Kader Hakkında Bir Mesele

Önemli bir mes’ele birçok insan tarafından şöyle sorulmaktadır: – Cenâb-ı Hak ezelde ilim ve iradesiyle her şeyi tesbit ve takdir ettiğine göre, bir insanın hakkında şer işlemeyi takdir etmişse, o kimse nasıl hayır işleyebilir ve bu durumda nasıl mesul tutulabilir? Evet, Âlim-i Mutlak olan Allah-u Azimüşşân, olmuş ve olacak herşeyi, ihtiyarî ve ıztırarî bütün fiilleri […]

Daha fazla oku
Bürhan-ı Limmi ve Bürhan-ı İnni

Bürhan-ı limmî, müessirin esere delâleti, bürhan-ı innî ise eserin mü­essire delâletidir. Bu ince mânâyı bazı misâllerle fehme yakınlaştırmaya çalışacağız. Meselâ, hattatlık san’atında fevkalâde maharet kesbetmiş bir zat, “her cemâl ve kemâl sahibi kendi cemâl ve kemâlini görmek ve göstermek iste­mesi” sırrınca, bir Kur’ân-ı Kerîm yazarak bu hattatlık kemâlini onda te­zahür ettirecek ve müştâk seyircilerine temâşa ettirecektir. Bu zat, bunun zıddıyla muamele […]

Daha fazla oku
Allah kendisinden büyük bir (taş) varlık yaratabilir mi?

Bu soruya maddeler hâlinde cevap vermeyi daha uygun görüyoruz: 1. Soruda kasıt vardır: Bu sorunun hedefi inançları sarsmak, saf zihinleri bulandırmak, masum ve körpe dimağlara zehir akıtmaktır. Bir akrep kıskacı olan bu demogojik soru ile insanlar zehirlenmek istenmektedir. Şöyle ki: Eğer bu soruya “Evet” diye cevap verilse o zaman “Demek ki sizin Rabbiniz, yarattığı şeyden […]

Daha fazla oku
“Allah’ı bilmek varlığını bilmenin gayrıdır.”

Mühim Bir Sual:“Allah’ı bilmek varlığını bilmenin gayrıdır.” sözü ne anlama gelmektedir? Allah’ın mahiyeti hiçbir mahiyete benzemez. Zira, Hâlık’ın hakikati başka, mahlukatın mahiyeti başkadır. Hiçbir eserin, ustasına benzemediği bilinen bir gerçektir. Meselâ, bir saat ne zâtı, ne mahiyeti, ne sıfat ve fiilleri itibariyle ustasına benzemez. Bunların her ikisi de mahlûk cin­sinden oldukları halde, aralarında bu kadar […]

Daha fazla oku
Görmediğime inanmam diyenlere cevap!

Şurası bir gerçektir ki; varlık âlemi sadece beş duyu ile hissedilebilenlerden ibaret değildir. İnsan, görme duyusu ile, sadece madde alemini görür. Diliyle tatlar âlemini, kulağıyla sesler âlemini, burnuyla kokular âlemini hisseder. Hâlbuki; elektrik, yerçekimi, ışınlar alemi, radyoaktif dalgalar ve nice gerçekler vardır ki, bunlar, ne görülürler ne de işitilirler. Bununla birlikte, bu gerçeklerin varlığı şüphe […]

Daha fazla oku
Yanlış Yorumlanan Bir Hadîs-î Şerîf

  CEMİYETTE GÖRÜLEN KÖTÜLÜKLERİ DEVLET Mİ ÖNLER, FERT Mİ?   Peygamber Efendimiz bir hadîs-i şeriflerinde şöyle buyur­maktadır: “Sizden her kim bir münkeri (kötülük) görürse onu eliyle düzeltsin. Eğer ona muktedir olamazsa diliyle, di­liyle de yapamazsa kalbiyle (buğz etsin); bu da imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim) Bazı âlimler, münkeri def vazifesini devletin bizzat “Kuv­vet kullanarak”, âlimlerin […]

Daha fazla oku
Mezhepler arasındaki farkların sebebi nedir izah eder misiniz?

Allah-u Zülcelal Hazretleri, Habib-i Ekremi (a.s.m.) hürmetine, mezhepler arasındaki farklılıklar ile nihayetsiz rahmet ve kolaylık kapılarını açtı. Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde“Ümmetimin ihtilafı geniş bir rahmettir.”buyurmakla bu hakikati ifade etmiştir. Evet bu hadis-i şerif her türlü olumlu farklılığı içine aldığı gibi, mezhepler arasındaki farklılıkları da kapsar. Bazı âyet ve hadislerdeki kelime ve cümleler ayrı ayrı […]

Daha fazla oku
Mezhep imamlarının her hükmü hak mıdır ve kusursuz mudur?

Bediüzzaman Hazretleri Hutbe-i Şamiye isimli eserinde, “Biz Kur’an şakirdleri olan Müslümanlar, burhana tâbi oluyoruz. Akıl ve fikir ve kalbimizle hakaik-i imaniyeye giriyoruz. Başka dinlerin bazı efradları gibi ruhbanları taklid için burhanı bırakmıyoruz.” buyurur. Yine bir başka eserinde de, “Her söylenen sözün kalbe girmesine yol vermeyiniz. İşte size söylediğim sözler hayalin elinde kalsın, mehenge vurunuz. Eğer […]

Daha fazla oku
Tasavvuf Nedir? Tarikat Nedir? İslamda Yeri Nedir?

Tasavvuf, farz ve vacibleri hakkıyla edadan sonra nafi­lelerle manevi makamatta kat-ı meratip ile Allah’a yakınlık kesbetmektir. Tasavvuf, Kur’an ve sünnetten süzülmüş bir sızıntı ve bir hakikattır. İslam’ın özü ve ruhudur. Tasavvuf, kitap ve sünnete tam ittiba ile ahlak-ı İlahîyye ile tahalluk; yani. Kur’an ahlakıyla ahlaklanmak, masivayı terk ederek rıza-i Bârî’yi tahsile müteveccih olmak ve bu […]

Daha fazla oku
İnsanın İhtiyârî Fiillerdeki Mes’uliyeti

  İhtiyârî (irademizle yaptığımız fiiller) ve ızdırarî (irademiz dışındaki filer) fiiller bir tutulamaz: İnsanda tezahür eden fiiller iki kısma ayrılır. Bunlardan bir kısmı tamamen irademiz dışında meydana gelir. Iztırarî fiiller dediğimiz bu fiiller için herhangi bir mesuliyet veya mükâfat sözkonusu değildir. Bunlara misâl olarak, göz kapaklarımızın çalışması, kanımızın dolaşımı, cinsiyetimiz, ırkımız verilebilir. Diğer kısım ise,kendi […]

Daha fazla oku