Abdülhamit Han’ın bütün talihsizliği, içeride onun politikasını anlayabilecek bir aydın kadronun oluşmamış bulunması, dışarıdaysa bu politikayı yıkmak için,Batılı ülkelerin, her yandan, el birliğiyle mücadeleye girişmiş olması noktasında toplanır. Üstelik Osmanlı aydın takımı, içeride ve dışarıda, Batı’nın gönüllü ajanları halinde bir faaliyete girişmişlerdir. Abdülhamit Han, “Avrupa hastalığı”na yakalanmış bu aydın takımının karşısında, yerli düşünceyi savunabilecek aydın kadrosu ile kendisinden sonra aynı politikayı izleyebilecek bir devlet adamları kadrosunu yetiştirmeye fırsat bulamamıştır. Daha doğrusu, belki de, bu fırsatın zuhurunu önleyecek, kendinin dışında bir ortam geliştirilmiştir. Bu güçlü politikacı, gerçekte, prangalı bir mahkûmdan, kesilmiş bir Samson’dan başka ne idi ki?

Kaynak:

Rasim Özdenören-İki Dünya

 

Muhammed Ali

Son Yazılar

Freud’un Din Görüşlerinin Analizi ve Mantık Hataları

2.1.   "Din Nevrozdur.” İddiasının Eleştirel Analizi ve Mantık Hataları Freud “Din nevrozdur.” iddiasını temellendirmek için…

4 gün önce

Kur’an-ı Kerim’in Mikro Edebi Özellikleri

  İkinci Bölüm Kelime Tercihi ilk bölümde Klasik Arapçanın tek bir fikri bile ifade etmek…

5 gün önce

Bedenin Rüyası

Rüyalarla aynı kumaştan yapılmayız, bir uykuyla çevrelenmiş küçük hayatlarımız. Shakespeare, Fırtına Suya düştün, sırılsıklam oldun.…

1 hafta önce

Orada Kimse Var Mı?

El-amâ, büyük sis. Tirmizî’de Resûle “Allah evrenin yaratılışından önce neredeydi?” sorusunun sorulduğu hadis-i şerif vardır.…

1 hafta önce

İnkarın Dünya ve Ahiretteki Sonuçları

Her ferdin ve toplumun gerçekleştinnek istediği şeyin ne olduğunu araştırsak tek kelime ile mutluluk olduğunu…

3 hafta önce

Gözyaşlarındaki Tuz Kokusu

Bağıranların ve çağıranların hayatlarının en dramatik ve ruhlarının en hassas ve kalplerinin en titrek yeridir…

3 hafta önce