tut­sakları, seçkin kulları (asfiya) cömertliğinin ay­rılmaz rehinleri, sevdikleri (ehibbâ) ise kudreti tahtında nimetlerden azat olmayan köleleridir. Kulluk edenler […]

Daha fazla oku
Allah, İnsan ve Kâinat

‘İnsan yediğine bir bakıp düşünsün!”(Abese,24) İnsan yediğine baksın; onu nasıl takdir etmiştir; öyle ki onu çıkarmak için gökleri, yerleri, havayı, güneşi, ayı, geceyi, gündüzü ve diğer nimetleri kullanmıştır. Göğün kullanılması içindeki yağmurun indirilmesi sayesinde olmaktadır. Havayı kullanması yağmur için onun bir sebep yapılması itibariyledir. Yerin kullanılması, yağmurun yağıp yerin, yağmur için bir durma mekânı olması […]

Daha fazla oku
Hikmet Tesellisi

Rabbimiz her duaya icabet eder. Ancak insanın bazen kendi zararına şeyler istemesi, bazen de başına gelmiş faydalı şeylerden cahilce kopmayı arzulaması gibi sebeplerle, her dua yapıldığı şekliyle kabul edilmeyebilir. Duanın üç tür çıktısı olabilir. Birincisi, istenilenin aynen yerilmesidir; zira istenen hikmete uygundur; dünya ve âhiret yararınadır. İkincisi, istenilenden daha iyisinin bahşedilmesidir; bu durumda insan daha […]

Daha fazla oku
Nakib El-Attas:’İslam Metafiziğine Prolegomena’ Alıntılar

İslâm, bir kültür formu değildir. Islâm’ın gerçeklik ve doğruluk tasavvurunu yansıtan düşünce sistemi ve ondan elde edilen değer sistemi, yalnızca bilim tarafından desteklenen kültürel ve felsefî unsurlardan oluşturulmamıştır; bilakis onun temel kaynağı, dinin tasdik ettiği aklın ve keşf yoluyla ulaşılan ilkelerin kabul ettiği Vahiydir. Islâm kendisini, başlangıcından itibaren mükemmel oluşu sebebiyle gelişim sürecinde işgal ettiği […]

Daha fazla oku