Sosyoloji ve Beden

-Namevcut Bedenler Çağdaş sosyoloji, insan varlığının en açık olgusu hakkında az şey söylemiştir, yani insanlar bir bedene sahiptir ve bir ölçüde bedendir. Burada, sosyolojik araştırmanın özünde analitik bir boşluk yaratan insanın maddi varlığına dair teorik bir dar görüşlülük vardır. Doğum, yaşlanma ve ölüm oranı gibi kolektif fenomenler, tarihsel ve matematiksel demografinin akademik tekeli haline geldi […]

Daha fazla oku
Üst Orta Sınıf ve Yüksek Kültür

Anlam arayışının belli bir başarıyla sürdürüldüğü dört temel modern yaşam alanını gözden geçirmiş bulunuyoruz. Bu inceleme esnasında, mahiyetleri ayrıntılı olarak ele alınmamakla birlikte, zorlayıcı karşıt güçlerin varlığı netlik kazandı. Esas itiba­riyle bu anlamda iki güç mevcuttur. Bu güçler, saldırılarını, insan hayatının esas itibariyle anlamdan yoksun olduğu şeklindeki ni­hilist görüş ve dolayısıyla da modern medeniyetin ortaya […]

Daha fazla oku
Medeniyeti ve Ötekileri Yeniden Düşünmek (Tarihsel Aşamalar ve Toplumsal Sınıflandırmalar)

Lütfi Sunar Medeniyet Tartışması: Medeniyeti Asli Bir Kategori Olarak Tanımlamak Medeniyet kavramı etrafındaki çağdaş tartışmaları çerçeveye otur­tan filozoflardan Arnold Toynbee (1935, s. 455) medeniyetleri “en yüksek nizamın kurumlan, kavranmadan kavrayan kurumlar” olarak tanımlar. Onu takip ederek söyleyecek olursak medeniyet bugün genellikle komplike bir toplum durumu olarak tanımlan­maktadır. Toplumlar kendilerine has bazı aşamalardan geçerek bu duruma […]

Daha fazla oku
Sekülerleşme Nedir?

Sosyoloğun ilk görevi inceleme nesnesini tanımlamak olmalıdır. Böylece hem biz hem sosyoloğun kendisi konunun ne olduğunu bilecektir. Bu herhangi bir ispat ya da doğrulamanın ilk ve vazgeçilmez koşuludur. Bir teorinin doğruluğu, hesaba katılması gereken olgular tanımlanmışsa denetlenebilir. Emile Durkheim, The Rules of Sociological Method, 1982 [1895], s. 74-75. 1. Sekülerleşmenin Tanımı Sekülerleşme, belli bir toplumda […]

Daha fazla oku
Yeni İnsana Doğru…Geleceği Erteleyen Gençler Ne İstiyor?

Ercan Yıldırım Kuşak çatışmasının bulunmadığı bir tarihten, tarih felsefesinden, gündelik tecrübelerden bahsetmek imkânsız; çünkü dünya insandan önce değiştiği, insan doğadan ve zamandan daha muhafazakâr kaldığı için kendini yenileyemez. Varoluş, doğa, dünya zamana uyumlu yeni varlıklarla beraber insan nesilleri ortaya çıkarır. Her kuşak doğar, çağının tekno-kültürünün sesi olur, değişime ayak uyduramayıp muhafazakârlaşır ve nihayet yeni kuşakların […]

Daha fazla oku
Reklamcılıkta Güzellik Fenomeni: Satın Alınan Bir Yolcu Olarak Güzellik ve Metalaşan Beden

Uğur Bakır Tüm dünyada Benetton için yaptığı reklam kampanyası ile ünlenen İtalyan fotoğraf sanatçısı ve reklamcı Oliviero Toscani (1996), reklamları “bize sırıtan bir leş” olarak tanımlıyor. Sonsuz mutluluğun ve yeryüzü cennetinin müjdeleyicisi olan reklamlar, çok güzel kokan ve şık görünen bir leşten öte değil ona göre. Özü itibariyle bir şeyleri satmak için tasarlanan iletişim formları […]

Daha fazla oku
Yorgunluk Virüsü

Covid-19, bir nevi, toplumumuzda yaşanan krizleri bize geri yansıtan bir ayna gibi. Salgından önce zaten var olan patolojik belirtileri daha görünür hâle getirdi. Bu belirtilerden biri de yorgunluk. Hepimiz her nedense kendimizi çok yorgun hissediyoruz. Bu yorgunluk normal bir yorgunluk değil; kendi gölgelerimiz gibi her yerde ve her zaman bize eşlik eden kalıcı bir yorgunluk. […]

Daha fazla oku
İnsani Bir Özellikten,Varlığın ve Hayatın Amacına Cinsellik

İnsan, bilim tarafından güdü olarak tanımlanan ve biyolojik, psikolojik, sosyal hayatını şekillendiren bazı temel özelliklerle doğar. Güdüler organizmayı belirli bir amaca yönelik uyarıp, faaliyete geçirirler. Örneğin açlık güdüsü organizmayı bir şeyler yemeye yöneltir ve besin alınmayınca gittikçe artan dozajda organizmayı ekilemeye devam eder. Güdülerin birçok çeşidinden bahsetmek mümkündür. Açlık, susuzluk, uyku, annelik, beğenilmek, güvenlikte hissetmek, […]

Daha fazla oku
İdeolojiye Karşı İdeolojinin Üretilmesi: Türkiye’de Din ve İdeoloji İlişkisi

Giriş Din ve ideoloji, insan eylemlerine kaynaklık eden iki önemli sosyal gerçeklik unsurudur. Hem din hem de ideoloji, sosyal gerçekliği anlama ve yorumlama konusunda imkanlar sunmaktadır. Din, kutsal’a kaynaklık etmesi dolayısıyla aşkın olan ile insan arasında bir bağ kurmakta ve sosyal hayatı düzenleyen bir kurum olarak kabul edilmektedir. İdeoloji ise siyasallıkla ilişkisi bağlamında sosyal gerçekliği […]

Daha fazla oku
Bir İnsanlık Durumunu Hatırlamak ya da Gündelik Hayatın Sınırına Dair Değimler

Faruk Karaarslan Bu metnin kaleme alındığı süre zarfında Covid-19 salgını bütün dünyayı etkilemeye devam etmektedir. Ülkeler, toplumlar, bilim adamları teyakkuz halinde salgını kontrol etmek üzere çalışmaya devam ediyor. Salgının küresel oluşu ve her insanı doğrudan ya da dolaylı olarak etkilediği ise kulaklarımıza çoktan yerleşmiş durumda. Salgın artık hayatın bir gerçeği. Her hangi bir insandan uzakta […]

Daha fazla oku