Kelimelerin Ötesindeki Anlama Varmak

Kelimelerin mev­cudiyetlerinin amacı anlamı iletmek düşünceleri aktar­maktır. Bir kez anlam kavranıldıktan, düşünceler anlaşıl­dıktan sonra kelimelerden vazgeçebiliriz. Ama güzel konuşma sanatıyla uğraşan insan için belki kelimeler anlamlardan önce gelir. İşte onlar da araçlarla amaçları karıştırmışlar, başka amaçlar için aynı araçları kullanır olmuşlardır. Eğer düşünceleri aktarmak istiyorsak keli­meler bizi tutmamalı, sadece geçirgenlik yapmalıdırlar. Kelimelerin ötesindeki anlama varmak, gerçekte […]

Daha fazla oku
Hayata ”Nasıl” Sorusuna Sormak

Nasıl sorusunu zincirleme olarak her cevabın peşi-sıra sormak bizi daha çok bilgiye, bilimin ilerlemesine götürür. Bir hekim hastasını nasıl tedavi edeceğini düşü­nür. Bulduğu çareleri nasıl daha uygun hale getirebilece­ğini araştırır. Bu süreç eksilmeksizin devam eder. Daha etkin, daha çabuk, daha ucuz tedavi yollan bulmak tıp bilgisinin sona ermeyecek meselelerini oluşturur. Ama bir hekim bir insanı […]

Daha fazla oku
Susmaktır Aşkınlığın Önemli Bir Belirtisi

Susmaktır aşkınlığın önemli bir belirtisi. Gösteriş olsun, derin düşünceli sayılsın diye değil, çok boyutlu bir konuşmayı içine sığdırabilmek için susmak. Konuş­mak isteyen, konuşmakla varlığını kanıtlama yolunda bulunan konuşmalıdır, samimiyeti bunu gerektirir. Bağ­lantıyı konuşmakla kurma aşamasındaki insanın susma­sı kendine zarar getirir. Aşkınlık kendini çetin bilmeceler içine salmakla değil, safiyeti ele geçirmeye çabalamakla değil; bilmecenin bir birimi […]

Daha fazla oku
İnsanın Kendisini Hedef Tutması

İnsanın davranışları kendi başlarına bir sonuç ola­mıyorsa hiçbir zaman doyurucu bir hedefe ulaşmıyacaktır. Yani bir iş kendisi yapılırken, o işi yapmak için bir çaba harcanırken sonucunu da üretmiyorsa o işten iyi bir sonuç beklememiz boşunadır. Bir insanı sevmek tek ba­şına bir amaç, bir sonuç olduğu zaman tamamlanmış, hedefine varmış bir edim olur. Ve lâkin bir […]

Daha fazla oku
Şuur Sahibi İnsan Olmak

Şuur sahibi bir insan her şeyden önce ” niçin yaşıyorum” sorusuna tatminkar bir cevap bulmak , bu konuda açık bir fikre sahip olmak zorundadır. Ancak ondan sonra, maddi temas kurduğu her şeyle, düşüncesi aracılığıyla ilintide veya alışverişte bulunduğu unsurlarla münasebetini hayata verdiği anlam açısından ayarlayacak,ne için yaşadığını bilmekle de hayatına mana veren ne ise onun […]

Daha fazla oku
Tabiatı Koruma İdeolojisi

Yaşadığımız günlere varan sanayi devrimi insanın kas gücünü en az ölçüde kullanmaya yönelmişti. Makinaların hayatta belirleyici rol oynamalarıyla birlikte “ya­kıt” en önemli enerji kaynağı oldu. Yakıt elde etmek bir yandan tabiattan birşey koparırken, yakıtı kullanmak da tabiatın çehresini bozuyor, kirletiyordu. Yüzyıllar bo­yunca tabiata hakim olmak. Batılı insanın temel felsefesi, sürükleyici kuvveti oldu. İnsan kendine yalnız […]

Daha fazla oku
Teknolojik Medeniyet

Teknolojik medeniyet sokaklarımızı, iş yerlerimizi olduğu kadar evlerimizi de hırdavat deposu durumuna sokuyor. Bugün orta halli bir Türk ailesinin evinde bir – buzdolabı, çamaşır makinası, bütangazlı fırın, radyo, te­levizyon vardır. Bunlara bir de diğer elektrikli ev âletleri, süpürgeler, ızgaralar, tost makinaları, hatta sobalar veya kalorifer radyatörleri eklenecek olursa hayatımızın hır­davatla ne kadar sıkı bir ilişki […]

Daha fazla oku
Modern yaşama biçimi içinde ”Yoksulluk”

Modern yaşama biçimi yoksulluğu antik anlayıştan çok farklı bir platforma oturtmuştur. Bir yanda Bangladeş’in Orta Afrika’nın reel yoksulluğu var. İnsanlar fizikî anlamda aç ve çıplak. Öte yanda çok zengin ülkelerin tereyağı değil de margarin yiyen, teneke evlerde, hatta çöplüklerde barınan yoksulları. Bir yerde insanın yoksulluğunun otomobilinin markasıyla ölçüldüğü ülkeler, öte yanda bir kap bakla ezmesiyle […]

Daha fazla oku
Her unsurun her çağda ve yerde özel önemi ve anlamı var

Her insan, her toplum, her medeniyet bulunduğu yerde, kapladığı zamanda taşıdığı anlamla önemlidir. Belki bizi bugüne getiren etkenler bakımından geç­miş çalışması bilinmeye değer görülecektir. Ama bu du­rumda bize gerekli olan şu anda yaşadığımızın geriye doğru uzanan ucudur. Geçmişte o unsurun yeri ve anla­mı farklı olabilir. Geçmişte herşey çok değişik boyutlar­da algılanmış olabilir. Hiçbir şey bize […]

Daha fazla oku
Müslümanların Asli Görevi

Yaşamaya yani hayata sahip çıkmak müslümanların aslî görevi olsa ge­rek. Çünkü onlara Allah’ın ipine sıkıca sarılmaları emre­dilmiştir, yani hayy olanla hayat bulacak insanlar müslümanlardır. Bu anlayış içinde hayat ve ölüm birbirine ya­bancı iki bölge olmaktan çıkar. Ne var ki çoğu kimse için hayat saadet, ölüm felâket anlamına gelir ama yine de her iki kavram anlamdan […]

Daha fazla oku