Zafer

  Bir millet zafere kavuşmak istiyor. Bir insan zafere kavuşmak istiyor. Milletlerin ve fertlerin hayatı her adımda bu istekle idare ediliyor. Bir millet, bir diyar, bir ülke istiyor. Bir milletin insanları para, mevki, şeref, aile ve dâva istiyorlar. Gazeteler bu zaferleri yazıyorlar. Halk kütleleri bu zaferleri alkışlıyor. “Filân adam şef, başkan oldu… Filân pehlivan birinciliği […]

Daha fazla oku
Büyük Zaferler

Sosyal bir ruh kazanmış cemiyette, hürriyet herkes içindir, kimsenin lütfü değil, Allahın yaradılışımızda gösterdiği hikmettir, hakkın sevgisidir, doymak bilmez insanların, doymıyan arzularının serbestliği değildir, rengini,kokusunu güzelliğini herkesin duyup görebileceği, herkesin bakıp ruhuna basabileceği, ama hiç kimsenin tahakkümüne alamıyacağı, hakları verdiği ve ancak ulu devletin koruyabileceği bir nimettir. Bu hürriyetin sınırlarını hak tayin eder. Viyana seferi […]

Daha fazla oku
Allah’sızın(Allah’ı Tanımayan’ın) Akıl ve İlim iddiası

Allah’sızın(Allahı Tanımayanın) akıl ve ilim iddiası ise, vaktiyle her insanın bir yıldızı bulunduğuna ina­narak gökyüzünü insanların oyuncakları ile doldurup da öğünen il­kel düşünüş kadar gülünç ve onun kadar acınacak bir davranıştır. İslâm ruhunun şaşkın davacıları, bir sürü büyücünün önderliği ile büyük şehrin kalın duvarları arasında homurdanan makinanın sefa­hatine sığınmış bir din hayatı arıyorlar. Dost terkedildikten […]

Daha fazla oku
Aşkın Şânı, Kendisinden Başka Herşeyi Unutturmaktır

Para ile şöhreti, devletle serveti seven, bunların getirdiklerinden başka hiçbir şeyi sevmez. Onun Allah sevgisi de yalandır. Cihad yolunda yürüyen, ne yakınlarını, ne zümresini, ne de kendi istikbâlini düşünür. Hakk’a doğru yürüyüşte, Hak’tan başkasına bakılmaz. Aşkın şânı, kendisinden başka herşeyi unutturmaktır.’ Nurettin Topçu,Kültür ve Medeniyet

Daha fazla oku
Benlik

Etrafımızda zenginlikte paşa, şöhrette paşa, profesörlükte pa­şa, kudrette paşa nice yüzlerce insan peyda oldu. Neden bunların hiçbirinde “adam olmak” dininin bir müjdecisi, bir velisi veya bir havarisi olsun görülmüyor? Çünkü adamlığa götürecek olan yolu kaybettik. O yol kendi içimize doğru iniyordu. Düşünce dediğimiz bizdeki gerçek harekete açılan bir yolun adı “iç gözlem”dir. îç gözlem demek, […]

Daha fazla oku
Anarşist

Anarşist ne sadece cemiyette, ne sadece, devlette, ne sanatta, ne de yalnız düşünüştedir. O insanın en derin tabakalarında barınır; oradan çıkar, her yere nüfuz eder;hepimize hadiselerin bin bir çeşit cilvesi içerisinde çehresini gösterir,bizi anarşist yapar. Anarşist komünist olur, devlet nizamını bozar; sanata saldırır,ve znı, uslûbu yok eder. Düşünceye musallat olur, her fikri bozuk, her düşünüşü sakat gösterir. […]

Daha fazla oku
Kader İle İnsan

Kader,ruhun huzurunu bulmasıdır. Gerçeğin olduğu gibi tanınmasıdır ka nunda kaderi okumak kabildir. Kadere tam imanı olmayan, kader sırrına kemâl halinde ermeyen insan, akan bir suya, hatta rüzgarla kımıldanan bir yaprağa bakarken onların dilini anlamaz, tabiatın tam sevgisine varamaz, varlığın sevgisinde selâmeti bulmaz. Onlar bedbaht ruhlardır. Eşyayı kader gözüyle görmeyenler varlığın sı­ğındığı Allah’ı anlayamazlar. Kaderde Tanrı […]

Daha fazla oku
Din

Toplum içinde dinin yaptığı iş, ruhlar için kuvvet kaynağı olmaktır. İnsanlara birtakım bilgiler sağlamak değildir. Dinî bilgi­ler, ruh kuvvetini kazanmanın yollarını öğretir. Bunlar, evrene ait açıklamalar olmayıp insanın iç hayatına düzen ve değer sunucu bilgilerdir. Din, insanlar için bilgi kaynağı değildir, kuvvet kaynağıdır. Buna örnek olarak intihar olayını alalım. Geçen asrın son- I larında Fransa’nın […]

Daha fazla oku
Hoşgörü

‘Olgun ve medenî insanların en değerli zihnî karakteri, hoşgö­rüdür. Hoşgörü, başkalarının görüş ve düşüncelerini, dinî, siyasî her türlü inançlarını saygı ile karşılamaktır. Başkaları bizden başka türlü düşünebilirler, bize gülünç görünen örflere bağlanabilirler, bizim küçük gördüğümüz değerleri yaşatabilirler. Bizim insanlık görevimiz, bunların hepsini saygı ile karşılamaktır. Hoşgörüye sahip olmayışın doğurduğu hamlığa taassup adı verilir. Taassup, düşüncenin […]

Daha fazla oku
Zulüm

Zulüm, başkalarının hürriyetlerini, yaşama hürriyetine varıncaya kadar, kendi üstün kuvvetine dayanarak ellerinden alma iradesidir. Hiç kimse hürriyetinden karşılıksız vazgeçmez. İste­meyerek verilen karşılık da zulmü ortadan kaldırmaz. Galile, “Dünya güneşin etrafında dönüyor” dediği için zamanın hâkimleri onu ölüm cezasına çarptırdılar. Bu, düşünme hürriyetine karşı en büyük zulümdü. Sonradan Galile’nin, hayatını kurtarmak için bu sözünü geri alması, […]

Daha fazla oku