Kategoriler: İslam

Mezheplerin Kurucu İmamlarının Ümmet İçin Önemi

Hanbelî fıkhının en önde gelen âlimlerinden Muvaffakuddin İbn Kudâme (v. 620), kendi mezhebi yanında diğer mezheplerin görüşlerini de delilleriyle birlikte ele aldığı muhteşem eseri el-Muğnî’nin girişinde mezheplerin kurucu imamlarına yönelik mükemmel bir bakış açısı ortaya koyarak şunları söyler:

***

Yüce Allah, rahmeti, lütfu, kuvveti ve kudretiyle, kıyamete kadar bu ümmetten bir grubun hak üzere kalacağını, onları terk edenlerin kendilerine hiçbir zarar veremeyeceğini garanti etmiştir. Onlar, imamlarına ve fakihlerine uydukları için Yüce Allah da onların varlığını devam ettirmiştir.

Allah, bu ümmetin âlimleri ile olan ilişkisini, önceki ümmetlerin peygamberleri ile ilişkisi gibi kılmış, her bir tabakada fakihler içinden kendilerine uyulan, görüşlerine başvurulan imamlar var etmiştir.

Bu ümmetin selefi içinde önde gelen âlimler var etmiş, İslam’ın temel taşlarını onlar vâsıtasıyla döşemiş, problemli hükümleri onlar vâsıtasıyla vuzuha kavuşturmuştur.

Onların ittifakları [bağlayıcı] bir hüccet, ihtilafları ise geniş bir rahmettir.

Kalpler onların haberleri ile dirilir. Mutluluk onların izinden gitmekle elde edilir.

Sonra bunlar içinden bazılarını seçerek onların kadir ve makamlarını daha da yükseltmiş, onların isimlerini ve mezheplerini bâki kılmıştır. Hükümler onların görüşlerine dayanır, Müslüman fukaha onların mezheplerine dayanarak hüküm verir.

(İbn Kudâme, el-Muğnî, Kahire: Mektebetü’l-Kahire, 1968, I, 3-4)

***

İbn Kudâme’nin kaleme aldığı şu kısa ifadeler, ümmet için imamların, fakihlerin ve mezheplerin ne anlam ifade ettiğini ortaya koyması bakımından son derece önemli ve açık hususlar barındırmaktadır. Bu pasaj bize ne gibi sonuçlar îma ediyor? Bundan ne anlamamız lazım?

1. Yüce Allah, bu ümmeti “insanlık için çıkarılmış en hayırlı ümmet” ve “vasat ümmet” olarak nitelemesinin bir sonucu olarak, her dönemde ümmetinden bu nitelikleri hak edecek kimseleri var ediyor. Rabbimizin ümmetimiz üzerinden rahmeti, lütfu ve inayeti eksilmemiş, kıyamete kadar devam edecektir.

2. Şu kâniatta her şeyi bir takım sebeplere bağlı olarak var eden Allah, ümmetin doğru yolda bulunma sebebi olarak da Rabbanî âlim ve fakihleri tayin etmiştir. Bu bağlamda mezheplerin kurucu imamları en başta isimleri zikredilmesi gerekenler arasında gelmektedir. Ümmet içinde söz konusu âlimlerin isimlerinin ve görüşlerinin öne çıkmasında kaderin parmağını görmezden
gelmek, tarihi sırf yatay boyuttan izlemek, dikey boyutu ıskalamak anlamına gelir.

3. İslam âlimlerinin geçmiş ümmetlerin peygamberlerine benzetilmesi onların “masum”, “günahsız” ya da “vahiy alan” kimseler olmaları anlamında olmayıp “peygamberlerin vârisi” olmaları hasebiyledir. Rabbimiz geçmiş ümmetlere peygamberler vasıtasıyla doğru yolu gösteriyor, bir peygamberin vefatı sonrasında başka bir peygamber gönderiyordu. Hz. Muhammed (s.a.v.)’den sonra kıyamete dek yeni bir peygamber gelmeyecek, ancak Rabbimiz ümmete yol gösterme işini âlimler-fakihler vasıtasıyla icra edecektir.

4. Fukahanın ittifak ettiği hükümler herkesi bağlayan bir delildir. Onların ihtilafları ise ümmet için bir rahatlık, esneklik ve genişlik sebebidir.

5. Âlimler arasında ihtilafın varlığını kabul etmek, aynı zamanda farklı görüşlerin tabi karşılanması gerektiğini, bir delile dayalı olarak itiraz hakkının baki olacağını da ima eder. Bu durum, âlimlerin “yanılmaz” ve “kutsal” olmadığını da gösterir.

Sonuç:

İslam ümmetinin selameti, âlimlerini-fakihlerini ve onların görüş ve eserleriyle dokunmuş olan ilim mirasını / geleneği “yok sayan” veya “kutsayan” bir bakış açısıyla değil, ittifaklarına uyan, ihtilaflarında ise rahmet olduğunu bilen bir bakış açısıyla hareket etmesine bağlıdır. Âlimler, kulluğumuzu nasıl yapacağımızı öğreneceğimiz kimselerdir, kendilerine kulluğumuzu arz edeceğimiz kimseler değil. Vallahu a’lem.

Soner Duman – Usul Yazıları,syf:343-345

Muhammed Ali

Son Yazılar

Freud’un Din Görüşlerinin Analizi ve Mantık Hataları

2.1.   "Din Nevrozdur.” İddiasının Eleştirel Analizi ve Mantık Hataları Freud “Din nevrozdur.” iddiasını temellendirmek için…

3 gün önce

Kur’an-ı Kerim’in Mikro Edebi Özellikleri

  İkinci Bölüm Kelime Tercihi ilk bölümde Klasik Arapçanın tek bir fikri bile ifade etmek…

4 gün önce

Bedenin Rüyası

Rüyalarla aynı kumaştan yapılmayız, bir uykuyla çevrelenmiş küçük hayatlarımız. Shakespeare, Fırtına Suya düştün, sırılsıklam oldun.…

1 hafta önce

Orada Kimse Var Mı?

El-amâ, büyük sis. Tirmizî’de Resûle “Allah evrenin yaratılışından önce neredeydi?” sorusunun sorulduğu hadis-i şerif vardır.…

1 hafta önce

İnkarın Dünya ve Ahiretteki Sonuçları

Her ferdin ve toplumun gerçekleştinnek istediği şeyin ne olduğunu araştırsak tek kelime ile mutluluk olduğunu…

2 hafta önce

Gözyaşlarındaki Tuz Kokusu

Bağıranların ve çağıranların hayatlarının en dramatik ve ruhlarının en hassas ve kalplerinin en titrek yeridir…

3 hafta önce