Şâirin biri demiş ki:

“Eskiden Hıristiyanlar haça inanır, haça güvenirlerdi.

Şimdi elektrik dinamosunun gücüne itikad ediyorlar”

 

Demek ki bir şeye itikad etmek lâzım. Yani, sular yokuş yu­karı akmaz; seviye farkı, kanununa itaat eder; suyun yokuşa, yuka­rı tırmandığım gören var mı? Tabiî ki, tarihî gelişmeler, “tarihî ka­der” diyelim tabiri caizse, insanoğlunu bir yerlere sürükleyip götü­rüyor. Biz de nehrin içindeyiz ve biz de bir yerlere gidiyoruz; bu­lunduğumuz konumdan bakıyoruz olaylara, insanlara; yani bizim meseleler hakkındaki ve dünyadaki olaylar hakkındaki fikirlerimiz, kendi pozisyonumuzun telkin ettiği fikirlerdir; kendi görüş açımı­zın telkin ettiği fikirlerdir. Bunda modem iletişim araçlarının büyük bir rolü var.

Müslümanların da bu noktaya iyi dikkat etmelerini ben arzu ederim şahsen; yani, müslümanların ben çocukluğumdan beri şikâ­yetlerini dinliyorum;

efendim, Yahudiler şöyle,

Yahudiler böyle!

Yahudiler’in usulleri,

Yahudiler dünyayı yönetiyorlar!

Peki ama, dünyayı neyle yönetiyorlar?

Yahudiler dünyayı, bütün haberleşme araçlarına hâkim olarak yönetiyorlar. Yani, bu ülkelerin büyük tele­vizyon şirketleri, büyük yayıncılık şirketleri de Yahudiler’in kont­rolünde olduğu için, Müslümanların böyle bir faaliyeti görülmüyor; bu çapta bir faaliyeti görülmüyor en azından. (Şimdi ise bu işe el attılar ancak kendi cemaat propagandasından öteye geçmiyor.)

Bakınız, derler ki, Hitler Avusturya’yı radyo ile fethetti. Sa­dece radyo kullanarak. Bu propagandanın gücüyle… İnsanoğlu lisa­nın ve kavramların çok etkisinde kalan, kolayca beyni yıkanabilen, bir varlıktır. Buna dikkat etmek lâzım. Yani dilin dahi, en hususî varlığımız olan dilin dahi, faydalı yönleri olduğu kadar zararlı yön­leri de vardır. Dilin bazı kavramlarını ideolojik çerçeveye sokarsanız, onları tartışılmaz hedefler olarak gösterirseniz bizim bu “batı­lılaşma” çağdaşlaşma örneğinde olduğu gibi; insanların beynini öy­le yıkarsınız ki artık size karşı çıkmaya kimse cesaret edemez. Sa­vaş hâlinde bile, Hitler örneğinde işte gördüğümüz gibi, size silah çekmeye bile gerek duymadan adamcağız teslim olmuştur. Yani, iş­te Avusturya Almanya’ya teslim olmuştur, radyonun propaganda gücü sayesinde.

 

Şahin Uçar,Kültür,Teknoloji ve Sanat Yazıları

Muhammed Ali

Paylaş
Paylaşan
Muhammed Ali

Son Yazılar

Freud’un Din Görüşlerinin Analizi ve Mantık Hataları

2.1.   "Din Nevrozdur.” İddiasının Eleştirel Analizi ve Mantık Hataları Freud “Din nevrozdur.” iddiasını temellendirmek için…

8 saat önce

Kur’an-ı Kerim’in Mikro Edebi Özellikleri

  İkinci Bölüm Kelime Tercihi ilk bölümde Klasik Arapçanın tek bir fikri bile ifade etmek…

1 gün önce

Bedenin Rüyası

Rüyalarla aynı kumaştan yapılmayız, bir uykuyla çevrelenmiş küçük hayatlarımız. Shakespeare, Fırtına Suya düştün, sırılsıklam oldun.…

6 gün önce

Orada Kimse Var Mı?

El-amâ, büyük sis. Tirmizî’de Resûle “Allah evrenin yaratılışından önce neredeydi?” sorusunun sorulduğu hadis-i şerif vardır.…

6 gün önce

İnkarın Dünya ve Ahiretteki Sonuçları

Her ferdin ve toplumun gerçekleştinnek istediği şeyin ne olduğunu araştırsak tek kelime ile mutluluk olduğunu…

2 hafta önce

Gözyaşlarındaki Tuz Kokusu

Bağıranların ve çağıranların hayatlarının en dramatik ve ruhlarının en hassas ve kalplerinin en titrek yeridir…

3 hafta önce