Erbâb-ı kemâli çekemez nâkıs olanlar Rencide olur dîde-i huffaş ziyâdan. Ziya Paşa Türkiye’de Üniversite Hayatına Kısa Bir Bakış Türkiye’de Batılı anlamda yükseköğretim/üniversite, Tanzimat Dönemi’nde devlet eliyle bürokratlar tarafindan planlandı ve ilk ders Derviş Paşa’nın refakatinde 1863’te yapıldı. Darülfünûn (fenler evi) adı verilen bu yeni okul, kısa bir süre sonra kapanmak zorunda kaldı. Aradan birkaç sene […]
Bu bölümde.. Ahlak türleri ve kısımları, Bunlardan güzel (erdem) olanlar, Alışkanlık haline getirilmesi iyi karşılanıp erdem sayılanlar, Çirkin ve tiksindirici kabul edilenler, Noksanlık ve ayıp sayılanlar hangileridir?.. Şimdi bunları ayrıntılı şekilde sunacağız. Erdem Kabul Edilen Ahlak Türleri İffet: Nefsi şehevi arzular karşısında kontrol etmek, bedenin varlığını sürdürmesi ve sağlığını koruması için gerekli olanıyla yetinmek, israftan […]
CEHÂLET kelimesinin kökü olan, ‘c-v-l’, dönmek, dolaşmak, amaçsızca ve nereye gittiğini bilmeksizin daireler çizerek endişeyle gezinmek; ilim kelimesinin kökü olan ‘i-l-m’ ise, nişan, yol işareti, alâmet gibi anlamlara sahiptir. Her iki kelimenin anlamı, köklerini çöl ile bedevî arasındaki günlük ilişkilerde bulur. Bu nedenle, ilim esas itibariyle, çölde yol almak, dolayısıyla hayatta kalmak için takip edilmesi […]
0 Yorumlar