Türk toplumunun modernleşme süreci, 1718’lerde başlar, 1923’de olgunlaşır ve nihâî merhaleye erişir. Osmanlı devletinin 18. ve 19. yüzyıl dönemi, Türkiye Cumhuriyeti’nin alt yapısının teşekkül devridir. 18. yüzyıldan itibaren Türk toplumu, batılı kurumları örnek alır. Kısmî değişimle savunmacı karakterde başladığı süreci, giderek toplumun diğer alanlarını da içeren kapsam genişliğinde sürdürür. Osmanlı’da batılılaşma, belli kurum ve […]
Osman Yüksel’i, 1950 yılında, Serdengeçti dergisindeki “Yıkıldılar” başlıklı yazısıyla tanıdım. 27 yıllık CHP iktidarının devrilmesini, yıkılıp gitmesini müthiş bir sevinçle, aynı zamanda anlatılmaz bir öfkeyle açıklıyordu. “Yıkıldılar” yazısını okuya okuya ezberledim. Sonra onun yazılarının tiryakisi oldum. 1950-1956 yılları arasında Serdengeçti dergisi 11 sayı çıkabildi. O dergileri de su içer gibi gözden geçirdim. Yüksek tahsil için […]
• Üç inkılâp devremiz var: Tanzimat, Meşrûtiyet, Cumhuriyet… Bunlardan birincisi 137,ikincisi 68, üçüncüsü 53 yıllık… • Garplı bir müessise olan gazete, bizde Tanzimat ile başlar. • Tanzimat… Kendisinden birkaç asır evvel Garp âlemine karşı olanca taaruz iktidarını kaybetmiş, hazin ve mezbuh bir müdafaaya geçmiş bir cemiyetin, tamamiyle muvazaacı satıh üstü, malûm, maymunvâri hareketi… Bu devrin gazetesinden, büyük Türk […]
CHP’nin altı okunun 1937’de Anayasa’ya sokulması ile Parti prensipleri devletin temel ilkeleri hâline getirildi. Altı Ok’la oluşturulan yapının demokrasi ile, katılımcılıkla ilgisi yoktur. Kemalizmin altı oku, cumhuriyetçilik, halkçılık, devletçilik, milliyetçilik, laiklik ve inkılâpçılıktır. Bunlardan devletçiliğin, inkılâpçılığın ve laikliğin kesin olarak totaliterliği öngördüğünü söyleyebiliriz. Türkiye’de laiklik, yalın bir siyasi laiklik/din-devlet ayrımının ötesinde, dinî kurumların toplum hayatındaki […]
İttihat Terakki ve 1912 seçimleriyle başlayıp cumhuriyet döneminde CHP ile devam eden zihniyetin adı tek parti. Halkın eşekle, şalvarla meydanlara giremediği, tahta kaşık yapıp satmanın yasak olduğu yıllar. Recep Peker, 1935 CHF programında yer alan ulusçuluk ilkesini açıklarken, bu ilkenin yalnızca partiye ait olmayıp devlete hâkim zihniyet olması gereğine işaret ettikten sonra kongre konuşmasında “Türkiye Cumhuriyeti […]
0 Yorumlar