Teoman Duralı – Din ve Felsefe Bilim Açısından Doğu ve Batı Medeniyetleri -Notlarım-

Geçenlerde Mehdi Hasan diye bir Arap -bilmiyorum Lübnanlı mıdır, Kuveytli mi- el-Cezire’de bir program düzenliyordu, bir tartışma programı. Müslümanlığa çok karşı olan bir hanım çıktı. Ne dese bu hanımefendi uymuyor, oturmuyor yerine, çünkü bilmiyor. “Ben Kur’an’ın ruhuna bağlıyım ama Peygambere inanmıyorum” diyor. Peygamberi olmayan Müslümanlığı düşünemezsiniz, imkânsızdır. Diğer dinlerde bilmiyorum bunun karşılığı nedir, peygamberi olmadan […]

Daha fazla oku
Ekrem Tahir – Yaratıcı Öfke -Alıntılar

Mefhum fehmetmektir; fehm ve idrak etmek. Ve fehmetmek demek; anlamak, şuurluca kavramak ve idrakte yerini bulması demektir. Bir meseleyi araştırmak, tetkik yolculuğuna çıkıp, bu yolculukta bilgileri toplayıp, tasnifleştirip, bilgileri gözleyip, tenkit süzgecinden geçirip, yolculuk tecrübelerini titizce devşirip terkipleştirmek, hülâsayı kelâm; ona bütün dimensiyonunla hâkim olup hükmedebilmektir. Lakin diğer bir ifadeyle meselenin bütün dimensiyonlarıyla bilmeden, insan […]

Daha fazla oku
Gazâlî’nin Döneminin Fizik Bilimine Yaklaşımı ve Bugün İçin Ondan Öğreneceklerimiz

Ekrem Demirli Miladi 1111 yılında İran’da ölen Gazâlî, İbn Sînâ (öl. 1037)’nın bilimsel (wissenschaftlichen) fizik öğretileri ile ayrıntılı olarak meşgul olan, döneminin en etkili din adamlarından biriydi. Gazâlî, hiç kimsenin öğretisinin bir bütün olarak mahkum edilmemesi gerektiğini defaatle vurgular. Daha ziyade kişi, bir öğreti sisteminin doğruluğunu ya da yanlışlığını değerlendirmeye geçmeden önce ona aşinalık kesbetmelidir. […]

Daha fazla oku
Akıl Hakkında – el-Gazzali

… Aklın Hakikati ve Kısımları Bilmiş ol ki, insanlar, aklın tarif ve hakikatinde ihtilafa düştüler ve çokları akıl kelimesinin müşterek bir çok manalara geldiğini unuttular. Bu mevzuda perdeyi  kaldıracak en doğru yol «Ayn» kelimesinin bir çok manaları olduğu gibi, «Akıl»ın da dört manada kullanıldığını ve bu gibi müşterek manalarda kullanılan kelimelerin bütün manasını bir araya […]

Daha fazla oku
Tehâfüt Tartışmaları Bir Gelenek Sayılabilir mi?

  Ömer Türker İslâm düşüncesi tarihinde Gazzâlî öncesi dönem (mütekaddimûn) ile Gazzâlî sonrası dönem (müteahhirûn) arasında çeşitli açılardan esaslı farklılıklar vardır. Kelâm-felsefe ilişkileri bakımından iki dönem arasındaki fark, mütekaddimûn döneminde kelâmcıların ana hasımlarının İslâm dışı dinî zümreler ile Müslüman fırkalar olmasıdır. Kelâmcılar kendi inanç ve teorilerini asıl itibariyle bu Müslüman veya gayr-ı müslim inanç fırkalarına […]

Daha fazla oku
Akıl-Nakil İlişkisi:el-Gazzâlî ve İmam Maturidi

  el-Gazzâlî Selçuklu Sultanı Alparslan (ö. 465/1072)’ın saltanatı ele geçirerek Mutezile taraftarı olan vezir Muhammed b. Mansur el-Kunderî (ö. 455/1063) yerine Nizâmu’l-Mülk’ü (ö. 485/1092) tayin etmesi Eş’ariyye’nin daha da canlanmasına ve süratle yayılmasına yol açmıştır. Nizâmu’l-Mülk kuvvetli bir Eş’arî taraftarı olduğu gibi, ilme ve ilim adamlarına da büyük değer veren bir kişiydi. Cüveynî (ö. 478/1085) […]

Daha fazla oku
Tarih, Türk tarihi, Dünya Tarihi ve Biz

………. Öyleyse Osmanlı medeniyeti deyimini nasıl değerlendirmek gerekiyor? Osmanlı medeniyetiyle ilgili sorularımızı aslında, İslâm medeniyetiyle ilgili sorularımız haline getirmemiz gerekiyor. Yani Osmanlı matematiği tabiri, bu açıdan yanlış bir tabirdir. Osmanlı tıbbı, bu açıdan yanlış bir tabirdir. Sadece kronolojik olarak söylüyorsak eğer, doğru; bir sorun yok. Ama bilimin mantığı, dayandığı zihniyet, paradigmatik yönelimleri, ilkeleri itibariyle bu, […]

Daha fazla oku
Ehli Bid’ate Karşı Doğru Tavır

İtikadı bozuk kimseler üç kısımdır: Birinci kısım inkarcılar­dır. Eğer inkarcı kimse müminlerle savaşıyorsa öldürülmeyi veya esir edilmeyi hak eder. Ona bunun dışında bir muamele yapılmaz ve kötü davranılmaz. Müslüman toplum içinde bulu­nan Müslüman olmayanlara (zımmîlere) gelince, onlara eziyet etmek ve kötü muamelede bulunmak caiz değildir… İkinci kısım, insanlan bid’atine davet eden bid’atçilerdir. İnsanlan teşvik ettikleri […]

Daha fazla oku