Ataullah İskenderi, Hikemi Ataiyye Şerhinden Alıntılar

Duanın kabulünün gecikmesi ümitsizlik ve usanç vermemelidir. Mademki Mü’min suresi 60. ayetinde duaya icabet edeceğini vaat etmiştir, kabul eserlerinin erken veya geç ortaya çıkmasında başka hikmet bulunduğu düşünülmelidir. Hekim hastanın istediği gibi değil, hastalığın gerektirdiği şekilde tedavi eder. Cenab-ı Hak da bu hikmet şifahanesinde tabii hallerin ve nefsanî arzuların hastası olan kullarına tedavi kabilinden olan […]

Daha fazla oku
Bir Kıssa

Sehl bin Abdullah Tüsterî Hazretleri şöyle buyurmuştur: İbadet eden bir kul güzel bir amel işleyip de; “Yarabbi, bunu ben senin fazlınla, tevfikinle, yardımın ve kolaylaştırman sebebiyle işledim.” derse, Cenab-ı Hak onun ibadetini kabul ederek; “Ey kulum, sen de bana itaat ettin, bana yaklaşma sebeplerini tamamladın!” buyurur. Eğer o âbid kul, bu güzel amelde fail-i hakiki […]

Daha fazla oku
Bir Kıssa

Eyüb el-Tâlakanî Hazretlerinin “Dostlarımdan biri anlatmış ti.” diyerek naklettiği bir kıssa; Mercü’d-dibac denilen yerde azıksız ve arkadaşı/ birine rasladım. Selâm verdim ve nereye gittiğini sordum. Bilmem: dedi. Ben; “Bir yere gitmek isteyip de nereye gittiğini bilmeyen kimse olur mu?” dedim. “İşte o kimse benim!” dedi, “Niyetin nereyedir?” dedim. “Mekke’ye!” dedi. “Öyleyse, neden nereye gittiğini sorunca […]

Daha fazla oku
Bir Kıssa

Eban bin İyaş Hazretleri anlatıyor; Hasan Basri da Ashab-ı Kiram’dan Enes bin Malik’in yanından çıkıp giderken dört zencinin bir cenazeyi götürdüğünü gördüm. Hiç cemaati olmamasına hayret edip üzülerek onları takip ettim, Musallaya varınca cenaze namazı için imam olmamı istediler. Namazı kıldırdım ve onlara cenazenin kim olduğunu sordum. Orada bulunan bir kadını işaret ederek: “Bizi şu […]

Daha fazla oku
Bir Kıssa

İbn Ebu’l-Havarî Hazretleri anlatıyor: Bir gün Ebu Süleyman Dâranı Hazretlerinin huzuruna var­dım. Gördüm ki pek çok ağlıyorlar, şaştım ve sebebini sordum. Dediler ki: “Ya Ebu’l-Havârî, gece karanlığı bütün ufku kaplayıp gafil gözler tecelli nurundan kapandığı (uyuduğu) ve her dost dostuy­la yalnız kalarak vuslat neşesine daldığı zaman muhabbet ehli­nin tam bir incelik ve hassasiyetle azaları yumuşar, […]

Daha fazla oku
Evliyayı Sevmek

Evliya Allah’ın kitabıdır. Allah’ın kitabıyla konuşur, kitapla söyler- Kitabın mânası onlarla anlaşılır ve gerçekleşir; onlar kitapla bilinir. Kitabın hükmü onlarla kaim ve bâkidir. İnsanlar dünyanın dış yüzündeki süsüne, onlarsa hakikatlerine bakarlar İnsanlar bu dünyayı gördüklerinde, onlar dünyanın geleceğinde müşahede ederler. Onlar dünyada kendilerini helâk edecek şeyi helâk ederler ve kendilerini kısa sürede terk eden mâsiva […]

Daha fazla oku
Akıllı Kişi Nefsini Hesaba Çeken ve Ahiret için Çalışandır

  Hadis-i şerifte buyruldu: “Akıllı kişi nefsini daima hesaba çeken ve ahiret için amel edendir. Aciz kimse de nefsine ve hevasına uymakla Cenab-ı Hak’tan isteklerine ulaştırmasını temenni edendir.” Hasarı Basri Hazretleri şöyle buyurdu: “Mağfiret maksadıyla amel ve ibadet etmekten uzaklaşan kavim, öbür âleme göçtükleri vakit amelsizlik yüzünden azarlandıklarında özür beyan edip derler ki: ‘Biz Rabbimize […]

Daha fazla oku
Her Bildiğini Söylemek Cahillik Alametidir

Her bildiğini söylemek de cahillik alâmetidir. Zira âlim olan söylenmesi doğru olanla olmayanı ayırabilseydi, bazısının sonradan inkâr edilmesine, zarar ve fesat doğmasına sebep olacağını anlar, susardı. Çünkü istidatlar farklı olduğundan idrak edilmesinin de farklı olacağı aşikârdır. Birinin idrak edebildiği şey, başkasının havsalasına sığmayabilir ve söylenmesi garipsenip inkâr edilir. Resulullah Efendimiz(sas) buyurmuştur: “Delinmiş inci gibi yanı […]

Daha fazla oku
Bir Kıssa

Ariflerden birine,filan kişi seni çok seviyor, her an seni Övüp duruyor!”dediler. Arif şöyle dedi; ‘Bilirim, o benim dostumdur.Fakat düşmanlığı belli olan şeytanla günde bin defa karşılaşmayı, onunla bir kere buluşmaktan daha az zararlı görürüm. Çünkü birbirimize yapmacık davranma sakıncası vardır.” Çünkü insan övülmeyi sever, kötülenmekten nefret eder. Övülmek için yapmacıklı davranır, kötülenmemek için halini güzel […]

Daha fazla oku
Allahu Teala Perdeli Değildir

Gözlere apaçık zahir olan Hak Teâlâ örtülü değildir. Perdeli olan ancak nefsanî sıfatlarla sıfatlı olan insandır. Hakk’a kavuşmak isteyen kimsenin öncelikle nefsanî sıfatlardan ve tabiî kesafetinden temizlenmesi gerekir. Hak Teâlâ vacibü’l-vücûd olduğundan O’nun perdelenmesi muhaldir. İnsan ise “var gibi görünen yok” olduğundan örtülür, kaybolur. Hakk’a bir şey perde olsaydı Hakk’ın varlığını kısıtlardı. Kısıtlayan ise kısıtladığına […]

Daha fazla oku