Genel
Uçuk Fikirlerin Sosyolojisi8 Haziran 2025
Gizliliğinize değer veriyoruz
Tarama deneyiminizi geliştirmek, kişiselleştirilmiş reklamlar ya da içerikler sunmak ve trafiğimizi analiz etmek için çerezleri kullanıyoruz. "Tümünü Kabul Et"e tıklayarak, çerez kullanımımıza izin vermiş olursunuz.
Çerezleri, platformumuzda verimli bir şekilde gezinmenize ve belirli işlevleri gerçekleştirmenize yardımcı olmak için kullanıyoruz. Aşağıda her bir izin kategorisi altında, tüm çerezler hakkında ayrıntılı bilgi bulacaksınız.
"Gerekli" olarak kategorize edilen çerezler, sitenin temel işlevlerinin gerçekleştirilmesinde vazgeçilemez nitelikte olduklarından tarayıcınızda saklanır. ...
Gerekli çerezler, web sitesinin temel işlevleri için çok önemlidir ve web sitesi bunlar olmadan amaçlandığı şekilde çalışmayacaktır.Bu çerezler kişisel olarak tanımlanabilecek herhangi bir veriyi saklamaz.
Görüntülenecek çerez yok.
İşlevsel çerezler, web sitesinin içeriğini sosyal medya platformlarında paylaşmak, geri bildirim toplamak ve diğer üçüncü taraf özellikleri gibi belirli işlevlerin gerçekleştirilmesine yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Analitik çerezler, ziyaretçilerin web sitesiyle nasıl etkileşime girdiğini anlamak için kullanılır. Bu çerezler, ziyaretçi sayısı, hemen çıkma oranı, trafik kaynağı vb. Gibi ölçümler hakkında bilgi sağlamaya yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Performans çerezleri, ziyaretçilere daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmaya yardımcı olan web sitesinin temel performans indekslerini anlamak ve analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Reklam çerezleri, ziyaretçilere daha önce ziyaret ettikleri sayfalara göre özelleştirilmiş reklamlar sunmak ve reklam kampanyasının etkinliğini analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Yusuf Aslan
10:25 - 16 Aralık 2014
Osmanlıca, Türkçe’dir. Bu coğrafyada yaşayan Türklerin ata lisanıdır. Bugünki lisandan farkı harfleridir. Bir de uydurukça kelimelerin bulunmaması… Türklerin, Müslümanlığı kabul etmeden evvel, iki çeşit alfabe kullandığı malumdur. Birisi, 38 harfli Göktürkalfabesidir. Sağdan sola yazılır. Runik harflerden müteşekkildir. 8.asırdan kalma Orhun Kitâbeleri bu harflerle yazılıdır. Bu millî Türk alfabesi, sadece elitler tarafından kullanılmış değildir. Nitekim Talas […]
Yusuf Aslan
11:25 - 13 Aralık 2014
0 Yorumlar
Bismillahirrahmanirrahim ÜÇÜNCÜ NÜKTE Bu fakir Said, Eski Said’den çıkmaya çalıştığı bir zamanda, rehbersizlikten ve nefs-i emmârenin gururundan gayet müthiş ve mânevî bir fırtına içinde akıl ve kalbim hakaik içerisinde yuvarlandılar. Kâh Süreyya’dan serâya, kâh serâdan Süreyya’ya kadar bir sukut ve suud içerisinde çalkanıyorlardı. İşte, o zaman müşahede ettim ki, Sünnet-i Seniyyenin meseleleri, hattâ küçük âdâbları, […]
Yusuf Aslan
22:35 - 12 Aralık 2014
0 Yorumlar
Din mücedditliği için yola çıkanlardan bir kısmı süreçte din münekkidi haline geldi. Zira kalkıştıkları iş boylarını aşıyor. Ruh ile gidilecek makama nefis ile varmaya çalışıyorlar. Dini yenileme adında büyük bir çarpıklıkla karşı karşıyayız. Hatta çarpıklık anıtlarıyla karşı karşıyayız. Bugünkü ilahiyatçıların bir kısmı gerçekten de din müceddidi değil din münekkidi haline geldi. Mustafa A’zami gibi bir […]
Yusuf Aslan
17:08 - 3 Aralık 2014
0 Yorumlar
Yazımızın başlığı bize tarihî bir hadiseyi tedâî ettirir (çağrıştırır).Bir zamanlar takib edeceği yolu şaşıranlara çare olarak sunulmuş reçetenin adıdır bu mefhûm/kavram. Bir başka ifadeyle yolunu doğru seçenlere alem olmuş bir tabirdir. SÜNNET’e ve Sünnet’in ilk tatbikatçıları olan Ashâb-ı Kirâm kafilesine tâbi olanlar demektir ki, “icmâ” denildiğinde ilk akla gelen; Ashâb’ın icmâıdır. Şu halde iş geldi […]
Yusuf Aslan
17:04 - 3 Aralık 2014
0 Yorumlar
Ulema hem sahih bilginin nesiller boyu intikalini sağlamak, hem de insanların din adına diledikleri gibi konuşmalarının önüne geçmek için koruyucu usuller geliştirip uygulamıştır. Bu usuller İslamî bilginin safiyetini muhafaza ettiği gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanan ihtilafların çözümlenmesinde de hakem rolü üstlenmişlerdir. Bunlar içerisinde inşası itibariyle müslümanlara ait olan ve İslam’ın erken yıllarından itibaren uygulanan “isnad” sistemi […]
Yusuf Aslan
08:21 - 24 Kasım 2014
0 Yorumlar
Zaman zaman sivri çıkışlarıyla gündeme gelen Mustafa İslâmoğlu, bu defa Bediüzzaman ve Mevlânâ’ya dil uzatarak yine çeşitli tartışmaların merkezine oturdu. İslâmoğlu, aslında bu işi yıllardır yapıyor. Önceleri sessiz ve derinden gider gibi görünen çıkışları, daha sonra televizyon desteğiyle çok daha etkili bir şekilde yankılanmaya başladı. “Uydurma dinden gerçek dine dönüş” şeklinde bir sloganın etrafında dönen […]
Yusuf Aslan
08:17 - 24 Kasım 2014
0 Yorumlar
Altıncı Risale olan Altıncı Mesele[Harameyn-i Şerifeyne Vehhabilerin tasallutuna dairdir] بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيم وَاتَّقُوا فِتْنَةً لَا تُصِيبَنَّ الَّذِينَ ظَلَمُوا مِنْكُمْ خَاصَّةً 1 Aziz kardeşlerim, “Haremeyn-i Şerifeynin Vehhâbilerin eline geçmesi ve onların, eâzım-ı İslâmın türbeleri hakkındaki tahripkârâne hürmetsizliği ne hikmete mebnîdir?” diye sual ediyorsunuz. Elcevap: Şu hadise, âlem-i İslâmın siyasetine ve hayat-ı içtimâiyesine taallûk ettiği için, […]
Yusuf Aslan
07:19 - 24 Kasım 2014
0 Yorumlar
Bir pazartesi gecesiydi. Fatih’in çevresinde Haliç’e bakan bir evde dört köşesi kitaplarla dolu bir odada “Usul-u Fıkh” okuyorduk. Aslında başka dersler de vardı okuduklarımız arasında. Fakat bahse konu olan zamanda, rahlelerin üzerinde sadece “Usul” kitapları bulunuyordu. Dersin son anlarına doğru içeriye uzun boylu, kırk yaşlarında birisi girdi. Selamlaştık. Boş bir yere oturup dersi dinlemeye başladı. “Fatiha” […]
Yusuf Aslan
21:56 - 15 Kasım 2014
0 Yorumlar
Gazzâlî ile Moğol istilası ve dolayısıyla Bağdad’ın düşüşü irtibatlandırılarak yine İslâm Medeniyetinde bilimin gerilediği tezi ileri sürülmekte… Evet. Moğol istilası üzerine yapılan vurgu bir bakıma doğrudur. Ancak bu bir sendelemedir, tükenme, ortadan kalkma değil. Tersine bir süre sonra İslam Medeniyetinde, özellikle fen bilimlerinde, ikinci bir atılım başlamıştır. Çünkü Moğollar, İslam dünyasına siyasi bir hakimiyet sağlamışsalar […]
Yusuf Aslan
16:12 - 14 Kasım 2014
0 Yorumlar
İstiklal Savaşımızın meşhur bir Ayıcı Arif‟i vardı, Samsun‟a ilk çıkanlardandı. Milli Mücadele‟de çeşitli hizmetleri görüldü, Albaylığa kadar yükseltildi, Eskişehir milletvekili oldu. Ne gariptir ki, 1926 İzmir Suikasti davasında asılanlardan biri de odur. Sebebi, Milli Mücadelecin ilk hatıratı olma özelliğine sahip anılarının kenarına aldığı bazı notlardı. Ayıcı Arif‟in hatıratında bir nokta dikkatimi çekti. Diyor ki 2. […]
0 Yorumlar