Cum’a Namazının Hikmeti

Birinci Bahis: Cenâb-ı Hakk’ın, Cum’a gününde böyle bir mükellefiyeti meşru kılışının hikmeti nedir? Biz deriz ki, Kaffâl şöyle der: “Allah Teâlâ, mahlûkatı yarattı, böylece onları yokluk aleminden varlık âlemine çıkardı. Derken onları, cansız, büyüyüp gelişen (bitki) ve hayvanlar olarak kısımlara ayırdı. Derken, cansızların dışında kalanlar da, muhtelif çeşitlere ayrıldı. Meselâ, hayvanlar (behâim), melekler, cin ve […]

Daha fazla oku
Dünya Zevkinin Özellikleri

  “Bilin ki, dünya hayatı, ancak bir oyundur, bir eğlencedir, bir süstür, aranızda bir öğünç (vesilesi)dir, mallarda ve evlâtlarda bir çoğalıştır…”(Hadid Suresi,20.Ayet) … Sonra Cenâb-ı Hakk, dünya hayatını şu vasıflarla nitelemiştir: 1) “Dünya hayatı bir oyundur” buyurmuştur. Oyun ise, onları cidden yoran çocukların yapacağı bir iştir. Uğrunda bu yorgunlukların çekildiği bu şeyler ise, vermeden sona […]

Daha fazla oku
İmanın Serencamı

“Onların Rableri nezdindeki mükafaatı, altlarından ırmaklar akan, Adn cennetleridir. (Hepsi de), içinde ebedî, daimî kalıcılardır. Allah bunlardan razı olmuşlardır. Bunlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte bu (saadet), Rabbinden korkanlara mahsustur” (Beyyine, 8). Bil ki, bu ayetin tefsiri açıktır. Ama biz, bu ayetteki incelikleri, şöyle birkaç mesele içinde zikredelim: 1.Bil ki, insan iyice düşünürse kendisinin belalar […]

Daha fazla oku
Kul Emrindeki Kırk İncelik

Deki: Ey kafirler …” (Kâfirûn, 1). … Bil ki sûrenin başında “(De ki)” demesinin şu incelikleri vardır: 1) Hz. Peygamber (s.a.s), bütün işleri hususunda, rıfk ve yumuşaklıkla hareket etmekle emrolunmuştu. Nitekim Hak Teâlâ, “Eğer kaba ve katı kalbli olsaydın, onlar senin etrafından dağılırlardı”{Al-i imran, 169), Allah’dan olan bir rahmet sayesinde sen onlara yumuşak oldun, mü’minlere […]

Daha fazla oku
Mü’minin Dünya Mutluluğu

Bil ki, mü’minin dünyadaki hayatı, şu sebeplerden dolayı kafirlerinkinden daha güzeldir: 1. Mü’ min, rızkının ancak Allah Teâla’nın takdiri ve tedbiri ile meydana geldiğini ve Allah’ın sadece doğruyu yapan, Kerim ve lütufkâr bir ilah olduğunu bilince, Allah’ın her türlü kaza ve kaderine razı olur ve menfaatinin, bunun böyle olmasında olduğunu bilir. Cahil ise, bu esasları bilmez, […]

Daha fazla oku
İnsan Eşref-i Mahlûkattır

“Andolsun ki biz, âdemoğullarının üstün bir izzet ve şerefe mazhar kılmışızdır. Onlara karada ve denizde taşıyacak (vasıtalar) verdik. Onlara güzel güzel rızıklar nasib ettik. Onları, yarattığımız şeylerin birçoğundan cidden üstün kıldık” (İsra. 70). Bil ki bu ayetin maksadı, Allah’ın insana verdiği o yüce ve kıymetli nimetlerinden bir diğer çeşidini dile getirmektir. Bunlar, sayesinde insanların başka […]

Daha fazla oku
Fahruddin Râzi’nin Bir Hristıyan Bilgin İle Münakaşası

Ben Harzem’de iken bana, kendi dini konusunda çok bilgili ve derin alim olduğunu iddia eden bir hristiyanın gelmiş olduğu haber verildi.. Bunun üzerine ben kalkıp onun yanına giderek söze başladım. O bana, “Hz. Muhammed’in peygamberliğinin delili nedir?” deyince, ben de ona Hz. Musa ve Hz. İsa ile diğer bütün peygamberlerin elinde mu’cizeler zuhur etmiş olduğu […]

Daha fazla oku
Hz. Âdem’in Topraktan Yaratılması ve Bunun Hikmetleri

Sonra, Allah-u Teâlâ Hz. Adem’in yaratılışının keyfiyyeti hususunda birçok vecih zikretmiştir: a) O, bu âyette de belirtildiği gibi, topraktan yaratılmıştır. b) O, sudan yaratılmıştır. Allah-u Teâlâ, “O, sudan bir beşer yaratıp da, onu soy sop haline getirendir”(Furkan, 54) buyurmuştur. c) O, çamurdan yaratılmıştır. “Ki O, yarattığı her şeyi güzel yapan, insanı yaratmaya da çamurdan başlayandır. […]

Daha fazla oku
Peygambere Mahsus Sıfatlar

Halîmî, “Minhâc” isimli kitabında şunu söylemiştir: “Peygamberlerin gerek cismânî, gerekse ruhanî kuvvetlerde, mutlaka diğer insanlardan farklı olmaları gerekir. Cismânî kuvvetler, ya müdrike (idrâk eden, kavrayan), yahut da muharrike (hareket ettirici) olur. Müdrike kuvvetler ya zahirî, ya da bâtınî olan nişlerdir. Zahirî hisler beştir: a) Görme Kuvveti: Yemin olsun ki Hz. Peygamber (s.a.s)’de bu sıfatın en […]

Daha fazla oku
Allah’ın Mekândan Münezzeh Olduğuna Dair Nakli Deliller

Bu husustaki naklî delillere gelince, bunlar da pek çoktur: 1) Allah Teâlâ, “De ki: “O Allah’tır, bir tektir” {İhlas, 1) buyurmuş ve kendisini tek oluş ile tavsif etmiştir. “Ehad”, Allah’ın bir tek oluşunu en ileri derecede ifade eden bir kelimedir. Kendisi ile arş dolan ve arş’tan fazla olan bir varlık, arş’ın parçalarının üstünde, gerçekten birçok […]

Daha fazla oku