Bediüzzaman Mustafa Kemal’in Ölümünü Ve Kemalizmin Merhalelerini Haber Veriyor

1937 senesinde Mustafa Kemal’in en çok şikâyetçi olduğu rahatsızlık, vücudunun muhtelif yerlerindeki ve bilhassa ayaklarındaki kaşıntıdır. 1937 Ekim’inde bu kaşıntıların musebbibinin Çankaya köşkündeki “et yiyen cinsinden küçük kırmızı karıncalar” olduğu söylenince, bu defa adeta bir seferberlik ilan edildi. Genelkurmay zehirli gaz uzmanı Nuri Refet Korur’un tavsiyesi ile köşkün “Cyclon B” denen siyanidrik asit gazıyla dezenfekte […]

Daha fazla oku
Cumhuriyet Niçin ve Nasıl İlan Edildi?

Osmanlılar, Cihan Harbi adındaki 4 sene süren bir hengâmenin ardından, asırlardan beri uğramadıkları ve hiç beklemedikleri bir felâkete uğradılar. Pâyitaht İstanbul işgal edildi. O sıralar Osmanlı rejimi, taçlı demokrasi idi. Bu enkaz senesinde tahta çıkan Sultan Vahîdeddin, bu hâdiselerden mesul gördüğü Meclisi feshetti. İttihatçı ileri gelenler, müsait vasatta tekrar dönmek üzere yurt dışına kaçtılar. Geri […]

Daha fazla oku
İslami Kimlikten Milli Kimliğe: Din Yok Milliyet Var

Osmanlının sonlarında gelişen İslamcılık ve İslam kimliği as­lında milli yönsemeler içeren gelişmeler olarak görülmelidir. Yani bir kimlik olarak İslamlık, dini bir kimlikten ziyade milli bir kimlik olarak ortaya çıkmıştır. Cumhuriyet, milli içerik barındıran bu İslami kimliği, Türklüğü önceleyen bir milli kimliğe dönüştürmeye çalışmıştır. Özellikle Milli Mücadele döneminde halkta oluşan dini mensubiyet şuurunu, milli kimliğe tahvil […]

Daha fazla oku
Hilafet Kaldırıldı Ama Patrikhane Korundu

Lozan’da ele alınan önemli konulardan birisi de, Hilafet gibi uluslararası bir etkiye sahip bulunan Patrikhane (Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi) meselesiydi. Türk tarafı bir hıyanet ocağı olarak tavsif ettiği bu kurumun Türkiye’den çıkarılması taraftarıydı. Türk heyeti müzakereler sırasında özetle, Patrikhane’nin Fatih’ten beri kendisine tanınan yetkileri, sonradan siyasal amaçlarla kullandığım, son savaşta da düşmanla işbirliği yaptığım ileri […]

Daha fazla oku
M. Kemal Paşa Halife mi Olmak İstiyordu?

Karabekir’in anılarında anlattığına göre, kendisi de dâhil olmak üzere birçok mebus, M. Kemal’in Hilafet ve Saltanat’ı, en azından Hilafet’i kendi uhdesine alacağından endişe edi­yordu. Yine Karabekir’in anlattığına göre, M. Kemal’in Saltanat’ın ilgasına yönelik olarak hazırladığı ilk metinde, “Hanedan-ı Al-i Osman madum ve tarihe müntekildir.” hükmü ya­zılıydı. Yani “Osmanlı Hanedanı yok olmuştur.” K. Karabekir bu ifadeden […]

Daha fazla oku
Atatürk Diyor Ki: “Osmanlıca Kitap, Dergi ve Risaleleri Yurt Dışına Satın”

Harf devriminin ardından kesin bir yasaklama, baskı ve hatta cezalandırma süreci gelmemiş olsaydı bu kadar tahripkâr sonuçlar doğurmayacak, belki tamir edilebilecekti. Ancak yasaklama o kadar katı bir şekilde uygulandı ki, nefes alacak bir delik bırakılmadı. Bir başka deyişle olan sadece bir alfabe değişimi değil, bir alfabeyi tutundurabilmek için diğerini barbarca yok etme operasyonuydu. Ne yasaklama […]

Daha fazla oku
Dil Devrimi Manevî Bir Soykırım

Dünya dilleri içinde Türkçe, 20. yüzyılda başka hiçbir dilin maruz kalmadığı bir kıyım ve kırıma uğradı. Bin yıllık, kendisiyle yüzbinlerce kitap yazılmış alfabesi yasaklandı. Osmanlı bürokrasisinde Fatih Sultan Mehmed dönemine kadar Uygur alfabesiyle yazan bitikçiler olduğu söylenir. 1929 yılından itibaren Türkiye bürokrasisi kendi yazısını unuttu, Latin harfleri ile ifade-i merama mecbur kaldı. “Eski” alfabe ile […]

Daha fazla oku
İnkılâp Tarihi Dersi Kaldırılsın!

Zamanımızda hemen her ülkede eğitim devletlerin kontrolü ve manipülasyonu altında. Devletlerin eğitime el atmasının asıl sebebi, deklare edilen, ortalama eğitim seviyesini yükseltmek, fakirlere yardımcı olmak, amatör velilerin yapamayacağını yaparak çocukları iyi eğitmek değil; genç vatandaşlara doğru değerleri ve davranış kalıplarını belletmek. Bu yüzden, devlet güdümünde eğitim toplumların doğal çoğulluğuna zıt, çünkü bir eğitimi birden fazla […]

Daha fazla oku
Laisizm

Laisizm,toplumumuzu etkilemesi, beyinleri değiştirmesi bir anda olmamıştır. Batıya ayak uydurmaya başlamamızla birlikle yavaş yavaş. adım adım bastığı yeri bilerek gelmiştir laisizm. Batı karşısında apışan, şaşıran Tanzimat aydını, “ne yardan ne serden” geçiyor, hem batılılaşmayı şart görüyor, hem de manevi değerlerimizin korunmasını istiyordu. İslam ahlak ve faziletinin savu-nusudur Tanzimatçı. Ama bununla birlikle Batılı bir düzen anlayışından […]

Daha fazla oku
Bediüzzaman’a Göre Mustafa Kemal Yahudi’dir

Bugünlerde Mustafa Kemal’in serveti ve bunun kaynakları açıklanıyor. Çok tartışma konusu olan Yahudiliği konusunda Bediüzzaman’ın neşredilmemiş SIRR-I İNNA A’TAYNA adlı eserinde, ilgi çekici tesbitler var. Açıkça Mustafa Kemal’in Yahudi olduğu aktarılıyor. Bu Risale Eskişehir Mahkemesinde gündeme gelmiş ve ancak Bediüzzaman beraat eylemiştir. Ceza başka sebeplerle verilmiştir. “Ma’lum büyüğe karşı birden hiddete geldi ve def’aten yazıldı: Ey […]

Daha fazla oku