Akılla Tutmak-Akılda Tutmak

Yazar: Özkan Öztürk* Bilmeye yönelik kavramlarımızı genellikle “el” analojisi üzerinden üretmişizdir. El, tutar, alır, kavrar, yakalar. Bir şeyi bilmek, genellikle yakalama eylemine benzetilmiş ve insanın anlama yetisine soyut bir el misyonu yüklenmiştir. El, epistemolojik iktidarın amblemi gibidir. Elin fiilleri, zihne de yüklem olmuştur hep. Birçok dilde yaygın bir analojidir bu. Nitekim “kavram” kelimesi kavramakla ilişkilidir. […]

Daha fazla oku
Allah’ın Hikmetine Boyun Eğmeli

Bu bölüm, üzerinde iyi düşünülüp kafa yorulması gereken çok önemli bir bölümdür. Allah’a imanı olan kimsenin O’nun bütün edip eylediklerine teslim olması, O’nun Hakîm ve Hükümran olduğunu idrak etmesi ve asla saçma bir şey yapmayacağını bilmesi gerekir. Allah’ın fiillerindeki hikmeti göremezse, bunu kendi cahilliğine verip Hakîm ve Hükümran olan Allah’a boyun eğsin! Aklı kendisine yapılan […]

Daha fazla oku
İnsanlar Niçin Belâya Mâruz Kalırlar?

Şura,30:“Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar” Onların başlarına geldiği belirtilen musibet, kendi hataları, isyanları ve yapıp ettikleri yüzünden olsun veya olmasın herkesi kapsar; kuraklık, kıtlık, düşman saldırısı ve benzerleri gibi musibetler, caniler olduğu kadar çocuklar, hayvanlar, iyiler ve salih insanlar da dâhil olmak üzere herkese şamildir. Dolayısıyla […]

Daha fazla oku
Mecit Ömür Öztürk – Dervişin Teselli Koleksiyonu ”Notlar”

İnsanlar, bu dünyada asıl yurtlarına doğru deniz yolculuğu yaparken bazı ihtiyaçlarını temin etmek üzere bir adaya uğrayan yolcular gibidir. Bu yolculardan bir kısmı ihtiyaçlarını giderip hemen gemiye döner ve en rahat yerlere otururlar; bazıları arazinin güzelliklerine kapılıp oyalanırlar, bu yüzden gemiye geç gelir ve hem uygun yerler bulamazlar hem de adadan topladıkları çiçekler, kıymetli taşlar […]

Daha fazla oku
Sıkıntıya Duçar Olan Mümine Düşen İş

İnsana sıkıntı dokunduğu zaman yanı üstü, yahut otururken veya ayakta iken bize duâ eder. Fakat biz onun sıkıntısını giderdik mi, sanki kendisine dokunan sıkıntıdan dolayı bizi hiç çağırmamış gibi çekip gider, işte haddi aşanların yapageldikleri ameller, kendilerine böyle süslenmiştir” (Yunus. 12).Bu ayetle ilgili birkaç mesele vardır: …. Bil ki, mü’min bir kimsenin başına bir sıkıntı […]

Daha fazla oku
İbn Arabi – Futuhat-ı Mekkiyye cild:12 ‘Kısa Notlar’

Allah’ın yarattığı yüz rahmete gelirsek, bu rahmetlerden birisini dünyada yaratmıştır ki onun vasıtasıyla Allah Teala kâfir veya mümin günahkar veya itaatkar kullarını rızıklandırır. Dünyadaki bütün hayvanların evlatlarına merhamet et­mesinin kaynağı bu rahmet olduğu gibi insanlar da bu rahmet sayesinde birbirlerine merhamet eder ve sevgi gösterir. Allah Teala‘Müminler birbirlerinin dostudur, zalimler de birbirlerinin dostudur’’buyurur. Münafıklar da […]

Daha fazla oku
Sabır Yelkenleri

Mücerret öğütler kâfî gelseydi, elle tutulur sıkıntı ve bela­lara gerek kalmayacaktı. O zaman tekdüze bir hayat biçimi insanları belki de bunaltacak ve hayat bu kadar değerli olmayacaktı. Sanat eserlerinin çıkış noktalarında da bu var. Mutlu bir zemini olan eserlerde, mutlu zamanların sanat eserlerinde de gizli gizli bir felaket esintisi sezilir. En azından okuyucu, bu mutluluk […]

Daha fazla oku