İlim Sadece Nakilcilikten İbaret Değildir

‘Bir gün Hz. Mevlânâ ve arkadaştan sohbet halindeler. Bazı mevzular için klasik İslim kaynaklarından hadis ve âyetler nakle-dilir. Bu sırada meclise Hz. Şems-i Tebrizi gelir. “Bırakın bu dedi-koduyu!” der, ‘Allah ve Hz. Peygamber şöyle buyurmuş demekle yetinmek dedikodudan başka bir şey değildir. Siz ne diyorsunuz, nasıl bir hüküm çıkarıyorsunuz o önemlidir.’ Bu misâl bize şunu […]

Daha fazla oku
Bûtün Hadisler Kûtûb-ü Sitte’den İbaret Değildir

Bûtün hadisler Kûtûb-ü Sitte’dekilerden ibaret değildir. Münakaşa mevzuu olan hadisler var. Bir arkadaşımla Medine’de üniversitede hoca olan bir hadis âliminin yanma gittik. O arkadaşım biraz Arapça bilirdi. Dedim ki Selefilerin kabul etmediği şu hadisler (ölmeden evvel ölünüz ve Sen olmasaydın bu âlemleri yaratmazdım, mealindeki iki hadis) sahih midir, bir sor. Medineli âlim siyasetten bunalmış olsa […]

Daha fazla oku
Kandilleri Maddi Bir Sebebe Dayandırmak Hakkında

Her kandil gecesini maddi bir sebebe dayandırmak gibi bir huy var. Regâib de, Hz. Muhammed Aleyhisselâm’ın ana rahmine düştüğü gece olarak anlatılmaktadır. Böyle bir şey yoktur! Yoktur çünkü Allah’ın âyetlerinden biri de insanın anne rahmindeki tâyin edilmiş süresidir. Ki bu süre, 280 güne tekabül etmektedir. Allah’ın bu âyetini esas aldığımızda, bugün kutladığımız Regâib’in Efendimizin anne […]

Daha fazla oku
Resulullah a.s’da Bizim Gibi İnsan Mıydı ?

Kehf Sûresi’nin 110. âyet-i kerimesinde Allah şöyle buyuruyor “Ey Peygamber de ki: Ben ancak sizin gibi bir insanım. Şu var ki bana vahiy geliyor.” İnsanlar bu âyetten şunu anlıyorlar.Resûlullah da bizim gibi bir insandı.” Âyeti böyle yorumlamak doğru değildir. Evet, Allah’ın Resulü de bizim gibi bir anne ve babadan dogmadır, ancak bütünüyle bizim gibi bir […]

Daha fazla oku
Sünnet ve Cemaat Ehli Olmak

‘Sünnet ve cemâat ehli olmak bütün Müslümanların içinde olması gereken bir hâldir. Zîrâ Resûlullah Efendimizin sünnetine tâbi olmadan Müslüman olunmaz. Bu Müslüman olmanın esasıdır. Tevhid ki Allah’ın en çok üzerinde durduğu husustur. Bu ise, ancak cemâatle ortaya çıkar. Bundan olsa gerek ki cemâatle namaz kılmak esastır, münferit namaz ise arızîdir. (Bazı vaazlarda “Cemâatle kılınan namaz […]

Daha fazla oku
Salat/Salavat Hakkında

Allah ve melekleri, Resûl’e salât ediyor. Ey îmân edenler, siz de salât edin!” âyeti hassas bir dikkate çağırıyor. “Allah ve melekleri peygambere salât etti.” denmiyor, “Allah ve melekleri Resûl’e salât ediyor.” deniyor. Yani Allah’ın ve meleklerin Resûl’e salâtı bir kereye mahsus yapılmış ve bitmiş değil, bu salât devam ediyor. Ayetteki bu inceliğe dikkat etmek lâzımdır. […]

Daha fazla oku
İslamı Sadece İbadet Mükellefiyetlerin Toplamı Olarak Görmek Hakkında

İslâm’ı, sadece ibâdet gibi mükellefiyetlerin toplamı olarak algılıyoruz, O’nun nasıl bir gönül ve insan kurduğunu gözden kaçırıyoruz. Böylece, bir yaşama dini olan dinimizi, tapınma dini hâline indirgiyoruz. Bu tehlikeli gidişatın sonu dinimizi yalnızca bir duâ dini hâline indirgememiz ihtimalidir. İslam, evde seccade üzerine, dışarıda cami duvarları arasına hapsedilecek bir kurum değildir. Kusura bakmasınlar, hocalarımızın kabahati […]

Daha fazla oku
Mezhep Hakkında İfrat ve Tefrit Tutumlar

Efendimiz döneminde mezhepler yoktu, vefatından sonra bunlar ortaya çıktı. Dolayısıyla mezhepler bidattir.’ Bu ilmen yanlış bir tesbittir. Bir uygulama, sırf Efendimiz döneminde olmadığı için bid’at sayılmaz. İslâm’ın temel kaynaklarına başvurularak yapılan bir uygulama bid’at değildir. Bunun tipik örneği, Mushaf-ı Şeriftir. Mushaf; Asr-ı Saadette, Hz. Ebubekir. Hz. Ömer ve hatta Hz. Osman devrinde var mıydı? Hz. […]

Daha fazla oku
İçtihad Hakkında

Sahâbiler konusunda bizim için en önemli ölçü Hz. Peygamberin şu hadis-i şerifdir “Benim Ashabım yıldızlar gibidir, bir tanesine bile uyulursa doğru yol bulunur.” Demek ki Ashâb-ı Kirâm Efendilerimiz doğru yol buldurmada kılavuzdurlar. Yeter ki önümüze ışık düşüren, Efendimizin kabulüne mazhar olmuş bir sahâbi olsun. Şu hususu da gözden kaçırmamak gerekiyor: Sahabe topluluğu homojen değildir. Hepsi […]

Daha fazla oku
Hz. Peygamber Muhabbet

Rabbimiz, “Allah’ı ve âhiret gününü arzulayan ve Allah’ı çokça zikreden siz mü’minler için Allah’ın Resûlûnde pek güzel bir örnek vardır.”(Ahzab,21.Ayet Meali) şeklinde buyururken bizi Hz. Peygamber’e tanımaya çağırıyor. Ve Allah çağırıyorsa bu çağrıya uymak bir mecburiyettir, farzdır. Farzlara riâyet ise bizi Allah’ın rızâsına kavuşturur. Aslında ibâdet, sadece İmânın ve İslâm’ın Şartlan diye anlatılan sınırlı sayıdaki […]

Daha fazla oku