İmtihanımız Amerikan Yaşam Tarzı İle..

  Gününü gün etmek, yarın endişesi taşımamak bu dünyadan ötesine inanmamak, bencillik ile vur patlasın-çal oynasın eğlenmek insanlığa takdim edilen birinci hedef oldu. Teknolojinin getirdiği konfor yanında âdemoğluna sağladığı “boş vakit” giderek fazlalaşıyor. İnsanlar boş vakitlerinde yiyip-içip-çiftleşip-def-i hacet edip bol bol eğleniyorlar. Bilim adamlarının kıyamete on kala dedikleri bir zamanda bu durum bana çok manidar […]

Daha fazla oku
Elde var sonsuz” diyebilmek için…

Modern zamanların belki en büyük ve en kuşatıcı musibeti, ‘arzuların ihtiyaca dönüşmesi’ gerçeğidir. Arzuların ‘olmazsa mutlu olmam’ derecesinde insanların gönüllerine ve zihinlerine yer ettiği bir zeminde, gerçekte zarurî olmayan şeyler dahi insan için ‘zarurî ihtiyaç’ haline gelir; bu ise insanı bitmek bilmez bir ‘uyandırılmış arzular’ girdabında, bir dipsiz kuyuda boğar, öldürür. Hz. Peygamber’in (a.s.m.) hadislerinden öğrendiğimiz […]

Daha fazla oku
Sanal Dünyanın Seyyar Ateistleri

Fransız şair, yazar ve düşünür Paul Valery’nin şu sorusu pek manidar ve düşündürücü: İnsan aklı, kendisinin ürettiği şeylere hükmedebilecek mi? Modern iletişim teknolojisinin hâlihazırdaki göz kamaştıran ürünlerinden biri olan interneti düşündüğümüzde bu soruya olumlu cevap verebilmek pek mümkün gözükmüyor. Sayısız bilgi kaynakları, sosyal medyaları, web siteleri ile internet ürkütücü bir dipsiz kuyuya benziyor. Ucu bucağı […]

Daha fazla oku
Misyoner Papaz Samuel Zwemer’den Bir İtiraf

Osmanlı’nın Ehl-i Sünnet hassasiyetlerinin ne derece önemli olduğunu anlamak için, 1906 Kahire kongresinde, kongre başkanı Papaz Samuel Zwemer’in şu tavsiyelerini okumak yeterli olur kanaatindeyim. Zwemer şöyle diyor: “Bir Müslüman’a dinini bırak dersen, onun İslam’ı bırakması asla mümkün değildir. Nitekim 25 yılda ancak 25 Müslüman’ı Hıristiyan yapabildik. Onlar buna karşılık her gün en az 25 Hıristiyan’ı […]

Daha fazla oku
İslam’ın Yeri

İslam milli bir anlayış içinde gözönüne alındığı veya dünya kültürü içinde kavranılmaya çalışıldığı zaman şüphe yok ki hem coğrafi hem de tarihî yer bakımından belli sınırlandırmalara maruz bırakılacaktır. Milli anlayış içinde, bir kavmin “manevi değerleri” bütünü içinde ele alınacak, sözgelimi Türklerin İslam öncesi düşünce ve inanç yapıları karşılaştırılarak bü kavmin yaşayışına bağımlı (yani o kavmin […]

Daha fazla oku
Sahih Bir Gelecek İçin Sahih Bir Geçmiş Tasavvuru Şart mıdır ?

Unlü Osınanlı düşünürü Müııeccimbaşı Ahmed Dede (ö. 1702}, mensup olduğu İslâm-Osmanlı felsefe-bilim geleneğini takip ederek insanın doğduğunda insan-olma durumundan kaynaklanan yetileri dışında hiçbir bilgiye sahip olmadığını; başka bir deyişle, insanın ilk fıtrat anında boş olduğunu söyler. Devamında da duyular aracılığıyla dış-diinyayh kurutan ilişkiler sonucunda harekece geçen yetilerin duyu-verilerini muhtelif yöntemlerle işlemeleriyle ortaya tümel bilginin çıktığını […]

Daha fazla oku
Akıl Kayıp, Vicdan Metruk, Gönül Mahzun

Konya… Oğuzlar’ın ilk hakikî sükûnete kavuştuğu şehir. Bursa’ya varan menzil, İstanbul’a akan ırmak. Davud-i Kayserî’nin su içtiği pınar, Molla Fenarî’nin feyz aldığı kaynak, Şeyh Galip’in mirî malı, Dede Efendi’nin nağmelerini devşirdiği hayali. Uluğ Keykubad’ın karargâhı; akıl ve adaletin nizam-ı âleme dönüştüğü, bilgi ve eylemin buluştuğu ilk yer [—idi]. Oğuzlar ‘bağdaş kurup’ Konya’yı kurdular; çünkü “şehir […]

Daha fazla oku
Milleti Millet Kılan Hüznüdür

İnsanoğlunun kullandığı hemen hemen her nesne, örnek olarak bir araba, tarihî bir geçmişe sahiptir. Bir arabayı oluşruran tekerlek, cam ve diğer unsurlar hem maddî hem de kavramsal olarak insanlık tarihinin bütünlüğüne işaret ederler. Öyle ki, arabayı mümkün kılan her bir unsurun tarihi tespit edilip dışarıda bırakılsa ne maddî ne de kavramsal olarak araba varlığa gelebilir; […]

Daha fazla oku
‘İlmin Nasıl Öğrenilmesi Gerektiği’ Hakkında

Mehmet Fatih Kaya Hoca’dan “İlmin Nasıl Öğrenilmesi Gerektiği”ne dâir çok mühîm tesbitler ve tembihler… **************** Bizim ilim/irfan geleneğimizde asıl olan, “kitap” değil, “rehber/mürşid/hoca”dır. Bu tespit, yalnızca pratik yönü ağır basan ve muhakkak bir “fem-i muhsin”den alınması gereken “Tecvîd ve Kırâât” gibi ilimler için değil, teorik ilimlerin bütünü için de geçerlidir. Tasavvuf için de durum farklı […]

Daha fazla oku
Okumaktan Sıkılmamak İçin..

Kitap okumaktan sıkılıyorum, bir kitabı sonuna kadar bitiremiyorum diyorsanız şunları yapabilirsiniz: 1. Aynı anda bir kaç kitabı okuyabilirsiniz. 2. Yani bir kitabı bitirmeyi beklemeden başka kitablara da başlayabilirsiniz. 3. Konuları ağır olan kitabın yanında rahat okunabilen, sizi rahatlatan kitapları okuyarak okuma temponuzun düşmesini engelleyin. 4. Okuduğunuz kitabın savunduğu görüşün farklı noktalarını savunan veya ona karşı […]

Daha fazla oku