İnsanın, dış dünya karşısında sergilediği binlerce yıllık varolma mücadelesiyle edindiği deneyim, onun dilinde, tarihinde ve kültüründe, görme duyusuna ilişkin belli soyutlamaların ortaya çıkmasını mümkün kılmıştır. Örneğin: Avrupa’nın “karanlık çağları veya “Ortaçağ karanlığı”, devamıyla Hümanizm ve Rönesans’ı izleyen “Aydınlanma Çağı” gibi tanımlar, insanın (veya tarihin belli bir döneminde, belli bir yörede yaşayan insanın) görme ve ışığa […]
Müslümanlar fetihlerin sona ermesinden Moğol istilasına kadar geçen dönem süresince içtimai, ahlaki, yaşam kalitesi, hoşgörü, taassuptan kaçınma, bilim ve kültürün korunması ve geliştirilmesi bakımından yüzyıllar boyunca medeni dünyanın öncüsü olmayı sürdürdüler.5 İslam medeniyetinin bu yüzyılları,bilim ve kültüre verdiği değer ve geliştirilmesindeki katkısıyla şüphesiz medeniyetler tarihinin en parlak dönemlerinden birini temsil eder. Bugünkü modern dünyanın İslam […]
İslam milli bir anlayış içinde gözönüne alındığı veya dünya kültürü içinde kavranılmaya çalışıldığı zaman şüphe yok ki hem coğrafi hem de tarihî yer bakımından belli sınırlandırmalara maruz bırakılacaktır. Milli anlayış içinde, bir kavmin “manevi değerleri” bütünü içinde ele alınacak, sözgelimi Türklerin İslam öncesi düşünce ve inanç yapıları karşılaştırılarak bü kavmin yaşayışına bağımlı (yani o kavmin […]
Romalılar, “Benim yurdum yalnız bu dünyadır” derler, din şuuruna iltifat etmezlerdi. Resmî ilâhları, şekil ve renk değiştirmiş, eski Yunan tanrılarıydı. İnanmadıkları bu ilâhlar, hayatlarında tesirli olmaz, geleneklerinde gölgeler misâli bulunurlardı. Ciddî bir Tanrı fikri olmadığından, Roma’da vicdan teşekkül etmemişti. İlk Hıristiyanları aslanlara parçalatacak kadar hunharlaşan bir cemiyette vicdandan nasıl söz edilebilir?… İdealleri de Roma’ya menfaat […]
İlk ceddimiz hür, günâhsız ve bahtiyar yaratılmış. Ama kötüye kullanmış hürriyetini: iştihasını dizginliyememiş. Cenneti bu yüzden kaybetmişiz. Kitâb-ı Mukaddes öyle diyor. Sonra günâh günâhı kovalamış. İnsan gitgide artan bir hızla yozlaşmış. Eski edebiyatlar dörde ayırır zamanı: altın çağ, gümüş çağ, tunç çağ, demir çağ.. İsâ’dan beş yüz yıl önce yaşıyan Yunan komedi yazarlarına inanmak gerekirse, […]
0 Yorumlar