Bir işin parçalarını aralarında bölen emek sahiplerinin sermaye sahibi olan işverenlerin emrinde ve onların kurduğu düzenin içinde çalışmaya mecbur olmaları, sosyal adaletsizliğin kaynağı sayılıyor ve çalışanların bir yandan iş karşısında, öbür yandan işverenlere karşı esir durumda olduklarını ileri sürenler görülüyor. Bu düşünüş sonuç olarak iş hayatında sevgi yerine sürekli boğuşma yaratmaktadır. İnsanlığı yer yer ihtilâllere götüren bu sınıflar ayrılığı, en yıkıcı harplerin de sebebi olma durumundadır. Bu en büyük tehlikeyi ortadan kaldırmak ve milletleri olduğu gibi ter milletin fertlerini de birlikte mutluluğu arayan dost varlıklar Halinde yaşatmak, bir ahlâk devriminin eseri olacaktır. Bunun için de teknolojinin geliştirilmesinde, daha çok kazanç elde etmenin değil, insanlığa daha faydalı olmanın yollarını araştırmak gerekmektedir. Bu yolda yürürken, hırsların yerine ideallerin geçirilmesi, bencilliğin yerine sevgi ile hürmet çiçeklerinin aşılanması lâzım geliyor.
Bir devirde insanları hurafeler (yalan inançlar) sürüklüyordu. Geçen yüzyıldan beri aşırı kazanç hırslan onların yerine geçti. Yakın bir gelecekte kurtuluşunu arayan insanlık, bunca yüzyılların ona hazırladığı bilgilerle, sonsuza götürücü ideallerin arkasından koşmalıdır.
Nurettin Topçu,Ahlak
2.1. "Din Nevrozdur.” İddiasının Eleştirel Analizi ve Mantık Hataları Freud “Din nevrozdur.” iddiasını temellendirmek için…
İkinci Bölüm Kelime Tercihi ilk bölümde Klasik Arapçanın tek bir fikri bile ifade etmek…
Rüyalarla aynı kumaştan yapılmayız, bir uykuyla çevrelenmiş küçük hayatlarımız. Shakespeare, Fırtına Suya düştün, sırılsıklam oldun.…
El-amâ, büyük sis. Tirmizî’de Resûle “Allah evrenin yaratılışından önce neredeydi?” sorusunun sorulduğu hadis-i şerif vardır.…
Her ferdin ve toplumun gerçekleştinnek istediği şeyin ne olduğunu araştırsak tek kelime ile mutluluk olduğunu…
Bağıranların ve çağıranların hayatlarının en dramatik ve ruhlarının en hassas ve kalplerinin en titrek yeridir…