Hakikî insan, parlak kıyafetlerden, yapma tavırlardan, mağrur ve alaycı ilimden nur almağa muhtaç olmayacak kadar sade ve kudretli olandır.
Hakikî marangoz bize bir çok mükemmel dolaplar vaadeden değil, belki bir dolap yapandır. Hakikî mimar; bize bir çok hayalî binalar resmeden değil, fakat bir bina vücuda getirendir. Nitekim hakikî insan da sözüyle değil, fiili ile tanılır. Muhteşem tavırlara ve parlak sözlere bakmayınız. Fedayı nefs fiilde gerçekleşir. Cüret, sabır ve aşk fiilde kendini gösterir. İnsan iş başında anlaşılır. Büyük insanı tanımak istiyorsanız, kasdınız basit bir görünüş altından zengin bir hâzineyi meydana çıkarmaksa, parlak söze değil, feda edilmiş hayata bakınız,.
Kaynak:
Hilmi Ziya Ülken-Aşk Ahlakı
Rüyalarla aynı kumaştan yapılmayız, bir uykuyla çevrelenmiş küçük hayatlarımız. Shakespeare, Fırtına Suya düştün, sırılsıklam oldun.…
El-amâ, büyük sis. Tirmizî’de Resûle “Allah evrenin yaratılışından önce neredeydi?” sorusunun sorulduğu hadis-i şerif vardır.…
Her ferdin ve toplumun gerçekleştinnek istediği şeyin ne olduğunu araştırsak tek kelime ile mutluluk olduğunu…
Bağıranların ve çağıranların hayatlarının en dramatik ve ruhlarının en hassas ve kalplerinin en titrek yeridir…
Dünya sanki çağrılar gezegeni, hep bir çağrı var. Akıllar çağrılıyor, gözler davet ediliyor ve kulaklar…
İBRAHİM HALİL ÜÇER Gazze’de yaşanan ve insanlık vicdanını ayağa kaldıran soykırım, işgalci İsrail devletinin…