Genel
Uçuk Fikirlerin Sosyolojisi8 Haziran 2025
Gizliliğinize değer veriyoruz
Tarama deneyiminizi geliştirmek, kişiselleştirilmiş reklamlar ya da içerikler sunmak ve trafiğimizi analiz etmek için çerezleri kullanıyoruz. "Tümünü Kabul Et"e tıklayarak, çerez kullanımımıza izin vermiş olursunuz.
Çerezleri, platformumuzda verimli bir şekilde gezinmenize ve belirli işlevleri gerçekleştirmenize yardımcı olmak için kullanıyoruz. Aşağıda her bir izin kategorisi altında, tüm çerezler hakkında ayrıntılı bilgi bulacaksınız.
"Gerekli" olarak kategorize edilen çerezler, sitenin temel işlevlerinin gerçekleştirilmesinde vazgeçilemez nitelikte olduklarından tarayıcınızda saklanır. ...
Gerekli çerezler, web sitesinin temel işlevleri için çok önemlidir ve web sitesi bunlar olmadan amaçlandığı şekilde çalışmayacaktır.Bu çerezler kişisel olarak tanımlanabilecek herhangi bir veriyi saklamaz.
Görüntülenecek çerez yok.
İşlevsel çerezler, web sitesinin içeriğini sosyal medya platformlarında paylaşmak, geri bildirim toplamak ve diğer üçüncü taraf özellikleri gibi belirli işlevlerin gerçekleştirilmesine yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Analitik çerezler, ziyaretçilerin web sitesiyle nasıl etkileşime girdiğini anlamak için kullanılır. Bu çerezler, ziyaretçi sayısı, hemen çıkma oranı, trafik kaynağı vb. Gibi ölçümler hakkında bilgi sağlamaya yardımcı olur.
Görüntülenecek çerez yok.
Performans çerezleri, ziyaretçilere daha iyi bir kullanıcı deneyimi sunmaya yardımcı olan web sitesinin temel performans indekslerini anlamak ve analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Reklam çerezleri, ziyaretçilere daha önce ziyaret ettikleri sayfalara göre özelleştirilmiş reklamlar sunmak ve reklam kampanyasının etkinliğini analiz etmek için kullanılır.
Görüntülenecek çerez yok.
Yusuf Aslan
08:51 - 7 Ağustos 2014
Saltanatın ilgasına geçmeden önce kısaca Osmanlı Devleti’nin yıkılış tarihine değinmek gerekiyor. Genel kaynaklarda Osmanlı Devleti’nin yıkılış tarihi olarak İstanbul’un İtilaf kuvvetlerince işgal edildiği tarih verilir. (İstanbul 1918’de fiilen 1920’de resmen işgal edildi.) Bu, yaygın ama yanlış bir bilgidir. Çünkü Osmanlı Devleti işgalden sonra da hukuken ve fiilen yaşamaya devam etmiştir. (Zaten Mondros’a göre işgal, barış antlaşmasına […]
Muhammed Ali
18:14 - 3 Ağustos 2014
0 Yorumlar
Dinde reform ve ibadetleri zamana uydurarak İslamiyeti ıslah(!) etme yarışına girenlerden, görüldüğü gibi din adına dinle hiç mi hiç alakası olmayan ve aslında dinsizlik öğretisine dayanan fikirler bulmak mümkündür:(Vatan Gazetesi 15 Mayıs 1341,Milli Mecmua Mehmet Alı Ayni’nin Hatırları, Temmuz 1928.) “…Mabetlerde, camilerimizde, sıralar, elbiselikler-gardıroplar tesis edilmeli ve ayakkabılarla mabedlere girilmesi önemle tavsiye edilmelidir….” “…İbadet lisanı […]
Yusuf Aslan
11:59 - 25 Temmuz 2014
0 Yorumlar
Saklanan Tarih programında konuşan ünlü tarihçi Mustafa Armağan şu sözleri söyledi ; “Atatürk‘ü koruma kanunu toplum vicdanında kalkmıştır.Çünki bu kanun fosilleşti, fosilleşen herşey gibi bu da tarihe karışması lazım. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olamaz. Ölen bir insan, kanunun konusu olmaktan çıkar. Hukuk şöyle tanımlar ;”İlk nefesi aldığı ve son nefesi verdiği süre içerisinde bir […]
Yusuf Aslan
13:00 - 15 Temmuz 2014
0 Yorumlar
Pisagor demiş ki: “Önyargılı insanlar arasında Tanrı’dan bahsetmek güvenli değildir. Çünkü bu insanlar arasında doğruyu yahut yanlışı söylemek aynı anlamda tehlikelidir.”Türkiye’de de tarihten, hele ki yakın tarihten farklı bir yaklaşımla bahsettiniz mi yandınız. Söylediğinizin olgusal veya belgesel açıdan doğru olup olmaması önemli değildir. Önemli olan, hangi taraftan olduğunuzdur. Malum cephenin bir taraftarı değilseniz şayet söylediğiniz […]
Yusuf Aslan
12:00 - 10 Haziran 2014
0 Yorumlar
“Müslümanların her şeyini bozduk, yok ettik. Dinleri, inançları, dine bağlılıkları ve insânî duyguları yok oldu. Onların millî ve mânevi değerlerini, Batı medeniyeti (!) potasında eriterek kendimize benzettik. İslâmiyeti öğrenmeyi, yaşamayı, namaz kılmayı, Kur’ân öğrenmeyi suç ve gericilik olarak göstermeyi başardık. Artık çoğu hiçbir şeye tam olarak inanmıyorlar. Ondört asırlık dinlerini, itikadlarının, ibâdetlerini tartışılır hâle getirdik. […]
Muhammed Ali
15:41 - 3 Haziran 2014
0 Yorumlar
P. Böylesi bir perde nice gözleri bürümüşken, nice aklı meşgul edecek; yaşamayı herşeye tercih ettirecek, “dünyayı dine tercih rejimini’’ meyve verecek bir felsefenin temelleri de atılır adım adım. Daha Cumhuriyet ilân edilmeden, bu temelin ilk direğı dikilmiştir bile.İzmir Kongresinde ‘’İktisadiyat demek, herşey demektir.’’der Mustafa Kemal. “Öyle bir iktisat devri ki, onda memleketimiz mamur olsun» milletimiz […]
Yusuf Aslan
19:45 - 2 Haziran 2014
0 Yorumlar
Hatta Atatürk’ün cenaze namazı kılındı mı? Anadolu Ajansı’nın haberine bakılırsa evet, kılındı. O sırada ajansın muhabiri olarak töreni takip eden Cemal Kutay’a göre de kılındı, başkalarına göre de. İyi ama neden herhangi bir görüntü yok ortada? Madem kılındı, tek bir fotoğraf karesi olsun neden esirgendi milletten? Sessuzluk. Bir adım daha atalım ve artık sorulmasının zamanı gelen, […]
Muhammed Ali
20:00 - 31 Mayıs 2014
0 Yorumlar
Böyle bir ruh halinin insanı olan M. Kemal, bırakın 1920leri.Daha 1910’lu yıllarda, “ileride, günün birinde, duruma hakim olunduğunda” yapılacak şeyleri, kafasında kurar durur Nitekim, “Kurmay başkanı ile tesettürün kaldırılması ve İçtimaî hayatımızın ıslahı hakkında sohbet” diye yazar 9 Aralık 1916 tarihli Hattra Defteri ne. Üç sene sonra 8 Temmuz 1919’dâ, deftere şu notlar yazılır: “,. […]
Muhammed Ali
19:45 - 31 Mayıs 2014
0 Yorumlar
İ Saman üstünde kendini sözümona “hürriyet” diye isimlendiren dehşetli, katıksız bir istibdat sürerken, saman altında .. su değil, zehir gibi birşey vardır “Kurumsal” ya da “şeklî” devrimle geçen 1920’ler, aynı zamanda bir sonraki on yılda toplum hayatında, zihinlerdi’. kalblerde ve nefislerde olanca ağırlığıyla yaşanacak bir büvük imtihanın aleyhte netice vermesine matuf “altyapı” çalışmalarına sahne olur. […]
Muhammed Ali
19:35 - 31 Mayıs 2014
0 Yorumlar
H İbre çok önceleri bir yöne ağmış gibidir gerçi, ama bunun tescili 1920’lerin ortasında olur. Bilhassa 1923. bir dönüm noktasıdır. Kimin için, kime karşı, kimlerce, ne zaman, nasıl yapıldığı apaçık ortada olan bu savaşın son senesini takip eden 1923’te, Tarık Buğranın ifadesiyle, “tasnifi yapılmamış bir kitaplığı andıran” Ankara’da bir yeni savaş yaşanmaktadır. “Türkiye’nin mukadderatı ile […]
41 Yorumlar