Sahâbenin Hz. Peygambere Saygısına Dair Bir Tablo

 

İmâm Buhârî’nin Sahih’inde rivayet ettiğine göre Kureyş-liler önde gelen şahsiyetlerinden ve kurnaz zekâlılarından Urve b. Mes’ûd’u, Hudeybiye Anlaşması yılında görüşmek üzere Hz. Peygambere (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gönderir Urve b. Mes’ûd gelir ve Hz. Peygamberle (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sulh hakkında konuşur. Hz. Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona şöyle der: Biz kimse ile savaşmak için gelmedik. Biz yalnız umre yapmak niyetiyle geldik. Şüphesiz yapılan savaşlar Kureyş’i iyice güçsüz bırakmış ve zarara uğ­ratmıştır. Eğer Kureyş arzu ederse ben onlarla bir anlaşma yapayım. Onlar da benimle diğer insanların arasını serbest bı­raksınlar. Eğer İslama girmek isterlerse girebilirler. Şayet ka­bul etmezlerse, hayatım kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki, şu davam başım vücudumdan ayrılıncaya kadar onlara karşı cihad edeceğim, o zaman Allah vadini gerçekleş­tirecektir.

Rivâyette edildiğine göre, Urve Hz. Peygamber’in (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) ashâbını gözleriyle incelemeye başlar ve gördüğü şaşkınlık karşısında şöyle der: Vallahi 0 (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir şey emredince arkadaşları derhal emrini yerine getiriyorlar. Abdest aldığı zaman da ab- dest (suyunun fazlasını) almak için, neredeyse birbirlerini öldürecek derecede mücadele ediyorlar. Onun huzurundayken alçak sesle konuşuyorlar. Ona saygıdan dolayı yüzüne dikkat­lice de bakamıyorlar.

Bunu müteakiben Urve Kureyş’in yanma geri döndü ve gördüklerini arkadaşlarına şöyle anlatt: “Ey halkım ! Vallâhi ben daha önce birçok kralların huzuruna elçi olarak çıktım. Bizans kralı Kayser’in, Fars kralı Kisrâ’nın, Habeş kralı Neca- şî’nin huzurlarına elçi olarak vardım. Vallâhi bunlardan hiçbir kralın arkadaşlarını, Muhammed’in arkadaşlarının Muhammed’e saygı ve ta’zimde bulundukları kadar krallarını ta’zim eder görmedim. Muhammed’in arkadaşları onun tükürüğünü dahi yere düşürmeyip alıyorlar, ellerine ve yüzlerine teberrükte bulunuyorlar. Bir şey emredince arkadaşları derhal onun emrini yerine getirmeye koşuyorlar. O abdest aldığı zaman da abdest (suyunun fazlasını) elde etmek için neredeyse birbirleriyle savaşıyorlar. Onun huzurunda konuşurken, seslerini alçatarak konuşuyorlar ve ona saygılarından dolayı onun yüzüne dikkatli bir şekilde bakamıyorlar. O size güzel bir barış planı sundu. Arık bunu kabul ediniz!” dedi .

İşte bu Kureyş’in ileri gelen bir büyüğünün tanıklığıdır ve sahâbenin Hz. Peygamber e (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gös­termiş oldukları saygıyı anlatmaktadır. “Fazilet odur ki, düşmanların dahi takdir ettiği şeydir”!

Muhammed Ali es-Sabuni-Nebevi Sünnet

Muhammed Ali

Son Yazılar

Bedenin Rüyası

Rüyalarla aynı kumaştan yapılmayız, bir uykuyla çevrelenmiş küçük hayatlarımız. Shakespeare, Fırtına Suya düştün, sırılsıklam oldun.…

3 gün önce

Orada Kimse Var Mı?

El-amâ, büyük sis. Tirmizî’de Resûle “Allah evrenin yaratılışından önce neredeydi?” sorusunun sorulduğu hadis-i şerif vardır.…

3 gün önce

İnkarın Dünya ve Ahiretteki Sonuçları

Her ferdin ve toplumun gerçekleştinnek istediği şeyin ne olduğunu araştırsak tek kelime ile mutluluk olduğunu…

2 hafta önce

Gözyaşlarındaki Tuz Kokusu

Bağıranların ve çağıranların hayatlarının en dramatik ve ruhlarının en hassas ve kalplerinin en titrek yeridir…

2 hafta önce

Nereye ve Kime Çağrı?

Dünya sanki çağrılar gezegeni, hep bir çağrı var. Akıllar çağrılıyor, gözler davet ediliyor ve kulaklar…

2 hafta önce

Gazze Aynasında İnsanlığın Geleceği ve İslam Ümmetinin Mükellefiyeti

  İBRAHİM HALİL ÜÇER Gazze’de yaşanan ve insanlık vicdanını ayağa kaldıran soykırım, işgalci İsrail devletinin…

1 ay önce