Hukuk Alanının Yeniden İnşası ve Fıkıh

Şimdi modernleşme sürecinin fıkıh üzerindeki etkisine bakabiliriz. Osmanlı fıkhı, fıkhın en gelişmiş hâlini ve en zengin birikimini temsil eder. Osmanlının son 300-400 yılında fıkıh uygulamalarının gündelik akışını tespit edecek kadar ayrıntılı bir biçimde Osmanlı fıkıh faaliyetlerine vakıf olacağımız kay­naklar bugün elimizdedir. Osmanlı fıkhının öğretimi medreselerde yapılırken uygulamayı kadılar ve nihayet verdikleri fetvalarla fıkhın gelişimini yöneten […]

Daha fazla oku
Nebevi Sünnet’in Târihî Gerçeklikteki Konumu Açısından ‘Kur’ân İslâm’ı’ Söyleminin İlmî Değeri

      GİRİŞ Kelimelerle ifade edilen her bir sözü, düşünceyi ve eylemi sağlıklı bir şekilde değerlendirebilmenin yolu, söylenen sözün, ileri sürülen teorinin veya eylemin gerçekleştiği dinî, İçtimaî, siyasî, İktisadî vb. tarihî şartlan iyi tanımak­tan ve o şartları iyi okumaktan geçer. Geçmişle (tarihle) doğrudan veya dolaylı ilgisi olan bir teorinin, bir söyle­min geçerliliği/doğruluğu ya da […]

Daha fazla oku
Geliyorum Diyen Felâket: ‘Kur’ân İslâm’ı’ Söylemi

İki yıkıcı oryantalist proje var. Meseleyi kişileştirmeden, kimseyi kırmamaya özen göstererek bu iki hayatî sorunu kısaca mercek altına almak istiyorum. Dünkü yazıda bazı genel teorik gözlemlerde bulundum. Dil ve algılama sorunu ekseninde. Bugünkü yazıda anlaşılır ve net ifadelerle bu konuya biraz daha açıklık getirmek istiyorum. Umarım, herkes anlamak istediği gibi anlamaz. YÜZYILLIK İKİ TEHLİKELİ PROJE […]

Daha fazla oku
‘Kur’ân İslâm’ı’ tehlikesi

Neo-selefî mantık, İslâm dünyasında hızla yaygınlaşıyor. Neo-selefî mantık, tastamam düz mantıktır. Sadece kör zâhire göre hükmeder. Mânâ’nın aslında, derûnî dünyada gizli olduğunu göremez. O yüzden hakîkî Selefîlik’le ilgisi filan yoktur. Bu selefîlik, tam anlamıyla, selefisizliktir ve hâricî mantığıdır. İslâm tarihinin hiç bir döneminde, hâricî mantığı bu kadar hâkim olmamıştı, olamazdı da. Neo-selefîlik, İslâm’ı protestanlaştırma projesinin […]

Daha fazla oku
Kuran İslamı Kavramı

İlk mealcilik hareketini İngilizlerin İslam ülkelerine enjekte ettiğini biliyoruz. Batı oryantalizminin hedefi; “Hz. Muhammed’siz (s.a.v.) bir din ve hadissiz bir yaşam”dır. Hayattan Hz. Peygamber’i (s.a.v.) uzaklaştırmaya çabalamışlardır, Hz. Peygamber’i (s.a.v.) etkisizleştirip, bütün dinlerden derleme yeni bir din çıkarmak ve Hz.Musa, Hz. İsa veya Hz.Muhammed’den (s.a.v.) birine inanmak yeterlidir.Dilediğini seç! Noktasına meseleyi getirmek istemişlerdir. “İbrahimi dinler” […]

Daha fazla oku