Kategoriler: İslam

Resulullah a.s’da Bizim Gibi İnsan Mıydı ?

Kehf Sûresi’nin 110. âyet-i kerimesinde Allah şöyle buyuruyor “Ey Peygamber de ki: Ben ancak sizin gibi bir insanım. Şu var ki bana vahiy geliyor.” İnsanlar bu âyetten şunu anlıyorlar.Resûlullah da bizim gibi bir insandı.” Âyeti böyle yorumlamak doğru değildir. Evet, Allah’ın Resulü de bizim gibi bir anne ve babadan dogmadır, ancak bütünüyle bizim gibi bir insan değildir. Bu âyetin zahirine göre hüküm verip Kur’an’dakı şu âyetin hükmünü unutmak doğru olmaz:

 

Allah Ahzab Sûresinin 40. âyet-i kerimesinde “Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o, Allah’ın Resülü ve peygamberlerin sonuncusudur. Allah her şeyi hakkıyla bilendir.” diye buyururken O’nun içimizden ve sıradan bir kişi olmadığı hakikatini bizlere anlatıyor. Hucurat Sûresi’nde de Rabbimiz bize, Habibine karşı takınmamız gereken terbiyeyi tarif ediyor.

 

Hz Mevlana bu hususu yani peygamberin insan cinsinden olarak bizim aramızdan,bize gönderildiğini anlatmak üzre Mesnev-i Şerifte Hz Ali ile ilgili bir kıssa aktarıyor: Dama çıkmış bir çocuk emekleyerek uca kadar gelmiş, engellenmezse düşecektir. Annesi telaş içinde yardım bekliyor. O sırada Hz. Ali’ye haber veriliyor. Hz. Ali gelip, “Telaş etmeyin, ancak bana damdaki çocuğun yaşıtı bir çocuk getirin.’ diyor. Hz. Ali getirilen çocuğu kucağına alıp dama çıkıyor. Çocuğu dama bırakıyor. Çatının kenarındaki çocuk dönüp kendi yaşıtı çocuğu görünce onun yanına geliyor. Bunun üzerine Hz. Ali ikisini de kucaklayıp aşağıya indiriyor. Hz. Pir bu kıssayı aktarırken şunu anlatıyor Allah bize misâl olsun diye insanlardan bir insan peygamber olarak vazifelendirdi.Hz Peygamber,bizim gibi bir anne ve babadan doğma olduğundan bize örneklik edebiliyordu.Yoksa,Allah Melekleri vazifelendirebilirdi.

 

Öyle değil mi? Efendimiz her haliyle yaşadığımız bir hayatın içindeydi. Evleniyordu, hanımları ve çocukları vardı.Hanımlarıyla ve çocuklarıyla münasebeti açısından bize rehberlik ediyordu. Çocuklarının vefatında baba nasıl bir metanet içinde olmalı,ölümü nasıl karşılamalı sorusuna haliyle cevap veriyordu.Efendimizin bu anlamdaki her hali yolumuza ışık tutuyor:Vefat eden çocuğunun (Hz İbrahim bin Resulullah) kabri başında gözünden yaş akar.Sahabe-i Kiram’dan bir kısmı,’Ya Resullullah hanı ölünün arkasından ağanmazdı?’ diye sorar. Efendimizin cevabı şu olur: “Ben bir babayım, hüzünlenmem tabiidir. Ben size üstünüzü başınızı yırtmayı, ‘Niye evladımı aldın!’ diyerek Rabbinize isyan etmeyi yasakladım. Yoksa, yavrumun arkasından böyle davranmam size söylediklerime aykırı değildir”

Ömer Tuğrul İnançer – Muhabbet Peygamberi Hz.Muhammed

Muhammed Ali

Son Yazılar

Kur’an-ı Kerim’in Mikro Edebi Özellikleri

  İkinci Bölüm Kelime Tercihi ilk bölümde Klasik Arapçanın tek bir fikri bile ifade etmek…

14 saat önce

Bedenin Rüyası

Rüyalarla aynı kumaştan yapılmayız, bir uykuyla çevrelenmiş küçük hayatlarımız. Shakespeare, Fırtına Suya düştün, sırılsıklam oldun.…

6 gün önce

Orada Kimse Var Mı?

El-amâ, büyük sis. Tirmizî’de Resûle “Allah evrenin yaratılışından önce neredeydi?” sorusunun sorulduğu hadis-i şerif vardır.…

6 gün önce

İnkarın Dünya ve Ahiretteki Sonuçları

Her ferdin ve toplumun gerçekleştinnek istediği şeyin ne olduğunu araştırsak tek kelime ile mutluluk olduğunu…

2 hafta önce

Gözyaşlarındaki Tuz Kokusu

Bağıranların ve çağıranların hayatlarının en dramatik ve ruhlarının en hassas ve kalplerinin en titrek yeridir…

3 hafta önce

Nereye ve Kime Çağrı?

Dünya sanki çağrılar gezegeni, hep bir çağrı var. Akıllar çağrılıyor, gözler davet ediliyor ve kulaklar…

3 hafta önce