M. S. altıncı yüzyılın sonlarına doğru, Arabistan yarımadasında, Mekke sokaklarından birindeki mütevazi bir evde bir yetim çocuk dünyaya geldiğinde, bu, ailesinden başka pek az kimseyi ilgilendiren bir hadiseydi görünüşte. Fakat bunun sıradan bir doğum olmadığını insanlık âleminin anlaması uzun sürmeyecekti. Gerçi o dünyaya bir beşer olarak gelmişti. Etiyle, kemiğiyle, yiyip içmesiyle, kederi ve neş’esiyle, bir […]
0 Yorumlar